Seçimlerin bitmesiyle muhaleget partilerinde iç çatışmalar başladı. Kemal Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener'e kendi cephelerinden istifa sesleri giderek artmaya başladı.
Partililer seçim sonrası değişim mesajı verirken liderlerin bu mesajı duymazdan gelmeleri sonucu her 2 partide de büyük istifalar başladı.
Geçtiğimiz hafta İyi Parti 27. dönem İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Aytun Çıray, partisinden istifa ettiğini duyurdu.
Çıray, "Kurucu Genel Sekreteri olarak yola çıktığım ve birçok görevde bulunduğum İyi Parti’den istifa ediyorum" ifadelerini kullanmıştı.
Parti kurucusu istifa etti
Çıray'ın ardından bu kez de İyi Parti'nin kurucularından ve İstanbul Milletvekili Ahat Andican da partisinden istifa ettiğini açıkladı.
İstifa nedeni olarak İyi Parti ile uyumlu bir çalışma imkanı kalmadığını söyleyen Andican, "Ne yazık ki bugün geldiğimiz noktada İyi Parti Yönetimi ile siyasal ve yapısal açıdan uyumlu bir çalışma yürütme imkanı kalmamış durumdadır" ifadelerini kullandı.
Siyasi hayatına parti olmadan devam edeceğini açıklayan Andican paylaşımında şu sözlere yer verdi;
"Partisiz muhalefet' saflarına katılmış bulunuyorum. Bugünden sonra sade bir vatandaş olarak bulabildiğim her mecrada yukarıda tanımladığım zihniyete karşı mücadeleyi sürdüreceğim"
Andican, Twitter hesabından duyurduğu istifa açıklamasında şunları söyledi:
“Daha önce iki dönem milletvekilliği, bir dönem bakanlık yapmış bir siyasetçi olarak, korku ve baskı ikliminin hâkim olduğu bir dönemde, Cumhuriyet değerleriyle ve Atatürk Türkiye’siyle kavgalı bir zihniyete karşı mücadele etmenin milli bir görev olduğu inancıyla elimi taşın altına koymuş, İyi Parti kurucusu olmuştum. Meclisin 27. Dönemi boyunca yüzlerce TV programına çıkmış, bazı meclis konuşmaları sosyal medyada bir milyondan fazla izlenmiş, seçim bölgelerinde cadde, mahalle, sokak ve ev düzeyinde saha çalışmaları yapmış bir milletvekili olarak İyi Partiye gerektiği şekilde hizmet etmiş olduğuma inanıyorum. Kuşkusuz takdir yüce milletimizindir. Ne yazık ki bugün geldiğimiz noktada İyi Parti Yönetimi ile siyasal ve yapısal açıdan uyumlu bir çalışma yürütme imkanı kalmamış durumdadır. Diğer taraftan oy için devletin tüm kurum ve kaynaklarını insafsızca kullanmaktan, din suistimali yapmaktan, vatandaşlık satmaktan, cumhuriyet düşmanlarını meclise taşımaktan, yalan sloganlar ve montaj videolarla halkı aldatmaktan çekinmeyen bu zihniyet küçük bir farkla da olsa seçimleri kazanmıştır ve iktidarını sürdürmektedir. Dolayısıyla mücadele devam etmelidir. Bu nedenle 'Partisiz Muhalefet' saflarına katılmış bulunuyorum. Bugünden sonra sade bir vatandaş olarak bulabildiğim her mecrada yukarıda tanımladığım zihniyete karşı mücadeleyi sürdüreceğim. Geçmiş yasama döneminde oylarıyla beni Meclis'e taşıyan, takdirleriyle cesaretlendiren, yapıcı eleştirileriyle yol gösteren güzel yurdumun tüm insanlarına teşekkür ediyor, en içten sevgi, saygı ve esenlik dileklerimi sunuyorum.“