İngiltere, Fransa ile Belçika gibi bazı ülkelerde ortaya çıkan kawasaki hastalığı nedeniyle vatandaşlar bu konuda araştırma yapmaya başladı. Peki Kawasaki hastalığı belirtileri nelerdir? Corona ile bağlantılı mı? Kawasaki hastalığı Türkiye'de var mı? Tüm merak edilenler haberimizde.
KAWASAKİ HASTALIĞI NEDİR?
Kawasaki sendromu olarak da bilinen Kawasaki hastalığında, hastanın vücudundaki orta büyüklükteki damarlarda enflamasyon gelişir. Bu duruma tıpta vaskülit denir. Enflamasyon en çok kalbe kan taşıyan koroner arter damarlarda gözlenir.
KAWASAKİ HASTALIĞI BELİRTİLERİ NELERDİR?
Kawasaki hastalığı hakkında bilinmesi gereken en önemli şeylerden biri, hızlı bir şekilde ortaya çıkması ve semptomların üç aşama halinde belirmesidir. Hastalık, semptomların başlamasından 10 gün ila 2 hafta kadar kısa sürede kalp rahatsızlığına neden olabilir. Hastalığın her aşamasında farklı semptomlar ortaya çıkabilir, bu nedenle belirtileri hastalığın aşamasına göre incelemek daha faydalı olacaktır.
Kawasaki hastalığının birinci dönem belirtileri şu şekilde sıralanabilir;
Üç günden uzun süren ve ilaç tedavisine fazla yanıt vermeyen yüksek ateş (39 derece üzerinde),
Akıntı olmadan gözlerde ortaya çıkan kızarıklık,
Göğüsten bacağa kadar yayılan deride, kasıklarda ve genital bölgede kızarıklık,
El ve ayaklarda şişlik ve kızarıklık,
Özellikle boyunda büyümüş lenf bezleri,
Tahriş olmuş boğaz, ağız ve dudaklar,
Şişik ve parlak kırmızı dil (çilek görüntüsünde).
Çocuğunuzda üç günden uzun süren ateş gözlemlediyseniz vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna danışın.
Kawasaki hastalığının ikinci dönem belirtileri şu şekilde sıralanabilir;
Eklem ağrısı,
İshal,
Kusma,
Karın ağrısı,
El ve ayak derisinin soyulması.
Kawasaki hastalığının üçüncü döneminde henüz komplikasyon gelişmemişse belirtiler yavaş yavaş kaybolmaya başlar. Fakat çocukların enerji seviyelerinin eski haline gelmesi uzun sürebilir.
KAWASAKİ HASTALIĞININ CORONA İLE BAĞLANTISI VAR MI?
Çocuklarda kalp ve damarları etkileyen ve aralarından İngiltere, Fransa ile Belçika'nın da yer aldığı bir dizi ülkede görülen yeni bir sendromun, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) bağlı olmasından endişe ediliyor.
Ancak henüz konuya dair resmi bir sonuç bulunmuyor.
KAWASAKİ HASTALIĞI TÜRKİYE'DE VAR MI?
Son günlerde yeni tip corona virüs (Covid-19) salgınından etkilenen Avrupa ülkelerinde vaka bildirilen Kawasaki hastalığının, Türkiye'de bir salgına dönüşme ihtimalinin bulunmadığı belirtildi.
Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi, Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Abdullah Erdem, Covid-19'un çocuklarda görülen Kawasaki hastalığına yol açtığına dair ispatlanmış, net bir bilgi olmadığını kaydetti.
Kawasaki hastalığının belirtilerini "yüksek ateş", "döküntü", "gözlerde kızarıklık" şeklinde açıklayan Erdem, "Bu bulgular birçok viral hastalıkta da olabilir. Corona virüs bu tabloya yol açabilecek virüslerden birisi pekala olabilir. Corona virüsün ateşe sebep olduğu, çocuklarda her türlü döküntülü tabloya sebep olduğunu biliyoruz. Yine küçük çocuklarda karın ağrısı kusma ishal tablosuna yol açtığını da biliyoruz. Burada elbette bir sebep sonuç ilişkisi olabilir ama bugün için bunu ispatlamış durumda değiliz" diye konuştu.
Erdem, her iki hastalığın aynı anda 1 çocukta görüldüğüne değinirken, şöyle devam etti:
"Bugün bildiklerimiz daha çok birbirine eşlik eden tablolar gibi durmaktadır. Elimizde 2020 yılına ait, 2 hastalığın da aynı çocukta görüldüğünü iddia eden sadece bir bilimsel yayın mevcut. Burada sebep-sonuç ilişkisi kurulmuyor, aynı hastada görüldüğü bildiriliyor. 2005 ve 2016'da yine eski tip koronavirüslerin Kawasaki hastalığı geçiren çocuklarda saptanmış olduğunu literatürden biliyoruz. Ancak sadece koronavirüs değil, diğer virüslerin de sıkça saptandığı bilinmektedir. Bu, şu an için bildiklerimizden daha fazla bir şey söylemiyor. Bunları zaten biliyorduk."
Erdem, Kawasaki hastalığının bulaşıcı olduğunun düşünülmediğini ifade ederek, "Bu tür bir tabloyla karşılaşılırsa, Kawasaki hastalığı kriterlerine uygun şekilde tanı konulursa hem Kawasaki hastalığı uygun şekilde tedavi edilmeli hem de Covid-19 enfeksiyonu için destek tedavisi verilip her türlü izolasyon kuralına uyulmalıdır. Bugünkü bilgelerimiz ışığında Kawasaki hastalığının bulaşması veya Türkiye'de bir salgına dönüşmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Covid-19 için de bilinen ve önerilen tedbirleri almaya çok sıkı şekilde devam edilmelidir" dedi.
KAWASAKİ HASTALIĞININ TEDAVİSİ VAR MI?
Kawasaki hastalığının komplikasyon riskini azaltmak için çocuk doktorunuz, belirti ve semptomların ortaya çıkmasından hemen sonra tedaviye başlamak isteyebilir. İlk tedavinin amacı ateş ve enflamasyonu azaltmak ve kalp hasarını önlemektir.
Bu hedeflere ulaşmak için doktor şu ilaçları reçete edebilir;
Gama globülini: Bağışıklık proteini olan gama globülin damardan verildiğinde koroner arter problemleri riskini azaltabilir.
Aspirin: Yüksek dozda aspirin enflamasyon tedavisinde etkilidir. Aspirin ayrıca, ağrıyı ve eklem iltihabını ve ateşi azaltır. Kawasaki tedavisi, çocuklarda aspirin kullanımına karşı kural için bir istisnadır. Çocuklarda aspirin tedavisi doktor gözetiminde gerçekleştirilir.
Ciddi komplikasyon riski nedeniyle, Kawasaki hastalığına yönelik ilk tedavi genellikle bir hastanede verilir. İlk tedavinin ardından ateş düştükten sonra, çocuk bir koroner arter anevrizması geliştirmişse en az altı hafta, düşük doz aspirin kullanması gerekir. Aspirin pıhtılaşmayı önlemeye yardımcı olur. Ancak, çocuk tedavi sırasında grip veya su çiçeği geliştirirse, aspirin almayı bırakması gerekir. Çünkü aspirin kullanımı, viral bir enfeksiyondan sonra çocukların ve ergenlerin kanını, karaciğerini ve beynini etkileyebilecek nadir ancak potansiyel olarak hayati tehlike oluşturan bir durum olan Reye sendromuyla ilişkilendirilmiştir.
Tedavi edilmeyen Kawasaki hastalığı ortalama 12 gün sürer, ancak kalp komplikasyonları daha sonra ortaya çıkabilir ve daha uzun sürebilir. Çocukta kalp problemleri varsa, doktor kalp sağlığını düzenli aralıklarla, genellikle hastalığın başlamasından altı ila sekiz hafta sonra ve altı ay sonra tekrar izlemek için takip testleri önerebilir. Devam eden kalp sorunları için doktor, çocuğu pediatrik kardiyologa sevk edebilir. Bazı durumlarda, koroner arter anevrizması geliştiren çocuklarda aşağıdaki tedavilerin uygulanması gerekebilir;
Antikoagülan ilaçlar: aspirin, klopidogrel, varfarin ve heparin gibi ilaçlar pıhtıların oluşmasını önlemeye yardımcı olur.
Koroner arter anjiyoplastisi: Bu prosedür, daralmış arterleri açar.
Stent yerleştirme: Bu prosedürde tıkanan damarların açılması ve başka bir tıkanma oluşmasını engellemek amacıyla damar içerisine stent denen bir cihaz yerleştirilir. Stent, anjiyoplasti yöntemiyle yerleştirilebilir.
Koroner arter baypas grefti: Bu operasyonda, bacak, göğüs veya koldan alınacak bir damar ile tıkanmış ya da tıkanmak üzere olan hastalıklı koroner arter etrafından kanın yeniden yönlendirecek alternatif bir yol yapılır.
Kawasaki hastalığının tedav