Küba'nın 86 yaşındaki devlet başkanı Raul Castro, görevini yardımcısı Miguel Diaz-Canel'e resmen devretti. Parlamentoda yapılan oylamayla yeni başkan seçilen Diaz-Canel, yemin ederek görevine başladı.
Başkanlığın 57 yaşındaki Miguel Diaz-Canel'e geçmesiyle Küba'da 1959 yılından bu yana ilk kez Castro'suz dönem başlamış oldu.
Raul Castro, 2016'da ölen ağabeyi Fidel'in 2008'de istifa etmesinden bu yana Küba'nın bir numaralı ismiydi.
Yeni lider Miguel Diaz-Canel kimdir?
1960 doğumlu Diaz-Canel 2103'ten bu yana devlet başkanı yardımcısı olarak görev yapıyor. Elektronik mühendisi olan Canel 2003'ten beri Komünist Partisi Politbüro üyesi ve 2009-2012 yılları arasında Yüksek Eğitim Bakanı olarak görev yaptı.
Raul Castro'nun biyografisini yazan Hal Klepak, gündelik siyaseti yeni başkanın yürüteceğini ancak ABD ile sorunlar, dış politika, ekonomi politikaları gibi önemli konularda son sözü Castro'nun söyleyeceğini ifade ediyor.
Guardian'a konuşan Komünist Partisi üyesi siyasi analist, yeni devlet başkanı Diaz-Canel'in izleyeceği politikalarda önemli bir değişiklik beklenmediğini belirtiyor.
Diaz-Canel'den, sosyal politikalardan taviz vermeden piyasa ekonomisi reformlarını hayata geçirmesi bekleniyor. Devrimden sonra doğan Diaz-Canel ayrıca sivil kökenli ilk başkan olacak.
REFORMLARA DEVAM MI?
Siyasi yorumcular, Raul Castro'nun başlattığı sosyal ve ekonomik reformları Diaz-Canel'in ne ölçüde devam ettireceğinin merakla gözleneceğini belirtiyor.
Raul Castro'nun başlattığı reformlarla özel sektöre daha fazla alan açıldı ve devletin elindeki topraklar çiftçilere kiralandı. ABD ile ilişkiler yumuşama dönemine girdi. Internet erişimi, cep telefonu kullanımı, seyahat özgürlüğü yaygınlaştı.
Uzun dönemli siyasi tutsaklarının sayısında büyük düşüş kaydedildi. Tutuklamaların çoğunun kısa süreliğine yapıldığı ifade ediliyor.
"BİLİNMEZ BİR DÖNEME GİRİYORUZ"
Associated Press'e konuşan 27 yaşındaki Marksist blogcu Yassel Padron Kunakbaeva, "Küba halkı, Raul veya Fidel'in yönetmediği bir hükümetin ne anlama geleceğini henüz bilmiyor. Bilinmez bir döneme giriyoruz" diyor.
Dış basında, yeni seçilecek devlet başkanının Küba'daki tek parti sistemine son verebileceğine dair spekülasyonlara karşı, Küba'da resmi medyadan siyasi yorumcular son aylarda yazılarında bu spekülasyonların yersizliğine değiniyordu.
Devlet radyosu Havana Küba'nın web sitesinde, Küba Halk İktidarı Ulusal Meclisi'nin 'birlik, eşitlik ve tarihsel sürecin devamı temelinde, savunulan sosyalist ilkelere sadık kalacağı' belirtildi.
KÜBA EKONOMİSİNİN SORUNLARI
Küba, eğitim ve sağlıkta büyük başarı kaydediyor ve halk bu hizmetlerden ücretsiz yararlanıyor. Küba, Amerika kıtasında kişi başına düşen doktor sayısının en fazla olduğu ülke. Konut ve temel ihtiyaçlar devlet garantisi altında.
Kübalı işçilerin dörtte üçü kamu işletmelerinde çalışıyor ve ayda ortalama 30-35 dolar ücret alıyor.
Ancak Küba ekonomisi son on yılda ortalama yüzde 2,4 düzeyinde büyüdü. Reuters'e göre, yetkililer, ülkenin gelişme kaydetmesi için yıllık büyüme oranının yüzde 7'lerde seyretmesi gerektiğini belirtiyor.
Altyapı ve dış yatırımlar geri düzeyde. Ayrıca ABD ile ilişkilerde Obama döneminde başlayan yumuşama, Donald Trump ile sekteye uğradı. ABD, devrim sonrasında Küba'ya sürekli bir ambargo uyguladı.
Reuters'e konuşan ABDli Latin Amerika profesörü William Leogrande, Raul Castro'nun nasıl hatırlanacağının, ardından gelecek olan devlet başkanının onun reformlarını ne kadar ileriye taşıyacağı ve Küba ekonomisinin kaydedeceği gelişmeye bağlı olduğunu söylüyor.