Kansere Türk darbesi: Prof. Dr. Rami Öklü geliştirdi: Bu sıvı kanserli dokuyu yok ediyor
ABD'de bulunan Mayo Clinic'te görevli Türk doktor Prof. Dr. Rahmi Öklü tarafından geliştirilen sıvı sayesinde kanserli dokunun yok edildiği saptandı. Doğrudan tümöre ulaşarak yok eden ve bölgede uzun süre faaliyette kaldığı için sürekli doza ihtiyaç duyulmayan ilacın kanser tedavisinde çığır açacağı tahmin ediliyor.
113
Tüm dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs salgınıyla mücadele devam ederken bir yandan da uzun yıllardır insanlığın mücadele içinde olduğu kanserin önüne geçmek için çalışmalar yürütülüyor. ABD’de dünyaca ünlü sağlık kurumu Mayo Clinic’te görev yapan Prof. Dr. Rahmi Öklü, kanserli dokuyu yok eden yeni bir sıvı geliştirdi.
213
“Sadece ultrason ve iğneye ihtiyaç var” diyen Prof. Öklü’nün yönteminde ilaç doğrudan tümöre ulaşıp yok ediyor. İlaç o bölgede uzun süre kalıyor, fazla doz gerekmiyor. Bu sayede kemoterapinin yan etkileri yaşanmıyor.
313
'GELENEKSEL YÖNTEMLER YAN ETKİLERE NEDEN OLUYOR'
Mayo Clinic’in Klinik Vasküler ve Girişimsel Radyoloji Anabilim Dalı Uzmanı olan, Minimal İnvazif Terapötik Laboratuvarı’nın direktörü ve kurucusu Prof. Dr. Rahmi Öklü liderliğindeki ekip, kanserli dokuyu yok eden yeni bir iyonik sıvı (sıvı tuz) formülasyonu geliştirdi.
413
Büyük yankı uyandıran çalışmasını Hürriyet’e anlatan Prof. Dr. Rahmi Öklü, kanser tedavisinde en büyük sorunun ilacı tümöre ulaştırmak olduğunu hatırlattı.
513
Öklü, geleneksel yöntemlerde, tümöre ulaşmasını ve içinde kalmasını sağlamak için yüksek doz ilaç verildiğini ancak bunların genellikle hızla akıp gittiğini ve hastada yan etkilere neden olduğunu belirtti.
613
SADECE ULTRASON VE İĞNE
İlacın tümöre nüfuz edemez ve orada kalamazsa işini yapamayacağını vurgulayan Prof. Dr. Öklü, kendi yaklaşımlarının sadece tümörü öldürmekle kalmayıp, aynı zamanda ilacı yayan ve 28 güne kadar orada tutan bir sıvı kullandığını söyledi. Türk profesör, bu yaklaşımın kanserin tekrarlama ihtimalini de azaltabileceğini belirtti.
713
Prof. Dr. Öklü yöntemini şöyle anlattı: “Bunu ultrason altında enjekte edebilirsiniz. Süslü, pahalı ekipman, kurulum, malzeme yok.
813
Sadece ultrason ve iğneye ihtiyaç var. Bir diğer etkisi, bağışıklık sisteminin önemli hücresi olan yüksek seviyedeki T hücrelerinin tedavi alanlarına gelmesi. Bu önemli.
913
Bu aynı zamanda immünoterapi yapmak için mükemmel bir zaman sağlıyor. Günümüzde immünoterapinin katı tümörler için olan yetersiz etkinliğini bu yöntemle arttırabileceğiz.”
1013
HASTALAR İÇİN UMUT
Geliştirdikleri yöntemin özellikle nakil bekleyen karaciğer kanseri hastaları için de umut olduğunu belirten Prof. Dr. Rahmi Öklü, şöyle devam etti:
1113
“Mevcut tedavi, kanser hücrelerini yok etmek ve hastaları bir nakil kriterleri dahilinde tutmak için tümörün ısıtılmasını veya soğutulmasını veya radyoaktif partiküllerin tümörün arterlerine infüze edilmesini içeren ablasyonu içerir.
1213
Bir mikrodalga ablasyonu yapabilir ve temelde tümörü yakabilirsiniz, ancak tümör kalbe veya diğer önemli yapılara yakınsa bu genellikle bir seçenek değildir. Ve bazen radyoaktif infüzyon için tümörün kan kaynağını bulmak zordur. Bizim yöntemimiz bu hastalar için bir umut olabilir.”
Çalışma tıp dergisi ‘Science Translational Medicine’ dergisinin kapağından duyuruldu.
1313
Harvard Üniversitesi Mühendislik ve Uygulamalı Bilimler Fakültesi’nin (SEAS) internet sitesi, söz konusu bilimsel buluşu kanserle mücadelede önemli gelişme olarak duyurdu. Sitede yer alan haberde, “Bu buluş, karaciğer nakli için bekleyen hastalar için yeni bir umut anlamına geliyor. Uzun zamandır kanser ilaçlarının tümöre erişmesini engelleyen sorun çözülmüş olabilir” ifadesi kullanıldı.