Hülagü kimdir? Recep Tayyip Erdoğan'ın bahsettiği Hülagü kimdir? Hülagü han kimdir? sorusu Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Hülagü hakkında açıklama yaptıktan sonra herkes tarafından merakla araştırılıyor. İşte Hülagü Han hakkında tüm merak edilenler...
Hülagü kimdir? Recep Tayyip Erdoğan'ın bahsettiği Hülagü kimdir? Hülagü han kimdir?
Cengiz Han’ın torunu olan Hülagü Han 1217 senesinde Karakurum’da dünyaya geldi. Annesi Sorgotani Beki ve karısı Dokuz Hatun Nasturi Hıristiyandı. Moğol İmparatorluğu’nun dinlere karşı alışılmış hoşgürüsüne karşın Hülagü’nün Müslümanlara olan düşmanlığında bunların etkisi olduğu düşünülmektedir. Bir başka görüş ise Emeviler ve bazı Abbasi halifelerinin Türk-Moğol halklarına karşı kötü muamele etmesinin Hülagü Han üzerinde intikam hissi uyandırmasının Müslümanlara düşman olmasına etkisi olduğudur.
Hülagün Han, 1255 senesinde ağabeyi Mengü Han tarafından Orta Doğu’da henüz ele geçirilmemiş toprakların fethini tamamlamak üzere görevlendirildi. Görevleri, Lurları hakimiyet altına almak, Haşhaşi tarikatını ortadan kaldırmak, Abbasi Halifeliği’ni yıkmak ve Eyyubi-Suriye topraklarının istilası ve Mısır’daki Memlük Devleti’ni yıkmaktı. Mengü Han, Hülagü’ye teslim olanlara iyi davranmasını, karşı koyanları ise ortadan kaldırmasını emretti.
Hülagü Han ağabeyi Mengü Han tarafından aldığı emir üzerine büyük bir orduyla sefere çıktı. Luristan Atabeyliği’ni ele geçirdi. Haşhaşilerden alınması imkansız olan Alamut Kalesi’ni orduda bulunan Hitaylı mühendislerin yardımıyla yok etti. Hülagü, kalenin altına tüneller açarak petrol ile doldurdu. Daha sonra ateşlenerek patlatılmak suretiyle imha edildi.
Sonrasında Moğol ordusu Bağdat’a yöneldi. Hülaga Han, Halife Mustasım’dan teslim olmasını istedi. Bunun üzerine halife eğer kendisine saldırırsa Allah’ın gazabına uğrayacağını söyleyerek teslim olmadı.
Öte yandan birçok kaynak halifenin saldırıya karşı yeterli önlem almadığını yazmaktadır. Hülagü Han orduyu bölümlere ayırarak Bağdat’ı kuşatma altına aldı. Abbasi ordusu, batıdan saldıran Moğol kuvvetlerinin bir kısmını geri püskürtmeyi başardı. Ancak sonraki çarpışmalarda yenildiler.
Yapılan Düceyil Muharebesi’nde Moğollar, Düceyil Nehri’ndeki setleri yıkarak Abbasi ordusunu tuzağa düşürdüler. Askerlerin tamamı kılıçtan geçirildi ya da boğuldu. Daha sonra şehir kuşatılarak alındı. Bunun üzerine Halife Mustasım anlaşma teklif etti fakat kabul edilmedi.
Moğollar 13 Şubat 1258’de Bağdat’a girdi. Şehir bir hafta boyunca yağmalandı, halk katledildi. Tarihçilere göre şehirde katledilen insan sayısı 100 bini geçmektedir.
Hülagü Han, dönemin Fransa kralı IX. Louis’ye mektubunda ordusunun yaklaşık 200,000 kişiyi katlettiğini söylemektedir. Yapımı nesiller boyu süren cami, saray ve hastaneler yağmalanarak yok edildi. Halife öldürülmeden önce halkının katledilmesi ve şehrinin talan edilmesi izletildi. Sonra halife keçeye sarılıp atlar tarafından çiğnetildi. Bir oğlu hariç tüm oğulları öldürüldü.
Öte yandan Moğollar sadece direnişle karşılaştıkları şehirlerde, halkıyla birlikte büyük bir yağma ve katliam yaptı. Eğer şehir savaşmadan teslim alınmışsa halk bağışlanıyordu, Bağdat kuşatmasında da olduğu gibi kısa süren çarpışmalar sonucunda alınmışsa yağma yapılmakla birlikte bu kadar büyük bir vahşet olmuyordu.
Bağdat’ın yağma edilirken sergilenen vahşet Moğol tarihinin en acımasız olayıydı. Bazı Çin şehirlerinin de Bağdat ile aynı kaderi paylaştığı söylenir fakat bunlar belgelenmemiştir. Bundan yüzyıllar sonra bile Bağdat terk edilmiş, harabe şehir görünümünden kurtulamadı.
Bağdat’ın alınmasından sonra bölgedeki küçük şehirler Hülagü Han’a bağlılıklarını bildirdi.
Moğol ordusu Suriye’de Eyyubiler üzerine yürüdü. Akdeniz kıyılarına kadar birlikler gönderildi. Mısır bir sonraki hedef olarak görünüyordu. Ancak Mengü Han’ın ölümü Hülagü Han ve ordusunun büyük kısmını bu seferlerden vazgeçmek zorunda bıraktı.
Arkasından gelen taht kavgaları bir kardeşinin hapse girmesi ve diğerinin de Büyük Han seçilmesiyle sonuçlandı. Mengü Han’ın ölümünden sonra Moğol birliği dağıldı ve imparatorluk dört parçaya bölündü.
Hülagü Han’ın kurduğu İlhanlı Devleti bunlardan biridir. Orta Doğu’da kalıp sefere devam eden Moğol ordusu Ayn Calut Muharebesi’nde Türk askerlerinden oluşan Memlüklere yenildi. 1262 senesinde Hülagü hakimiyetindeki bölgeye döndü fakat yokluğundaki mağlubiyetlerin intikamını alma fırsatı bulamadı. Hülagü Han ordusunu toplayıp Ayn Calut yenilgisinin intikamını almak üzere sefere çıktığı sırada Berke Han, Nogay Han komutasındaki ordusunu İlhanlılar üzerine gönderdi. Bunun üzerine Hülagü seferden vazgeçip kuzeye döndü.
Kafkasların kuzeyindeki bölgeyi alma girişimleri sonuç vermedi ve Nogay Han tarafından bozguna uğradı. Bu Moğol orduları arasındaki ilk savaştı ve imparatorluk birliğinin bozulmasının açık göstergesiydi.
Hülagü Han 1265 senesinde öldü. Daha sonra atı ve cariyeleri kurban edilerek yanına gömüldü. Cenazesi şamanist geleneklerine göre yapılan son hükümdardır. Mezarı Urmiye Gölü’ndeki bir adadadır. En büyük oğlu Abaka Han yerine geçerek babasının politikasını devam ettirmiştir.