Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof.Dr. Tevfik Özlü, koronavirüs salgınında "ikinci dalga" konusuna ilişkin olarak kendi internet sitesinde değerlendirmelerde bulundu.
" Şu anda ikinci dalga olasılığından ziyade birinci dalgayı tam olarak bitirmek üzerine odaklanmalıyız. " diyerek sözlerine başlayan Prof.Dr. Tevfik Özlü,"Henüz birinci dalgayı atlatmış değiliz. Bitirmek üzereyiz, iyi gidiyor. Şu an itibariyle gecikme olmazsa bayram sonrasına rakamların düşeceğini ve kontrolün artacağını umuyorum. Beklenmedik bir kalabalıklaşma, karşılaşma olursa bu süre uzayabilir. ekrar bir müddet geriye dönüş olabilir ama kontrollü sosyal hayata geçiş döneminde de önemli ölçüde geriye dönüş olmadı.Günlük dalgalanmalar oldu ama bunlar makul düzeyde öngörülebilir düzeyde kaldı, bu sevindirici. Bence ikinci dalga olasılığı daha sonra ortaya çıkacak bir risk. Şu anda biz birinci dalganının finalinin tamamlanması noktasında hepimiz gayret ediyor olmalıyız, tedbirlerimizi aksatmamalıyız." diye konuştu.
"İKİNCİ DALGA OLASILIĞI VAR AMA BAŞARILI OLACAĞIMIZA İNANIYORUM"
İkinci dalga riskinin hep var olduğunu söyleyen Tevfik Özlü,"Çin'de, Güney Kore'de, Singapur'da birinci dalgayı bitirmiş ülkelerde bir zaman geçtikten sonra tekrar vakalar görülebiliyor. Tabii ikinci dalga olasılığı var ama tabii ikinci dalga konusunda biz birinci dalgaya göre daha donanımlı,deneyimliyiz ve daha başarılı olacağımıza inanıyorum. Virüsü tanıdık ve onunla başa çıkabileceğimizi biliyoruz, aldığımız tedbirlerin işe yaradığını gördük. İkinci dalganın kontrolünün daha kolay olabileceğini düşünüyorum. " dedi.
SOSYAL MESAFE, MASKE KULLANIMI VE EVDE KALMAYA DİKKAT ÇEKTİ
"Türkiye'de sosyal hayata geçişte ikinci dalgayı başlatmayacak kontrollü bir şekilde geçiş planlanıyor" diyen Özlü," Bunlara dikkat edilirse ikinci dalga Türkiye'de olmayacaktır, olmaması gerekir. Kontrollü sosyal hayat denmesinin sebebi de budur. Yani ikinci dalgaya izin vermeyecek şekilde tedbirler alınarak normalleşmeye geçmemiz lazım. Burada en önemli vazgeçilmez şey sosyal mesafenin korunması. Her yerde, her zaman, her ortamda herkes için her koşulda vazgeçilmez olan şey diğer insanlarla 1-2 metrelik mesafeyi korumak. İkinci dalgadan korunmak için önemli korunma tedbiri bu. Tabii kalabalık alanlarda, sosyal alanlarda, toplum içinde maske kullanmak ama maskesi usuluna uygun olarak takmak gerekiyor. Ağzı, burnu dışarıda bırakmamak lazım, yüze oturması lazım. Üçüncüsü tabii evden çıkışları ihtiyacı karşılamak üzere işe gitmek için ve zorunlu hallerde sınırlamak lazım. Keyif için, eğlenmek için, vakit geçirmek için evden çıkarsak ki çıkmamız gerekebilir. Bu durumda kalabalık sokaklara, caddelere, AVM'lere mağazalara değil, tenha yerlere, insanların olmadığı kırsal alanlara gidip orada vakit geçirmek güvenli olacaktır." ifadelerini kullandı.
"NORMAL HAYATIMIZI VİRÜSTEN ALABİLECEĞİMİZE İNANIYORUM"
Açıklamalarını sürdüren Özlü, şu ifadelerle sözlerini noktaladı:
"Hijyen, el hijyeni, yüzey temizliği önemli.Bir de çok önemli bir konu; kalabalık iyi havalandırılmayan, doğal havalandırması olmayan klimatizasyon uygulanmış kapalı mekanlardan olabildiğince uzak kalmak, gidersek de çok fazla vakit geçirmemektir. Bunları yaparsak ikinci dalgayı uyandırmadan normal hayatımızı virüsten geri alabileceğimize inanıyorum. Tabii bu bir süreç. Bizim öngörülerimiz, varsayımlarımız koşullara bağlıdır. Beklenmedik bir risk ortaya çıkarsa bu süre uzayabilir veya daha dikkatli olursak kısalabilir. Umarım önümüzdeki günlerde yazın da gelmesiyle havaların ısınması, nemin azalması, güneşin bol bol ultaviyolesinin virüsü kontrol etmede etkili olması, D vitamini sentezimizin artması dolayısıyla bulaşmanında hızının kesileceğini ve daha mutlu ve umutlu günlere varacağımızı varsayıyorum"