23 Haziran seçimlerine az bir süre kala İstanbul'daki seçmenin oy eğilimi merak ediliyordu. Özellikle de İstanbul'da yaşayan kürt seçmenin Binali Yıldırımı mı, yoksa Ekrem İmamoğlu'nu mu destekleyeceği merak ediliyordu. Bu konuda HDP yönetiminin kürt seçmeni üzerine baskı kurarak Ekrem İmamoğlu yönünde bir algı oluşturma çabasının son zamanlarda geri teptiği ve Kürt seçmenin büyük bir oranda Binali Yıldırımı destekleyecekleri belirtiliyor.
Son günlerde sosyal medya üzerinden ve HDP kanadından bir algı operasyonu başlatıldı. Kürtlere şimdiye kadar haklarının AK Parti döneminde verildiği gerçeğini çarpıtmalarla karalamak isteyenlere Kürt aydınları, gazeteciler ve kanaat önderleri tarihi cevaplar verdiler.
Sur eski Belediye Başkanı Cemal Toptancı:
Eğer bugün Kürtlerin bir sorunu varsa bunun faili AK Parti değil tek parti döneminde Kürtlere zalimce davranan CHP’dir. CHP, tek parti döneminde 1925’ten 1934’e kadar sadece Diyarbakır Zilan’da , 1930’da Zilan Deresi’nde 47 bin Kürt’ü günlerce katliama uğradılar. Kürtler Rus cephesinde, Çanakkale’de Türklerle beraber savaştılar. Biz ümmetiz Ümnmet-i Muhammediz. Müslümansak kesinlikle birlik ve beraberlik içerisinde olmamız gerekir. Ne hazindir ki, Cumhuriyet ilanı sonrası Hilafet kaldırıldı ve İslam dünyası başsız kaldı. Bakın size bir anekdot anlatayım, tarih: 18 Temmuz 1923. Lozan görüşmeleri sürerken Ankara’da Meclis’te CHP milletvekilleri bakın nasıl bir öneride bulunuyor? Mahmut Esat Bozkurt şöyle diyor:
“Efendim bizim yeni anayasamızda yapmamız gereken şey: Dinimizi yeniden tanımlamaktır” der. Buna merhum Kazım Karabekir itiraz eder. Sonrasında CHP adına bu kez Ali Fethi Okyar konuşur ve der ki “İslam dini ilerlememize engeldir. Bu yüzden biz Hristiyanlığı seçmemiz lazım” diyor. Bakın tek parti zihniyeti, CHP budur.
"KÜRT DEMEK KÜRTÇE KONUŞMAK YASAKTI"
Kürt kelimesi yasaktı. Kürtçe yasaktı. Kürt’e dair her şey yasaktı. Kürt denildiği zaman ‘Kart Kurt’ diye tanımladılar. Türk solu bizi her daim aldattı. TKP’den tutun Türkiye İşçi Partisi’ne kadar bizi hep aldattılar.
"TAYYİP ERDOĞAN'A KADAR BİR KİMLİĞİMİZ YOKTU"
Tayyip Erdoğan’a kadar bir kimliğimiz yoktu. Tayyip Erdoğan ne yaptı? Bütün yasakları kaldırdı. Dilimizi serbest bıraktı. Üniversitelerimizde filoloji bölümleri kurdu. Mahkumlar anne ve babalarıyla Kürtçe konuşamıyorlardı. Şimdi HDP ve seküler Türklere ve çoğu da Ermeni olan HDP vekillerine seslenmek istiyorum. Sizin onursal başkanınız kim? Ertuğrul Kürkçü. HDP’nin eş başkanı kim? İsmet İnönü’nün yeğeni Sezai Temelli. O zındık, o münafık o İsrail ajanı benim bölgeme ”Kürdistan” diyor. “Vaad edilmiş topraklar, İsrail toprağı” diyor. Kendisi bir İsrail milliyetçisidir. Ertuğrul Kürkçü, dedesi Kadı Ahmet 1920’de Diyarbakır’da Osmanlı yüzbaşısıdır. O dönemde Bursalı bir adam olan Kadı Ahmet’i Diyarbakır milletvekili olarak benim halkıma dayatırlar. Garzan’da aşiret lideri Cemil Çeto dört oğlu ve 91 aşiret mensubu alçak Ertuğrul Kürkçü’nün dedesi tarafından öldürülür. İşte Kürtler bu kadar savrulmuş durumdadır. Kürtlere dayatılan bütün mesele: Kürtleri İslam’dan kopartmaktır. Ben İstanbul’a gidip geliyorum ve Ankara’da yaşıyorum.
"YAPILANLARI İNKAR EDEN AJAN - PROVOKATÖRDÜR"
Toplu taşımaya bindiğim zaman gözlemlediğim şu: 18-30 yaş arası Kürt gençlerini maalesef kaybetmişiz. Ahlak ve namus anlayışımızı mahvettiler bunu HDP yaptı. Tayyip Erdoğan şahsında söylüyorum: Bizim için Kürtler için Tayyip Erdoğan 2. Abdülhamid’tir. Bunu inkar eden: Ajan – provokatördür, vatan hainidir, Haçlılara hizmet eden bir haindir.
Gazeteci Muhsin Kızılkaya:
"KÜRTLER HDP'YE PRİM VERMEDİ VERMEYECEK"
Kürtlere bir şey verilmedi diyenlerin hepsi Kürtlere verilen hakları silah zoruyla geri almak istiyor. Dolasıyla AK Parti’nin verdiği şeyler Kürtlerin analarının ak sütü gibi helal olan haklardı. Bunlar silahla elde edilmiş haklar değildir. Bu siyasal iradenin getirdiği şeylerdir. Yoksa PKK’nın yaptığı terör eylemlerinden Kürtçe’yi serbest bırakmadı. Kürtçe tabela asılamazdı. Cumhuriyeti kurulduğundan bu yana Kürtlerin tüm haklarını sayın Cumhurbaşkanı vermiştir. HDP bunu istismar etmek istiyor ama aklı başında Kürtler HDP’ye prim vermiyor, vermeyecek.
AK Parti iktidarında çok önemli adımlar atılmış. Kültürel ve sosyal haklar verilmiş. Kendilerini ifade edebilme hakkı olan Kürtçe serbest bırakılmış. Tarafsız bir gözle bakıldığında sorunlarının hepsinin çözüldüğü ve etnik olarak Kürt sorunu çözüldü. AK Parti’nin çözüm önerilerinin HDP’den farklı olması gerekir. Kürtler Müslüman, muhafazakar ve devletine bağlı insanlardır. AK Parti çözüm üretirken HDP tandanslı, seküler tiplerden de uzak durmasını tavsiye ediyorum. AK Parti bu yanlışa düşmemeli.
Gazeteci Ahmet Ay:
"İSTANBUL'DA KÜRTLER BİNALİ YILDIRIM'A OY VERECEK"
Kürtler yeryüzünün en kadir şinas halkıdır, Müslümandır. Bu yüzden nankörlük etmez. Zaman zaman HDP’ye angaje olsa da bu devlete ve millete asla sırtını dönmemiştir. Müslümanlık aynı zamanda nankörlük yapmayandır. Cumhuriyet tarihinde hatta Osmanlı döneminde görülmemiş reformları AK Parti Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde yapmıştır. Kürtler bunun kadrini kıymetini bildikleri için son seçimlerde bütün atraksiyonlara rağmen AK Parti’ye sayın Erdoğan’a en büyük desteği verdi. Kürtlerin yaşadığı 22 şehirde AK Parti’nin aldığı oy yüzde 50’nin üzerindedir. Recep Tayyip Erdoğan Kürtlere daha özgür daha müreffeh bir hayat sunduğu için Kürtler onun yanındadır. Bundan önce Kürtlere el uzatan rahmetli Necmettin Erbakan’dır, Turgut Özal’dır. CHP’nin fare zehri kullanarak binlerce insanı katlettiğini biliyoruz. İsmet İnönü’nün tabiriyle “6 aşiretti 5’inde silah yoktu” Daha yakın zamanda Lice’yi yakı yıkan CHP iktidarıydı.
CHP iktidarında gözyaşı ve kıtlık vardı. AK Parti döneminde kıtlık bitti, gözyaşı durdu. Bakın Türkiye’de ilk kez 24 saat Kürtçe yayın yapan bir kanalı açmak Recep Tayyip Erdoğan’a nasip oldu. Kürtler bunları göremeyecek kadar nankör değil. Bu nankörlüğü beynini kan bürümüş şahıslar yapabilir. Kürtler AK Parti’nin yaptığı her şeyi görüyor ve biliyor.
Bölgedeki Kürtlerle, İstanbul, İzmir’de yaşayan Kürtlerin olaylara yaklaşım tarzları farklı. Bölgede yaşayanlar PKK’nın zulmünü iliklerine kadar yaşamış insanlar. İstanbul’daki Kürtler PKK’nın zulmünü görmemiş insanlar. Bu yüzden olaylara daha radikal bakabiliyorlar. CHP’nin hafif bir söylemine AK Parti’nin tüm yaptığı hizmeti görmezden gelecek olanlar olsa da İstanbul’daki Kürtlerin geçmiş seçimlerde olduğu gibi bu seçimde de Cumhur ittifakı adayı Binali Yıldırım’ı destekleyeceklerdir.
Ömer Vehbi Hatipoğlu - Refah Partisi Diyarbakır eski milletvekili:
"KÜRT SORUNUNU AK PARTİ ÇÖZMÜŞTÜR"
Kürt sorunu Cumhuriyet yıllarından başlayıp bugüne kadar devam etmiştir. İlk kez AK Parti iktidarları döneminde bu sorunun tüm ana başlıkları gündemden düşürülmüştür. Anadil yasakları üzerindeki yasaklar kaldırılmış. Kürtlerin sosyal ve kültürel hakları verilmiş. Kürtlerin kendi dilleriyle kendini ifade hakkı tanınmış. Bu sorunu çözmüştür. AK Parti’nin bu sorunla ilgili çözüm önerilerinin HDP’nin çözüm önerilerinden renk farkı olması gerekir. HDP’yi veya PKK’yı muhatap alarak yorum getirmek onların değirmenine su taşımaktadır. Kürtler dindar, devletine bağlı insanlardır. AK Parti bu gerçeği asla unutmamalı. Kendi siyasi aktörlerini tercih ederken HDP’ye bulaşmış kişilerden uzak durması gerekir. AK Parti’nin bu politikalarında bu yanlışı görüyorum. Bu yanlışa düşmemeli.
Batman MÜSİAD kurucu başkanı Suat Özdemir:
"AK PARTİ KÜRTLERİN HAKKINI TESLİM ETMİŞTİR"
HDP’nin söylediği argümanlar maalesef ki hep aynı argümanlar. Biz bu dönemi ikiye ayırıyoruz: AK Parti öncesi ve AK Parti sonrası. AK Parti öncesinde cezaevlerinde Kürtçe konuşulması yasaktı. Mahkemelerde Kürtçe ifade vermek yasaktı. Televizyon yoktu. Kürtçe propaganda yapmak da yasaktı. AK Parti sonrası tüm bunlar serbest bırakıldı. AK Parti döneminde Kürtlere her şey verildi. Bu konuda HDP’nin argümanına hiçbir şekilde katılmıyorum. AK Parti döneminde iyi ve güzel şeyler oldu. Ondan önce hiçbir partinin yapmadığını AK Parti yaptığı için kendilerine teşekkür ederiz. HDP’nin bu sözlerini kesinlikle desteklemiyorum.
Biz Kürtler olarak 16 -17 yıllık AK Parti iktidarında diğer dönemlere kıyaslanmayacak şekilde olmayan hakları elde ettik. Bu anlamda Kürtlerin hakları teslim edilmiştir.