Anadolu Aydınlar Ocağı Genel Başkanı Prof. Dr. İbrahim Öztek, "Türk'e soykırım ve Hocalı Soykırımı" konulu konferansta yaptığı açıklamada, "1917 ve 1918 yıllarında Azerbaycan'da yapılan katliamlarda en az 70 bin insanımız hayatını kaybetti. 31 Mart 1918 günü yalnız Bakü'de 17 bin kişi katledildi" dedi.
Prof. Dr. İbrahim Öztek'in Hocalı Soykırımı konferansları devam ediyor. Öztek; İstanbul Yesevi Alperenler Ocağı Genel Merkezi'nde "Türk'e soykırım ve Hocalı Soykırımı" konulu bir konferans verdi. Konferansın açılış konuşmasını Alperenler Ocağı Genel Başkanı Kürşad Mican yaptı ve sözü Prof. Dr. İbrahim Öztek'e bıraktı.
Öztek, son 300 yıldır Balkanlar'da, Kırım'da, Kafkaslar'da, Anadolu'da, Orta Asya'da, Doğu Türkistan'da, Mora, Girit, Kıbrıs, Irak ve Suriye'de Türk'e yapılan soykırımları özetledikten sonra 1890 yılından itibaren Anadolu ve Azerbaycan'da önce Rusların, daha sonra da İngiliz ve Fransızların kışkırtmaları ile Ermeniler tarafından yapılan katliam ve soykırım girişimlerini o günlere ait fotoğraflar eşliğinde dile getirdi.
"Yalnız Bakü'de 17 bin kişi katledildi"
1917 ve 1918 yıllarında Azerbaycan'da yapılan katliamlarda en az 70 bin insanımızın hayatını kaybettiğini ve 31 Mart 1918 günü yalnız Bakü'de 17 bin kişinin katledildiğini anlatan Öztek, "1990 yılı Azerbaycan'ın istiklal alevini ateşlediği yıldı. Bu ateş, Sovyetler Birliğindeki 15 ülkeyi sardı ve Sovyetler çatırdadı. O nedenle bu ülkeler Azerbaycan'a çok şey borçludurlar. Dört yıl Ermeni kuşatması altında olan Karabağ ve Hocalı iki yıl sürekli bombalandı. İnsanların kaçacak yeri kalmamıştı. 25 Şubat'ı 26 Şubat'a bağlayan gecenin sabahında Rus motorize birlikleri, batılı paralı askerler ve Ermeni güçleri iki bir kişilik bir kuvvetle Hocalı'ya girdiler. Çocuk, kadın, kız, ihtiyar demeden yüzlerce insanı katlettiler, günahsız insanlara akla gelmez işkenceler yaptılar, diri diri yaktılar, hamile kadınların karınlarını yardılar, diri diri bir çocuğun derisini yüzdüler. Bir milyon insan evinden yurdundan edildi ve tehcire uğratıldılar. Avrupa Parlamenterler Birliği ve İnsan Hakları Örgütleri çerçevesinde yapılanlar bir soykırım ve Azerbaycan topraklarının işgali idi. Fakat bu gerçekler doğrultusunda hareket edildiğinde veya "Hocalı'ya adalet" dendiğinde, kimse aldırış etmemektedir. Dünden bu güne Ermeni ihanetleri ve Ermeni saldırganlığı, bin yıldan beri kendilerine her türlü yaşam olanaklarını sağlayan, dil din ve kültür konularında tamamen serbest bırakan Türk'e karşı aşağılık duygularının tatmininden başka bir şey değildir. Azerbaycan bugün Ermenistan'ı üç günde yutacak güce sahiptir. Nisan 2016 günleri tecavüzkar Ermenilere, Azerbaycan silahlı kuvvetleri gereken dersi vermiştir" ifadelerini kullandı.
"Orta Doğu ve Doğu Akdeniz petro-gazı dünyaya yüz yıl yetecek zenginliktedir"
İbrahim Öztek, Emperyalist güçlerin ve ABD'nin bölge ülkelerine karşı emellerinin belli olduğunu vurgulayarak, "Azerbaycan, Hazar Havzası da dahil çok büyük petro-gaz yataklarına sahiptir. Türkiye ise bölgenin petro-gazını Avrupa'ya taşıyacak arterlerin sahibidir. Orta Doğu ve Doğu Akdeniz petro-gazı dünyaya yüz yıl yetecek zenginliktedir. Bu nedenle de yüz yıl daha petro-gazın bedeli kanla ödenecektir. Orta Doğu sahipsizdir. Orta Asya Türk devletlerinin tümü Şanghay işbirliği çerçevesinde Çin'in etkisi altındadır. Halbuki Türkiye'nin orta Doğu ve Orta Asya ülkeleri üzerinde Çin'den de, ABD'den de çok daha etkin olması beklenir. Bu nedenle Türkiye aklını iyi kullanmak zorundadır. Türkiye ve Azerbaycan, gizli veya açık tüm düşmanlarına karşın sonsuza dek yaşamak zorundadır. Bunun için de her açıdan bölgenin güçlü ülkeleri olmak durumundadırlar" diye konuştu.