Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler Türkiye'nin 10 ilini etkiledi. Depremin merkez üssü olan Kahramanmaraş'ta çok sayıda can kaybı yaşandı. Depremde Kahramanmaraşlı olan Kanal D'nin sevilen muhabiri İbrahim Konar'ın 10 yakını hayatını kaybetti.
"PEŞ PEŞE 7 CENAZE ÇIKARDIK NE YAZIK Kİ"
Büyük bir acı yaşayan Konar, CNN Türk Özel Haber Şefi Fulya Öztürk'e açıklamalarda bulundu. Konar şunları söyledi:
"Hepimizin başı sağ olsun. Nezaketiniz için hassasiyetiniz için. Öncelikle kendim, ailem, akrabalarım ve hemşerilerim Kahramanmaraşlılar adına CNN Türk ailesine Kanal D ailesine gönülden teşekkür ederiz. Bir görevi yapmak var, bir de o görevi gönülden yapmak var. O konuda 'bu elçiye zeval olmaz' derler ya sizlere, bütün basın mensubu arkadaşlara gerçekten şükranlarımı sunmak istiyorum.
Tabi ki büyük bir acı. Kolay bir şey değil. Cumhuriyet tarihinde böyle bir şey görülmemiş. Peş peşe 2 büyüklükte bir deprem. Bir çok depreme gittik. Afet, sel, yangın... İlk kez ne yazık ki kendi ailem için kendi akrabalarım, yakınlarım için o umut dolu bekleyişi sürdürdüm. Günlerdir enkaz başındaydık. Peş peşe 7 cenaze çıkardık ne yazık ki... Tabi ki güzel haberler de geldi. Sağ kurtulanlar oldu. Amcamın ailesinden 7 kişi yaşamını yitirdi. Amcamın kızları, onların çocukları... Diğer taraftan başka bir enkaz vardı. Orada da yine aynı şekilde amcamın kızı, eşi ve kayınbiraderi yaşamını yitirdi. Ama onların iki kızı biri 98. biri de 101. saatte kurtarıldı. İlk çıkan Ayfer Kazıcı'ydı 15 yaşında. 3 saat sonra çıkan da Fatma Kazıcı da enkazdan çıkarıldı."
"BİR TARAFTAN ONU GÖRÜYORSUN İNANAMIYORSUN, ÇILDIRIYORSUN,ÖBÜR TARAFTAN HALA ENKAZ ALTINDA OLANLAR VAR"
Konar sözlerine şöyle devam etti:
"Beklediğimiz bir durum kalmadı. Bir binadan 7 kişi yaşamını yitirmişti. Oradan 5 yaşındaki yeğenimiz sevgili İlker Boyar'ı sağ çıkardı ekipler. Onun mutluluğu inanılmaz. Tabi diğerleri için de aynı durum olsaydı. Ama bütün aile üyeleri bütün kaldırım taşında peş peşe çıktı. Arada 20 dakika 30 dakika var. Bir taraftan onu görüyorsun inanamıyorsun, çıldırıyorsun. Öbür taraftan hala enkaz altında olanlar var. İlk binada durum böyleydi. Diğer taraftan da başka mucizeler yaşandı. Diğer yeğenlerimiz Ayfer ve Fatma'nın sağ çıkarılma haberi umutlandırdı. Keşke diğerleri için de aynı şey olsaydı, olmadı."
"BEN HAYATIMDA BU KADAR BİRLİK, BERABERLİĞİ GÖRMEDİM"
Deprem bölgesindeki birlik ve beraberliğe değinen Konar, "Bunu net bir şekilde söylemek istiyorum. Mesleğimiz gereği her yere gidip geliyoruz. Ben hayatımda bu kadar birlik, beraberliği görmedim. Hayatımda görmediğim kadar su markasını görüyorum. Şunu söylemek istiyorum. Bir ilçeden bir belediyeden Türkiye'nin her yerinden burada ekipleri görüyorsunuz. Bir yeğenim bana dedi; 'Amca bu kadar plakayı ben ilk defa bir arada gördüm. Görmediğim, adını bilmediğim belediye isimleri var.' diyor.
Yani STK'lar, dernekler, vakıflar, belediyeler, bakanlıklar, holdingler, firmalar, şirketler, muhtarlıklar, gönüllü birlikler... Aklınıza ne gelirse. Tabi siz görev başında olunca bunları görmüyoruz ama ben o çırpınış o arayış içindeyken gerçekten inanamadım" ifadelerini kullandı.
" 'İĞNE İLE KUYU KAZMAK' ARTIK GERÇEK. BEN GÖRDÜM"
Bazı yerlerde gönüllü ekiplerin enkaz kaldırdığını ifade eden Konar, "İstanbul Motokuryeler Derneği... İlker'i yeğenimi kurtaran onlardı. Diğer apartmanda da iki yeğenimi kurtaran ekip de Antalya İtfaiyesi'ydi. Gerçekten inanılmaz mucize ettiler. Atalarımız boşuna söylemiyor. 'İğne ile kuyu kazmak' artık gerçek. Ben gördüm. Videoları var, çektik" diye konuştu.
'Kahramanmaraş için ne istersin?' sorusuna cevap veren Konar şu ifadeleri kullandı:
"Çok özel bir soru bu. Birileri bu soruyu sorsun diyoruz. Tabi bütün gönüllüler yardım ediyor. Ama şu an benim gözlemim belki de yöneticilerin talebi farklıdır. Benim kendi gözlemim çadır, çadır, çadır... Ama kamp çadırı değil. İki kişilik ince çadırlar değil. Tabi ki onları gönderenler de olmuş.
12 Şubat Kahramanmaraş'ın düşman işgalinden kurtuluş yıl dönümü. 12 Şubat'ta anma programlarında tarihte çarşı dediğimiz Trabzon Caddesi'nde soğuktan donarak ölenler olmuş. Yani o kadar soğuk oluyor."