Pendik Belediye Başkanı Dr. Salih Kenan Şahin, Habertürk gazetesi İstanbul Editörüyle bir röportaj gerçekleştirdi. O Röportajdan kamuyouna yansıyan soru ve cevapları yayınlıyoruz...
UZUN yıllar gecekondu bölgeleriyle anılan fakat son yıllarda havaalanı, metro ve büyük ölçekli emlak projeleriyle gündemde olan Pendik’in renkli ve iddialı bir başkanı var. İki dönemdir başkanlık koltuğunda oturan Dr. Kenan Şahin ile hızla değişen Pendik’i gezdik, ilçenin dününü, bugününü, yarınını konuştuk. Başkan Şahin, ilçedeki kentsel ve kültürel dönüşümü, 1+1 projelere neden karşı olduğunu anlattı, fay hattı tartışmasına açıklık getirdi...
Geçmişin gecekondu bölgesi olan Pendik’in süratle değiştiğini görüyoruz. Şu andaki Pendik için nasıl bir tablo çiziyorsunuz?
Pendik İstanbul’un yeni yerleşim bölgelerinden biri. 30 yıl öncesi nüfusu 40-50 bin olan bir balıkçı kenti. Ama son 20 yılda ciddi anlamda bir nüfus hareketi oldu ve bugün 650 bini aşan bir nüfusa sahip. Tabii burası İstanbul’un en kenar bölgesinin ilçelerinden biri. Bizden sonra bir tek Tuzla var. Böyle olunca da kenar bölgede kalan yerleşim yerlerinin bütün riskleriyle karşı karşıya kalmış. Bu süre içinde maalesef belediyelerin zayıf olduğu zamanlarda ciddi bir kaçak yapılaşma, ciddi bir gecekondulaşmanın içinde olmuş.
Ne kadar gecekondu var?
1994’te 17 bindi. Şu anda 4 bine kadar inmiş durumda. Hedefimiz 2016 yılında bu işi tamamen bitirmek. 7 yıldır belediye başkanıyım en çok mesaimi alan konu gecekondulaşma. Gecekondu meselesini dönüşüm mantığıyla çözmeye çalışıyoruz. Ama dönüştürmek derken sadece binayı dönüştürmek değil, içinde yaşayan insanları da değiştirmek gerekiyor. Bir sosyalkültürel dönüşüm ile kentli haline getirmemiz gerekiyor. Bizim amacımız İstanbul’u Anadolulaştırmak değil buradaki insanları İstanbullulaştırmak. Ne kentliyiz ne köyülüyüz. İşte bunun için kültür merkezlerimizi gecekondu diye tabir ettiğimiz bölgenin içine yaptık ki vatandaşımızı kentlileştirebilelim. Kentte insanlar bir kursa giderek ya da bir koroya katılarak bir takımın oyuncusu olurlar, birlikte eğlenerek sosyalleşirler. Bu imkanları sunmazsanız insanlar kahvehanede kendi köylerini yaşıyorlar.
Bu imkânı sunabildiniz mi tam anlamıyla?
Yüzde 100 olmasa bile elbette çok ciddi mesafe aldık. Kenar bölgede yaşayanlar önce kültür merkezinin yapılacağına inanmadılar, sonra bina yapıldı kullanılacağına inanmadılar, faaliyetler başladı ardından devam edip edemeyeceğine inanamıyorlar. Çünkü onlar için hayali bile zor. Ücretsiz sinema salonlarımız, basketbol salonlarımız var, şehirdeki en büyük judo salonu burada. Spor salonlarımız, yüzme havuzlarımız var. Türkiye’nin en iyi masa tenisi salonu burada.
4 bin gecekondu var dediniz. Peki ilçe genelinde yapı stoku nasıl?
Nüfusumuz 676 bin. Kent merkezinde, yaklaşık 50-60 bin nüfusu olan eski Pendiklilerin olduğu bölge var. Bir de yaklaşık 100 bin yeni Pendiklinin olduğu yeni yerleşim noktası var. Kente adaptasyon yaşayan yaklaşık 500 bin nüfusumuz var. 500 bin nüfusun yaklaşık 50 bini gecekonducu. Ama 450 bini kaçak yapıda oturuyor. Kaçak yapı ile gecekondu arasındaki fark şu, gecekondu devletin arazisine, kaçak yapı ise kendi arazisine ama ruhsatsız mimarın yanından geçmediği bina dikmek. Bugün Pendik’te toplam konut sayımız 230 bin. Yaklaşık 90 bini yeni ve depreme dayanıklı. 140 bin yenileyeceğimiz konut kaldı. Avantajlı tarafımız Pendik’in altyapısı iyi durumda.
Geçen aylarda fay hattının bulunduğu bölgeye akaryakıt istasyonu yapılmasıyla ilgili tartışma vardı. Ne oldu o konu?
Fayın üzerine akaryakıt istasyonu mu yaptınız? Geçmişte burada fay hattı olduğu gerekçesiyle binaların yapımı kısıtlı duruma getirilmişti. 2007-2008’de İBB, bu konuda dünyanın en ileri Japon firması OYO International Corporation şirketine İstanbul’daki fay hatlarını ölçtürdü ve güncel jeolojik haritaları hazırlattı. Firmanın tespit ettiği ‘Fay hatları masa başında yazılmış buralarda fay hattı bulunmamaktadır’ oldu. Pendik’te aktif fay hattı olmadığını görmüş olduk. Planı yenileyince doğal olarak eskiden fay hattı diye geçen bilgiyi de değiştirmek gerekti. Fakat bu ‘Fayı kaldırıyorlar’ diye yansıtıldı. Akaryakıt istasyonu yapılmadı ama yapılacak. Çünkü fay yok.
Kentsel dönüşüme gelecek olursak, Pendik’in en eski yerleşim noktalarından olan Batı Mahallesi’nde rant tartışmaları olmuştu...
İmar dediğiniz şey doğal olarak rantsız olmaz. Kentsel dönüşüm rant yaratır. Batı Mahallesi en eski yerlerden biri. Yüzde 20’si dönüştü ama hiçbir ihtiyacı çözmeden dönüşüm gerçekleşti burada. Yollar dar kaldı, otopark problemi çözülmedi. 3 katlı bina yıkılıp 8 kat yapıldı. Bu bir katliama gidiyordu ve bunu değiştirdik, 8 kat yerine 6 kat yaptık. 4 kat yerine 8 kat yapmak rantsal dönüşüm olur ve biz bunu ortadan kaldırdık. Batı Mahallesi’nde vatandaş kendisi halletmek istedi bu yenilemeyi. Biz müdahale ettik, artık dev binalar olmayacak. Kentsel siluete de standart getirdik. Kimse kafasına göre bina dikemeyecek. Bu sayede değerler arttı. 250-300 bin liraya evler bulunuyordu, yenilenen binaların hiçbiri 1 milyon liranın altında değil artık. Kentsel dönüşümde birinci takıntımız yollar, ikincisi ise otoparklardır. Kıyamet kopsa taviz vermiyoruz. Pendik’te imar alanında geldiğimiz nokta yüzde 80’ini bitirdik. Kentte parsel bazlı dönüşümün önünü açtık. Toplu konut alanı oluşturup 90 binini bitirdik. 15 yıl içinde de kalan 145 bin konutu bitirmeyi öngörüyoruz.
‘TEK RAKİBİMİZ SİNGAPUR’
"En zengin belediyelerden biriyiz. İddialı olacak ama bütçesini en iyi yöneten bir belediyeyiz. Kent planımız vardır, stratejimiz bellidir. Teknolojiyi en iyi kullanan belediyeyiz. Ama kültürel alanda topluma yönelik durumda biraz geriyiz. Çünkü bu durum biraz maliyetli oralara çok giremiyoruz. Önceliklerimizi halletmek istedik. Konutları yenilemek, spor alanları yapmak, hepsi yüksek maliyetli ama öncelikli olaylar. Pendik’in fırsatları niye bu kadar çok, çünkü ulaşımın kavşağı olmuş durumda havayolu, karayolu, denizyolu ve demiryolunun kesişme noktası. Pendik, inşaat süreci en hızlı ilçedir. Tek rakibimiz Singapur. Türkiye’de en hızlı ruhsat veren belediyeyiz. 10 iş gününde ruhsat veriliyor. En fazla teknik ekibin bulunduğu yerdir burası. 18 şehir plancısı, 40’a yakın harita mühendisi, 200’e yakın inşaat mühendisi ve mimarı olan bir ilçeyiz. Dünyanın en iyi kamu altyapısını oluşturduk. Herkes her yerde bilgisayarla iş görür, kâğıt falan yoktur. 1 yıl içinde başvuranların tamamına ruhsat verdik. 9 bin bağımsız bölüme inşaat ruhsatı vermişiz. İskânsız hiçbir binaya taşınılamaz 2009’dan bu yana. Bir kural varsa herkes uyacak. Yaklaşık 20 bin civarında bağımsız bölüm inşaatı devam ediyor.”
‘BİR DAHA ADAY DEĞİLİM’
Başkan Şahin’le Pendik’in hem en eski yerleşim noktalarını hem de yeni konut alanlarını gezdik. Şahin, gelecek yıl gecekondu sorununu çözeceğini, bir dahaki dönemde ise aday olmayacağını söyledi...
Minibüsler kalkacak
İkinci dönemizde bir buçuk yılı geride bıraktınız. Bir dahaki seçime kadar Pendik’i ne bekliyor? Ne vaat ediyorsunuz?
Sıfır gecekondu. Özel projelerim var ama aksayabilir diye söyleyemiyorum. En önemli hedeflerimden biri de Pendik’te minibüssüz ulaşım. Onun yerine raylı sistem gelecek. Yapacaklarımı bu dönem bitireceğim çünkü diğer dönemde aday olmayacağım.
Ben hekimim. Yarım kalan akademik kariyerime bir üniversitede devam etmek istiyorum. Yapacaklarımı tamamlayıp 3. döneme bırakmak istemiyorum.
6 bin aileye destek kartı
Rakamlarla sosyal faaliyetler...
6 bin aileye sosyal destek kartı verildi.
Aylık ortalama bin 300 aileye nakit yardımı yapılıyor.
Her gün 180 aileye günlük sıcak yemek veriliyor.
250 aileye düzenli hasta bezi veriliyor.
İstanbul dışında üniversite kazanan 900 öğrenciye 750 TL destek yapılıyor.
17 yatak kapasiteli kadın koruma evi hizmet veriyor.
‘1+1 projelere izin vermiyorum çünkü illegal işler oluyor’
1+1’lere kısıtlamalar getireceğinizi dair bir açıklamanız olmuştu. Geldi mi o kısıtlama?
1+1’lere karşıyım ama yapılmasın da demiyorum. Projenin tamamen 1+1 olmasına karşıyım. 100 daire planladığımız yere 400 daire yapılmaz. 1+1’lerde komşuluk yok. Kimse birbirini tanımıyor. Hane başına 3 kişi düşüyor Pendik’te. 10 bin kişi tek başına yaşıyor. Onların da ihtiyaçları karşılanmalı. Ama önemli olan bütün yapıyı birarada tutmak. 1+1 yaşam biçimi bir gettoya dönüşmesin. Komşuluğun olmadığı yerlerde sıkıntı olabiliyor. Mahalle baskısı iyi birşeydir. Sadece mahallenin neye baskı yaptığı önemlidir. Benim çocuklarım eve geldiği zaman ‘annem var mı’ demez çünkü annesi yoksa komşu teyzesi var. Mahalle baskısı, dediğim şey de budur. Benim çocuklarım yanlış yaptığında komşumuz ‘Oğlum yanlış yapıyorsun yakışıyor mu’ der. 1+1’ler biraz da illegal işlerin olduğu yerlerdir. Herkesin iç içe olduğu bir apartmanda suç örgütü barınamaz. Toplam 230 bin konut, 180 bin seçmen var. 50 bininde seçmen yok. Tümüyle 1+1 projelere izin vermemeye çalışıyorum. Bana 1+1 düşmanı Kenan diyorlar, ama bugüne kadar böyler kararlı bir başkan görmedik de diyorlar. Kimsenin hayatını çizecek değilim ama 1+1’i inşa eden kâr için, alan da yatırım için alıyor, ceremesini şehir çekecek.
"Tertemiz belediyeyiz, en küçük şüphede kafa koparırım"
“BİZİM belediyede kalem bile hediye edilemez. En küçük şüphede kafa koparıyorum. Benim e-postamı herkes biliyor vatandaş söyler bana ve hemen sorgulatırım. Tertemiz bir belediyeyiz. Ruhsatın neyse onu yapacaksın. Bizim ekip işi sıkı tutuyor. Çevre temizliği, iş güvenliği olmadan inşaat olamaz, atletle donla inşaat yapılamaz. Pendik şantiye denetim diye bir ekibimiz var ve Whatsapp üzerinden iletişim halindeyiz. Vatandaşla da çağrı merkezinden iletişim kuruyoruz.” ‘Tertemiz bir belediyeyiz, en küçük şüphede kafa koparırım’