Süleyman Dal, İstanbul'da çalışırken ailesine vakit ayıramadığını belirterek memelektine döndüğünü belirterek "Aklımda iki iş fikri vardı. Hayvancılık veya tarım. Bu işi değerlendirdim. Çünkü geldiğimde köylülerin atıl küçük arazilerini değerlendirmediğini gördüm. Belki onlara fikir ve yenilik olur amacı ile bu işe girdim” dedi.
Dal, her seradan yılda 8 kez ürün alabileceğimiz 7 bin 200 kök marul üretimi için yer hazırladıklarını anlatarak "Toprağın görevini küçük saksılarda sağlıyoruz. Topraksız tarım oluyor. Hiç toprak yok. Toprağın işlevi tutunmayı sağlamak. Bitkiyi besleyen mineraller ve su sistemine eklediğimiz besinlerle beslenmesini sağlıyoruz. Suyu da boşa harcamıyor dönen bir sitem ve ısırgan otundan yaptığımız organik gübre ile bitkiyi besliyoruz" şeklinde konuştu.
Süleyman Dal, marulun getirisinin yüksek olduğunu ve bölgede tarım sektörü için örnek olabileceğini belirterek “Marulun tanesi 3-5 TL arasında satılıyor. Aracı olmadan kendimiz satıyoruz. Potansiyel olarak söylersek 7 bin kök aynı yerden 8 kez ürün almak anlamına geliyor. Şu anki şartlarda her seradan yaklaşık 28 bin TL civarında kazanç potansiyeli var” dedi.
Anne Hediye Dal (56) iş fikirlerinin hayatını değiştirdiğini belirterek “Her gün bunlarla uğraşıyorum spor yapmış oluyorum. Saksıya koy ve her gün 2 dalını ye. Çok keyifli ve güzel” şeklinde konuştu.