Hükümetten CHP-İYİ Parti İşbirliğine Yorum: "Siyasi Ahlaksızlık"

Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ'dan CHP ve İYİ Parti işbirliğine ilk yorum geldi. Bozdağ: "Bu siyasi ahlaksızlığın en son örneğidir. CHP yönetiminin tutumu bir aldatma ve hiledir. Bu ittifak ahlaki ve meşru bir ittifak değildir. Güneş Motel'in tekrarıdır." d

Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ'dan CHP ve İYİ Parti işbirliğine ilk yorum geldi. Bozdağ: "Bu siyasi ahlaksızlığın en son örneğidir. CHP yönetiminin tutumu bir aldatma ve hiledir. Bu ittifak ahlaki ve meşru bir ittifak değildir. Güneş Motel'in tekrarıdır." dedi.

BOZDAĞ'DA TEPKİ GÖSTERDİ

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ da, iş birliği için, "Bu, siyasi ahlaksızlığın en yeni ve en son örneğidir; açık bir siyasi mühendisliktir. Bu kirli ve ahlaksız icraatıyla CHP yönetimi, Cumhuriyetin kurucu partisi CHP'yi bir başka partiye stepne yapmıştır. Mevcut CHP yönetiminin kendine de CHP’ye de hayrı yoktur. Kendine hayrı olmayanların, milletimize de devletimize de hayrı olmaz." ifadelerini kullandı.

MAHİR ÜNAL'IN YAZILI AÇIKLAMASI

Mahir Ünal tarafından yapılan yazılı açıklamada şöyle denildi:

2010 yılında bir kaset operasyonuyla başlayan ve bugüne kadar özellikle CHP içinde devam eden FETÖ siyaset mühendisliği faaliyetlerine bugün yeni bir halka daha eklenmiştir. Kılıçdaroğlu ve CHP’si kendini inkar etme pahasına 15 milletvekilini İP’e göndermiştir. Üstelik ittifakların yasal olarak önü açılmışken gizli kapaklı görüşmeler, kulisler ve siyasi bir hülle ile bunu yapmıştır. Yaşanan hadise bugünün Güneş Motel vakasıdır.

İradesi rehin alınmış olan Kılıçdaroğlu, seçmeninin 1 Kasım Genel Seçimleri’ndeki tercihini hiçe sayarak 15 milletvekilini emrinde olduğu iradenin talimatı ile başka bir partiye göndermiş, sözde demokrasi adına demokrasiyi ve o milletvekillerini seçen millet iradesini yok saymıştır. Anlaşılan milletvekillerini, çağırılıp gönderilen bir aparat zannetmektedir. Kendi durumunu milletvekillerinin durumu ile karıştırmaktadır. İlke ittifakından bahseden Kılıçdaroğlu siyasi bir onursuzluğa imza atmıştır.

14 Ağustos 2014’te Sayın Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımızın karşısına çıkma cesaretini gösterememişti. Bugün de gösterememiş olacak ki içinde bulunduğu siyasetsizlikle ucuz bir mühendislik projesine aparat olmaya devam ediyor.

Bugünler, demokrasi tarihimizde iradesini rehin vermiş ana muhalefetin siyasetsizlik ve rehin alınmış siyasetçilerin kendilerini tasfiye yılları olarak yer alacaktır. Bugünler, demokrasi, barış, kardeşlik ve özgürlük yalanları ile PKK terörünü perdeleyen siyasi uzantıların ve yine millet iradesine diktatörlük, 15 Temmuz’a kontrollü darbe diyerek kendi terör seviciliğini perdelemeye çalışan CHP’nin tasfiye yılları olarak anılacaktır.

Bugünler, 40 yıl boyunca devletin içine sızmış, kuklacıların bir diğer aparatı FETÖ’nün nasıl çelikten bir irade ve kararlı mücadeleyle yok edildiğinin anlatılacağı günler olarak tarihe geçecektir. Bugünler, millet iradesinin nasıl egemen kılındığının, 1950’lerde “yeter söz milletindir” diyerek verilen mücadelenin nasıl başarıya ulaştığının anlatıldığı yıllar olacaktır.

Siyasette bir dönem kapanıyor. Yeni bir dönemin kapısı açılıyor. Eskiye ait olanlar eskide kalıyor ve kendilerini tasfiye ediyorlar. Bir siyasi anlayış yeni bir anlayış geliştiremediğinde eskiyi tekrar eder. Yine gizli kapaklı görüşmeler ve transferler… O yüzden farklı bir Güneş Motel durumu bu. Karşılıklı kirli ittifakların yeni siyasette yeri olmayacaktır. Bu durum bizim demokrasi ve millet iradesine dayalı siyaset anlayışımızla asla bağdaşmamaktadır.

16 Yıldır “Her şey Türkiye için” diyerek verdiğimiz mücadele ve Türkiye’nin geldiği bu noktada artık daha iyi işleyen bir siyasal sistemle yeni dönem daha fazla demokrasi ve hukuk devleti dönemi olacaktır. Daha fazla refah, zenginlik ve özgürlük dönemi olacaktır. Kalıcı huzur, güven ve atılım dönemi olacaktır. 2023 hedeflerimize odaklanma dönemi olacaktır. Yürütmenin daha etkin, yasamanın daha itibarlı, yargının daha bağımsız hale geldiği bir dönem olacaktır. Onlar kendilerini tasfiye ederken biz ilk günkü aşkla yeni başlıyoruz.

GÜNEŞ MOTEL OLAYI

5 Haziran 1977 yılında yapılan genel seçimden CHP galibiyetle çıkmıştı ancak, Meclis'te kazandığı 213 sandalye tek başına iktidar olmasına yetmiyordu. Bunun üzerine Adalet Partisi (AP) lideri Süleyman Demirel, AP ile Milli Selamet Partisi (MSP) ve Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) katılımıyla II. Milliyetçi Cephe hükümetini kurdu. Fakan 11 Aralık 1977'de yapılan yerel seçimleri de CHP kazanınca dengeler değişmeye başladı.

GÖRÜŞMELER SIZINCA GÜNEŞ MOTEL'E GEÇİLDİ

Bu fırsattan yararlanmak isteyen CHP, AP'den istifa edenlerle temas kurmaya başladı. Ecevit ile 12 eski AP'li (Tuncay Mataracı, Şerafettin Elçi, Mete Tan, Hilmi İşgüzar, Orhan Alp, Fethi Acar, Mehmet Oğuz Atalay, Cemalettin İnkaya, Ali Rıza Septioğlu, Enver Akova, Ahmet Karaaslan ve Güneş Öngüt) arasındaki görüşmelerin ilki 22 Aralık tarihinde Darıca'ya bağlı Bayramoğlu'nda bir otelde gerçekleştirildi. Ancak görüşmelerin gizli tutulmasına rağmen basına sızması üzerine görüşmelerin başka bir ortamda gerçekleştirilmesine karar verildi. Görüşmelerin devamı dönemin CHP'li İstanbul Belediye Başkanı Aytekin Kotil'in organizasyonunda belediyeye ait Florya'daki Güneş Moteller'de yapıldı.

10 AP'Lİ VEKİLLE HÜKÜMET KURDU

Ecevit 11 bağımsız milletvekiline, kuracağı hükümete destek karşılığında bakanlık önerdi, 10'u kabul etti. Konya Milletvekili Oğuz Atalay bakanlık teklifini kabul etmedi. CHP'nin gensorusu ile 31 Aralık 1977'de Süleyman Demirel başkanlığındaki II. MC Hükümeti devrildi. 12'ler içinde olan ve daha sonra tarihe 11'ler olayı olarak geçecek bu gensoru görüşmesine Balıkesir Milletvekili Cemalettin İnkaya eski partisinden aldığı aşırı baskı nedeniyle katılmadı. Böylece 12'ler grubu gensoru görüşmeleri sırasında 11'e düştü ve öyle anılmaya başlandı. Ardından Ecevit hükümeti güvenoyu aldı. 11'lerden Orhan Atalay dışındaki 10 milletvekili yeni kurulan hükümette bakan oldu.

Gündem Haberleri