Kutlu Doğum Haftası ile ilgili hadisler | Kutlu Doğum Haftası Hadisi Şerifler 2022

Kutlu Doğum Haftası ile ilgili hadisler... 2022 yılının 14 - 20 Nisan günleri arası kutlanan Kutlu Doğum Haftasına özel hadisler, ayetler, sözler internet mecrasında sıkça aratılmaya başlandı. Bizde İslamiyetin kurucusu olan Hz Muhammed için düzenlenen bu özel haftayla ilgili araştırma yaparak gerekli tüm bilgilere haberimizde yer verdik. İşte, Kutlu Doğum Haftası Hadisi Şerifler 2022...

Kutlu Doğum Haftası ile ilgili hadisler Müslüman aleminin son peygamberi Hz. Muhammed'in 20 Nisan doğumu vesilesiyle Türkiye Diyanet Vakfı tarafından desteklenen etkinliklerin yapıldığı Kutlu Doğum Haftasında araştırılıyor. İşte, Kutlu Doğum Haftası Hadisi Şerifler 2022...

KUTLU DOĞUM HAFTASI NEDİR?

Kutlu Doğum Haftası, 1989 yılında başlatılan Süleyman Hayri Bolay'ın teklifi ile Türkiye Diyanet Vakfı tarafından desteklenen, her yıl farklı bir gündem üzerinden Hz. Muhammed’in anlatılmasını amaçlayan etkinliktir.

Sadece Türkiye’de resmi olarak kutlanan bu mutlu gün Hz. Muhammed’in doğum günü kabul edilen 20 Nisan tarihinde kutlanır. Yapılan etkinlikler son yıllarda 14-20 Nisan arasında yapılmaktadır.

Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri, 1989 yılında hicri takvime göre Mevlid kandilinin ardından düzenlenirdi. 1989 yılından sonra ise miladi takvime göre uyarlandı.

Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yayımladığı bildiriye göre, Kutlu Doğum Haftası’nda bu sene ana tema "Hz. Peygamber ve Güven Toplumu" olacak.

Peygamber efendimizin gerçek doğum günü Hicri takvimdeki Rebiülevvel ayının 12. gününün sabahıdır. 11.gece Mevlid kandili olarak İslam alemi tarafından kutlanmaktadır. Yani her yıl Nisan 14-20 günleri arası kutlanan kutlu doğum haftası, peygamber efendimizin doğduğu gerçek ay değildir, Diyanet işlerinin çıkarttığı bir tür etkinliktir.

KUTLU DOĞUM HAFTASINI NASIL GEÇİRMELİYİZ?

Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa Rebiül-evvel ayının 12.gecesi yani Mevlid kandilinde dünyaya gelmiştir. Peygamber efendimizin yaşama gözlerini açtığı bu mübârek ayda neler yapmalıyız, bu kutlu haftayı en güzel ne şekilde geçirmeliyiz?

  • Öncelikle bol bol Salat-ü selam getirebiliriz.
  • Hadisi şerifleri okuyabiliriz.
  • Bol bol Kuran-ı Kerim okuyabiliriz.
  • Geceleri kalkıp teheccüd namazı kılıp, iki salat arasında mutlaka kabul olan duamızı yapabiliriz.
  • Kuran okuyup önce Peygamberimiz Muhammet Mustafa’ya ve sonra diğer peygamberlere hediye edebiliriz.
  • O’nun adının anıldığı sohbetlere, etkinliklere katılabilirsiniz.

HZ. MUHAMMED'İN HAYATI 

571 Pazartesi günü Mekke’de doğdu Babası Abdullah, annesi Âmine, dedesi Abdülmuttalip, büyük babası Vehb, babaannesi Fatıma, anneannesi ise Berre’dir.

Doğduktan sonra 4 yaşına kadar sütannesi Halime’nin yanında, bundan sonra 2 yıl boyunca da annesi Amine’nin yanında kaldı6 yaşında iken annesi onu akrabalarıyla tanıştırmak ve babası Abdullah’ın kabrini ziyaret etmek için Medine’ye götürdü.

6 yaşından 8 yaşına kadar dedesi Abdulmuttalib’in yanına kaldı O da ölünce, vasiyeti üzerine amcası Ebu Talib’in evine taşındı Ebu Talib, Peygamber Efendimizin babasıyla hem baba hem de anne gibi kardeşti.

13 yaşından itibaren amcaları ile birlikte ticarete atıldı Uzun bir süre bu işle meşgul oldu ve bu alanda doğrulukla, dürüstlükle tanındı Henüz 20 yaşında iken hırsızlık, gasp, eşkıyalık, zulüm ve haksızlıklara karşı bir tedbir almak amacıyla bazı Mekkelilerin oluşturduğu Hılfulfudül adlı kuruluşa katıldı ve etkili bir üye olarak görev yaptı.

25 yaşına geldiğinde Hz Hatice ile evlendi Hz Hatice bu esnada kırk yaşında idi ve onunla evlenmeye karar verişinde Sevgili Peygamberimiz “el-Emin: Güvenilir, dürüst” olarak tanınması birinci derecede rol oynamıştı.

35 yaşına geldiğinde Ka’be hakemliği yaptı; Ka’be’nin tamiri sırasında Haceru’l-esved’in yerine konulması sırasında ortaya çıkan anlaşmazlığı, taşı bir yaygı üzerine koyup tüm kabile reislerine taşıtmak suretiyle giderdi, böylece kabileler arasında çıkması muhtemel bir kavgayı önlemiş oldu.

Hz. Muhammed 40 yaşlarına yaklaştığında kendisinde insanların arasından uzaklaşıp kırsal alana çıkmak, yaratılışın ve evrenin inceliklerini düşünmek arzusu uyandı Bu münasebetle belli sürelerde Hira-Nur dağındaki mağarada kalmaya başladı Nihayet 40 yaşında iken 610 Ramazan ayında bir gün Cebrail Aleyhisselam geldi ve vahiy süreci başlamış oldu İlk vahiy edilen ayetler, “Yaratan Rabb’inin adıyla oku!” diye başlıyordu Böylece Yüce Allah tarafından Peygamberlikle görevlendirilmiş oldu.

Hz. Muhammed’in İslam davetine evet diyerek ilk inanma şerefine Hz Hatice, Hz Ali, Hz Zeyd b Harise ve Hz Ebu Bekir eriştiler Bunları Hz. Osman, Abdurrahman b Avf, Sa’d b Ebi Vakkas, Talha ve Zübeyr Hazretleriyle diğerlerini takip ettiler.

Peygamberliğin ilk altı yılı dolarken Hz Hamza ve Hz Ömer gibi yiğitlik ve cesaretleriyle tanınan zatlar Müslüman oldu

Peygamberlik yılında peş peşe Hz Hatice ve Ebu Talib ölünce düşmanların eza ve cefaları bir kat daha arttı. Çünkü bunlar hatırlı insanlardı, çevreleriyle Peygamberimize destek veriyorlardı. Bu sırada Hz Peygamber, dış destek sağlamak amacıyla Taife gitti. Ne var ki Taifliler İslam’ı kabul etmediler, Hz Peygamber’e destek vermediler, üstelik onu taşlattılar, üstü başı kan içinde kaldı, Taif dışında bir bağa sığınarak taşlanmaktan kurtulabildi.

Ardı arkası kesilmeyen bu sıkıntılar devam ederken aynı günlerde Sevgili Peygamberimiz Miraç’ta İlahi ikramların doruğuna eriştirildi, Yüce Allah’ın huzuruna yükseltildi ve İlahi buyrukları, aracı olmaksızın dinlenme ve alma imkânına kavuşturuldu.

Bütün zorluklara rağmen Hz. Peygamber İslam’ı tebliğ çabalarını sürdürüyordu Birer yıl arayla 1. ve 2. Akabe Biatları yapıldı. Bunu takip eden zaman diliminde Yüce Allah’ın izni ve buna bağlı olarak Hz Peygamber’in müsaadesi üzerine Müslümanlar Mekke’den Medine’ye göç ettiler. İslam tarihi literatüründe buna, “hicret” denilmiştir En sonunda Sevgili Peygamberimiz de Hz Ebu Bekir ‘le birlikte Medine’ye göç etti.

Efendimiz(sav) Medineli Müslümanlar yani Ensar ile Muhacirler arasında kardeşlik kurdu.

Puta tapıcılarla Müslümanlar arasında Bedir, Uhud, Hendek, Müreysi gibi savaşalar oldu Hz. Peygamber’in sağlığında İslam elçisi dokunulmazlığı olduğu halde öldüren ve Medine’ye saldırmayı tasarlayan Hıristiyanlara karşı da Mute ve Tebük seferleri düzenlendi, 630 yılında Mekke fethedildi Hz Peygamber, çıkmaya mecbur olduğu vatanına üstünlük sağlayarak ve genel af ilan ederek girdi.

Peygamber Efendimiz, 632 yılında hac esnasında Mekke’de Arafat’ta yüz binden fazla Müslüman’a bir konuşma yaptı İslam düşüncesinin bir özeti olan ve insan hakları bakımından çok mükemmel prensipler içeren bu konuşma İslam tarihinde “Veda Hutbesi” diye anılmaktadır.

İslamiyet’i sabırla, azimle, cesaretle, insanlara ulaştıran Sevgili Peygamberimiz, 8 Haziran 632 Pazartesi günü hayata gözlerini yumdu, Allah’ın rahmetine kavuştu, cenaze namazı erkekler, kadınlar ve çocuklar olmak üzere sıra ile cenazenin bulunduğu hücre-i saadette kılındı ve orada toprağa verildi.

Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) anmak için, her yıl Rebiülevvel ayında organize edilen,Peygamberimizin dünyayı teşrifleri olan Mevlid Rebiulevvel ayının 12. gecesi, asırlardır milletimiz tarafından "Mevlid Kandili" olarak kutlanmaktadır.

Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı, yüzyıllar önce bir ilim ve kültür bayramı şeklinde kutlanan mevlid geleneğini canlandırmayı amaçlamış, bu düşünce ile de Peygamberimizin doğum gününü içine alan haftayı, "Kutlu Doğum Haftası" olarak ilan etmiştir.

“Kim bana bir defa salât getirirse, Allah da ona on salât getirir ve on günahını affeder; on derece yükseltir.” (Nesei, Sehv, 55)

.“Yeryüzünde Allah'ın seyyah melekleri vardır. Onlar ümmetimin selâmını (anında) bana ulaştırırlar.” (Nesei, Sehv, 46)

KUTLU DOĞUM HAFTASI İLE İLGİLİ HADİSLER

عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ قَالَ؛ قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّي اللهُ عَلَيْهِ وَ سَلَّمَ؛

مَا جَلَسَ قَوْمٌ مَجْلِسًا ثُمَّ تَفَرَّقُوا قَبْلَ أَنْ يَذْكُرُوا اللهَ وَيُصَلُّوا عَلَى نَبِيِّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ

إِلاَّ أَنْ كَانَ عَلَيْهِمْ حَسْرَةٌ يَوْمَ الْقِيَامَةِ

Ebu Hureyre Radıyallahu anh’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

” Bir grup bir mecliste otururlarda sonra Allah Teala’yı zikretmeden ve peygamberine Salavat-ı şerife okumadan ayrılırlarsa o meclis onlara kıyamet gününde ancak bir pişmanlık olur.”

El-Hâkim, el-Müstedrek ale’s-Sahiheyn, c.1. s. 668. H.No; 1810.

عَنْ إِبْنِ عُمَرَ رَضِيَ اللهُ عَنْهُماَ ، عَنِ النَّبِيِّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَنَّهُ قَالَ؛

يَا أَيُّهَا النَّاسُ تُوبُوا إِلَى رَبِّكُمْ فَإِنِّي أَتُوبُ إِلَى اللهِ عَزَّ وَجَلَّ كُلَّ يَوْمٍ مِائَةَ مَرَّةٍ

İbn Ömer Radıyallahu anhuma’dan rivayetle Nebi Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmaktadır;

“Ey İnsanlar! Rabbinize tövbe ediniz. Muhakkak ki ben Allah Azze ve Celle’ye günde yüz defa tövbe ediyorum.”

Ahmed b. Hanbel, Müsned, c.4. s.260.

عَنْ أَنَسٍ بْنِ مَالِكٍ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ قَالَ؛ قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ؛

لاَ يَسْتَقِيمُ إِيمَانُ عَبْدٍ حَتَّى يَسْتَقِيمَ قَلْبُهُ وَلاَ يَسْتَقِيمُ قَلْبُهُ حَتَّى يَسْتَقِيمَ لِسَانُهُ ،

وَلاَ يَدْخُلُ رَجُلٌ اَلْجَنَّةَ لاَ يَأْمَنُ جَارُهُ بَوَائِقَهُ.

Enes b. Malik Radıyallahu anh’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

“Kulun kalbi istikamet üzere olmadan, imanı istikamet üzere olamaz, dili istikamet üzere olmadan da kalbi istikamet üzere olamaz. Şerlerinden komşusu emin olmayan kişi cennete giremez.”

Ahmed b. Hanbel, Müsned, c.3. s.198; el-Heysemi, Mecmeu’z-Zevâid, c.1. s.53.

عَنْ سُفْيَانَ بْنِ عَبْدِ اللهِ الثَّقَفِيِّ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ قَالَ؛

قُلْتُ يَا رَسُولَ اللهِ قُلْ لِي فِي اْلإِسْلاَمِ قَوْلاً لاَ أَسْأَلُ عَنْهُ أَحَدًا بَعْدَكَ قَالَ؛ قُلْ آمَنْتُ بِاللهِ فَاسْتَقِمْ ،

Sufyan b. Abdillah es-Sekafiyy Radıyallahu anh anlatıyor;

“Ya Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem bana İslam’dan bir söz söyleki ondan senden sonra kimseye sormayayım.” dedim, şöyle buyurdu; “Allah Teaya’ya İman ettim de ve istikamet üzere /dosdoğru ol.”

Müslim, Sahih, İman, 12. H.No; 60. http://www.kalptensozler.com/kutlu-dogum-haftasi-ile-ilgili-arapca-hadisler.html

عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ قَالَ؛ قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ؛

إِنَّمَا مَثَلِي وَمَثَلُ أُمَّتِي كَمَثَلِ رَجُلٍ إِسْتَوْقَدَ نَارًا فَجَعَلَتِ الدَّوَابُ

وَالفَرَاشُ يَقَعْنَ فِيهِ فَأَنَا آخِذٌ بِحُجَزِكِمْ وَأَنْتُمْ تَقَحَّمُونَ فِيهِ

Ebu Hureyre Radıyallahu anh’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

“Benimle ümmetimin durumu; Bir adamın ateş yakıpta hayvanların ve böceklerin o ateşe hücum etmeleri gibidir. Ben ise sizin kemerlerinizden sıkıca tutuyorum sizler ise o ateşe yüz üstü girmeye zorluyorsunuz.”

Müslim, Sahih, Fezail, 6. H.No; 2284.

عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ ، أَنَّ رَسُولَ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ؛

مِنْ أَشَدِّ أُمَّتِي لِي حُبًّا نَاسٌ يَكُونُونَ بَعْدِي يَوَدُّ أَحَدُهُمْ لَوْ رَآنِي بِأَهْلِهِ وَمَالِهِ

Ebu Hureyre Radıyallahu anh’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

” Ümmetimin içinden bana en şiddetli sevgisi olanlar, benden sonra gelip onlardan biri ehli ve malına karşılık beni görmek arzusunda olan insanlardır.”

Müslim, Sahih, Cennet, 4. H.No; 12.

عَنْ أُمِّ حَبِيبَةَ رَضِيَ اللهُ عَنْهَا قَالَتْ؛ قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَ سَلَّمَ؛

كَلاَمُ ابْنِ آدَمَ كُلُّهُ عَلَيْهِ ، لاَ لَهُ إِلاَّ الأَمْرَ بِالْمَعْرُوفِ، وَ النَّهْيَ عَنِ الْمُنْكَرِ، وَ ذِكْرَ اللهِ عَزَّ وَجَلَّ،

Ümmü Habibe Radıyallahu anha’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;”Ademoğlunun her sözü aleyhinedir, lehine değil. Ancak marufu (hak ve doğru olanı) emretmek, münkeri (yasak ve çirkin olanları) nehyetmek ve Allah Azze ve Celle’yi zikir hariç.”

İbn Mace, Sünen, Fiten, 12. H.No; 3974; el-Beyhaki, Şua’bu’l-İman, c.4.s. 246. H.No; 4954.

عَنْ أَنَسٍ بْنِ مَالِكٍ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ قَالَ؛ قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ؛

…وَمَنْ صَلَّى عَلَيَّ مِائَةً كَتَبَ اللهُ لَهُ بَرَاءَةً مِنَ النِّفَاقِ بَيْنَ عَيْنَيْهِ وَبَرَاءَةً

مِنَ النَّارِ وَأَنْزَلَهُ اللهُ يَوْمَ الْقِياَمَةِ مَعَ الشُّهَدَاءِ

Enes B. Malik Radıyallahu anh’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

“Kim bana yüz salâvat okursa kalptensozler.com Allah Teala onun iki gözünün arasına nifaktan ve ateşten berat yazar ve onu kıyamet gününde şehitler ile beraber bulundurur.

el-Heysemi, Mecmeu’z-Zevâid, c.10. s.163.

Kutlu Doğum Haftası İle İlgili Sözler

عَنِ الْعَبَّاسِ بْنِ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ أَنَّهُ سَمِعَ رَسُولَ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ؛

ذَاقَ طَعْمَ اْلإِيماَنِ مَنْ رَضِيَ بِاللهِ رَبًّا وَبِاْلإِسْلاَمِ دِينًا وَبِمُحَمَّدٍ رَسُولاً،

EL-Abbas b. Abdulmuttalib Radıyallahu anh Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem’den şöyle işittiğini söylemiştir;” Allah Teala’ya rab olarak, İslam’a din olarak ve Muhammed’e (Sallallahu aleyhi ve sellem) peygamber olarak razı olan, imanın tadını tadar.”

Müslim, Sahih, İman, 11. H.No; 56.

عَنْ عَبْدِ اللهِ بْنِ عَمْرٍو رَضِيَ اللهُ عَنْهُ، عَنِ النَّبِيِّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قال؛

مَنْ لَمْ يَرْحَمْ صَغِيرَناَ وَيَعْرِفْ حَقَّ كَبِيرِنَا فَلَيْسَ مِنَّا،

Abdullah b. Amr Radıyallahu anh’dan rivayetle Nebi Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;”Küçüklerimize merhamet etmeyen ve büyüklerimizin hakkını tanımayan bezden değildir.

Ebu Davud, Sünen, Edeb, 58. H.No; 4943; el-Hâkim, el-Müstedrek ale’s-Sahiheyn, c1.s.131. H.No; 209.

عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ أَنَّ رَسُولَ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ؛

مَنْ صَلَّى عَلَيَّ وَاحِدَةً صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ عَشْراً

Ebu Hureyre Radıyallahu anh’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

“Kim bana bir defa salavat-ı şerife okursa Allah Teala ona on salat eder.”

Müslim, Sahih, Salat, 17. H.No; 408.

Yani; Allah ona on derece verir, on sevap yazar ve on günahını siler.

عَنْ أَبِي الدَّرْدَاءِ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ قاَلَ؛ قاَلَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ؛

مَنْ صَلَّى عَلَيَّ حِينَ يُصْبِحُ عَشْرًا وَحِينَ يُمْسِي عَشْرًا أَدْرَكَتْهُ شَفَاعَتِي يَوْمَ اْلقِيَامَةِ

Ebu’d-Derdâ Radıyallahu anh’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

” Kim, sabaha ulaşınca on defa, akşam ulaşınca on defa bana salavat-ı şerife okursa kıyamet gününde benim şefaatim ona ulaşır.”

El-Heysemi, Mecmeu’z-Zevâid, c.10. s.120.

عَنْ عَبْدِاللهِ بْنِ عَمْرِو بْنِ الْعَاصِ رَضِيَ اللهُ عَنْهُما، أَنَّ رَسُولَ اللهِ صَلَّى اللهِ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ؛

أَلرَّاحِمُونَ يَرْحَمُهُمُ الرَّحْمَنُ إِرْحَمُوا مَنْ فِي اْلأَرْضِ يَرْحَمُكُمْ مَنْ فِي السَّمَاءِ،

Abdullah b. Amr b. El-Âs Radıyallahu anhuma’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;”Merhametli olanlara Rahman rahmet eder. Yerde olanlara merhamet edin ki gökte bulunanlarda sizlere merhamet etsin.”

El-Beyhaki, Şua’bu’l-İman, c.7.s.476. H.No; 11048.

عَنْ عَبْدِ اللهِ بْنِ عَمْرٍو بْنِ الْعَاصِ رَضِيَ اللهُ عَنْهُمَا قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّي اللهُ عَلَيْهِ وَ سَلَّمَ؛

لاَيُؤْمِنُ أَحَدُكُمْ حَتَّى يَكُونَ هَوَاهُ تَبَعاً لِمَا جِئْتُ بِهِ ،

Abdullah b. Amr b. El-As Radıyallahu anhuma’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

” Sizden biriniz, hevası benim getirdiğime tabi olmadıkça iman etmiş olamaz

Ed-Deylemi, el-Firdevs bi Me’suri’l-Hitab, c.5. s.153. H.No;7791;

ibn Receb, Câmiu’l-Ulumi ve’l-Hikem, c.2. s.393.

أَنَا أَوَّلُ النَّاسِ خُرُوجًا إِذَا بُعِثُوا وَأَنَا خَطِيبُهُمْ إِذَا وَفَدُوا

وَأَنَا مُبَشِّرُهُمْ إِذَا أَيِسُوا، لِوَاءُ الْحَمْدِ يَوْمَئِذٍ بِيَدِي وَأَنَا أَكْرَمُ وَلَدِ آدَمَ عَلَى رَبِّي وَلاَ فَخْرَ

Enes b. Malik Radıyallahu anh’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

“Ben, insanlar diriltildiğinde onların ilk çıkanıyım, onlar huzura varınca onların hatibiyim ve onlar ümitsizleşince onların müjdecisiyim. Livaü’l-Hamd o gün benim elimdedir. Ben Rabbime karşı âdemoğlunun en üstünüyüm, bunda övünç yok.”

Tirmizi, Sünen, Menakib, 1. H.No; 3610.

عَنْ إِبْنِ عَبَّاسٍ رَضِيَ اللهُ عَنْهُمَا قَالَ؛ قَالَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ؛

مَنْ وُلِدَ لَهُ ثَلَاثَةٌ فَلَمْ يُسَمِّ أَحَدَهُمْ مُحَمَّدًا فَقَدْ جَهِلَ

İbn Abbas Radıyallahu anhuma’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

“Kimin üç (erkek) evladı olur da onlardan birine “Muhammed” ismini koymaz ise cahillik etmiştir.”

Et-Taberani, el-Mu’cemu’l-Kebir, c.11.s.71. H.No;11077;el-Heysemi, Mecmeu’z-Zevâid, c.8. s.49.

عنْ اَنَسٍ رَضِىَ اللهُ عَنْهُ عَنِ النَِّبيِّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَ سَلَّمَ قَالَ؛

وَالَّذِى نَفْسِى بِيَدِه لآيُؤْمِنُ اَحَدُكُمْ حَتَّى أَكُونَ أَحَبَّ إِلَيْهِ مِنْ وَالِدِهِ وَ وَلَدِهِ وَالناَّسِ اَجَمَعِينَ

Enes Radıyallahu anh’dan rivayetle Nebi Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

“Nefsimi elinde bulundurana yemin ederim ki, sizden biriniz ben ona babasından, çocuğundan ve bütün insanlardan daha sevimli olmadıkça iman etmiş olamaz.”

Buhârî, Sahih, İman, 8; Müslim, Sahih, İman, 69.

عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ قَالَ؛ قَالوُا؛ يَا رَسُولَ اللهِ مَتَى وَجَبَتْ لَكَ النُّبُوَّةُ؟ قَالَ؛

وَآدَمُ بَيْنَ الرُّوحِ وَالْجَسَدِ

Ebu Hureyre Radıyallahu anh anlatıyor; Sahabe-i Kiram; ” Ya Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem, Peygamberlik sana ne zaman vacip oldu /verildi ?” diye sordular. Buyurdu ki;

“Âdem Aleyhisselam ruh ile ceset arasındayken”

Tirmizi, Sünen, Menakıb, 1. H.No; 3609.

عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ، أَنَّ رَسُولَ اللهِ صَلََّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قاَلَ؛

تَرَكْتُ فِيكُمْ أَمْرَيْنِ لَنْ تَضِلُّوا مَا مَسَكْتُمْ بِهِمَا كِتَابَ اللهِ وَسُنَّةَ نَبِيِّهِ

Ebu Hureyre Radıyallahu anh’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

” Ben sizin aranızda iki şey geride bıraktım; onlara yapıştığınız müddetçe asla sapıtmazsınız; Allah Teala’nın kitabı ve peygamberinin sünneti”

Malik, Muvatta, Kader, 1. H.No; 3.

عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللهِ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ قاَلَ؛ قاَلَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ؛

لَوْ كَانَ مُوسَى حَيًّا بَيْنَ أَظْهُرِكُمْ مَا حَلَّ لَهُ إِلاَّ أَنْ يَتَّبِعَنِي

Cabir Radıyallahu anh’dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

“Muhakkak ki Musa Aleyhisselam hayatta sizlerin arasında olsaydı bana tabi olmaktan başka hiç bir şey ona helal olmazdı.”

Ahmed b. Hanbel, Müsned, c.3. s.338,387.

HZ. MUHAMMED'İN 40 HADİS-İ ŞERİFİ

1.) HADİS-İ ŞERİF;

Abdullah b. Amr Radıyallahu anh'dan rivayetle Nebi Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;"Küçüklerimize merhamet etmeyen ve büyüklerimizin hakkını tanımayan bizden değildir."

Ebu Davud, Sünen, Edeb, 58. H.No; 4943; el-Hâkim, el-Müstedrek ale's-Sahiheyn, c1.s.131. H.No; 209.

2.) HADİS-İ ŞERİF;

Abdullah b. Amr b. El-Âs Radıyallahu anhuma'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;"Merhametli olanlara Rahman rahmet eder. Yerde olanlara merhamet edin ki gökte bulunanlarda sizlere merhamet etsin."

El-Beyhaki, Şua'bu'l-İman, c.7.s.476. H.No; 11048.

3.) HADİS-İ ŞERİF;

EL-Abbas b. Abdulmuttalib Radıyallahu anh Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem'den şöyle işittiğini söylemiştir;" Allah Teala'ya rab olarak, İslam'a din olarak ve Muhammed'e (Sallallahu aleyhi ve sellem) peygamber olarak razı olan, imanın tadını tadar."

Müslim, Sahih, İman, 11. H.No; 56.

4.) HADİS-İ ŞERİF;

Enes Radıyallahu anh'dan rivayetle Nebi Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Nefsimi elinde bulundurana yemin ederim ki, sizden biriniz ben ona babasından, çocuğundan ve bütün insanlardan daha sevimli olmadıkça iman etmiş olamaz."

Buhârî, Sahih, İman, 8; Müslim, Sahih, İman, 69.

5.) HADİS-İ ŞERİF;

Enes b. Malik Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Kulun kalbi istikamet üzere olmadan, imanı istikamet üzere olamaz, dili istikamet üzere olmadan da kalbi istikamet üzere olamaz. Şerlerinden komşusu emin olmayan kişi cennete giremez."

Ahmed b. Hanbel, Müsned, c.3. s.198; el-Heysemi, Mecmeu'z-Zevâid, c.1. s.53.

6.) HADİS-İ ŞERİF;

Ümmü Habibe Radıyallahu anha'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;"Ademoğlunun her sözü aleyhinedir, lehine değil. Ancak marufu (hak ve doğru olanı) emretmek, münkeri (yasak ve çirkin olanları) nehyetmek ve Allah Azze ve Celle'yi zikir hariç."

İbn Mace, Sünen, Fiten, 12. H.No; 3974; el-Beyhaki, Şua'bu'l-İman, c.4.s. 246. H.No; 4954.

7.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu Hureyre Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

" Bir grup bir mecliste otururlarda sonra Allah Teala'yı zikretmeden ve peygamberine Salavat-ı şerife okumadan ayrılırlarsa o meclis onlara kıyamet gününde ancak bir pişmanlık olur."

El-Hâkim, el-Müstedrek ale's-Sahiheyn, c.1. s. 668. H.No; 1810.

8.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu Hureyre Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

" Ümmetimin içinden bana en şiddetli sevgisi olanlar, benden sonra gelip onlardan biri ehli ve malına karşılık beni görmek arzusunda olan insanlardır."

Müslim, Sahih, Cennet, 4. H.No; 12.

9.) HADİS-İ ŞERİF;

Sufyan b. Abdillah es-Sekafiyy Radıyallahu anh anlatıyor;

"Ya Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem bana İslam'dan bir söz söyleki ondan senden sonra kimseye sormayayım." dedim, şöyle buyurdu; "Allah Teaya'ya İman ettim de ve istikamet üzere /dosdoğru ol."

Müslim, Sahih, İman, 12. H.No; 60.

10.) HADİS-İ ŞERİF;

Zeyd b. Erkam Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

" Kim ihlaslı olarak "Lailâhe İllallah Muhammedun Resulullah" derse cennete girer." "Onun ihlası nedir" diye soruldu; "Kişiyi Allah Teala'nın haramlarınadan korumasıdır" buyurdu."

El-Heysemi, Mecmeu'z-Zevâid, c. 1.s.18; et-Taberani, el-Mu'cemu'l-Evsat, c.2. s.56.H.No; 1235.

11.) HADİS-İ ŞERİF;

Abdullah b. Amr b. El-As Radıyallahu anhuma'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

" Sizden biriniz, hevası benim getirdiğime tabi olmadıkça iman etmiş olamaz."

Ed-Deylemi, el-Firdevs bi Me'suri'l-Hitab, c.5. s.153. H.No;7791;

ibn Receb, Câmiu'l-Ulumi ve'l-Hikem, c.2. s.393.

12.) HADİS-İ ŞERİF;،

Ebu Hureyre Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Ümmetimin fesada uğradığı bir anda benim bir sünnetime yapışan için şehit sevabı vardır."

El-Heysemi, Mecmeu'z-Zevâid, c.1. s.172.

13.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu Hureyre Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Benimle ümmetimin durumu; Bir adamın ateş yakıpta hayvanların ve böceklerin o ateşe hücum etmeleri gibidir. Ben ise sizin kemerlerinizden sıkıca tutuyorum sizler ise o ateşe yüz üstü girmeye zorluyorsunuz."

Müslim, Sahih, Fezail, 6. H.No; 2284.

14.) HADİS-İ ŞERİF;

İbn Abbas Radıyallahu anhuma'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Kimin üç (erkek) evladı olur da onlardan birine "Muhammed" ismini koymaz ise cahillik etmiştir."

Et-Taberani, el-Mu'cemu'l-Kebir, c.11.s.71. H.No;11077;el-Heysemi, Mecmeu'z-Zevâid, c.8. s.49.

15.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu Hureyre Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Kim bana bir defa salavat-ı şerife okursa Allah Teala ona on salat eder."

Müslim, Sahih, Salat, 17. H.No; 408.

16.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu'd-Derdâ Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

" Kim, sabaha ulaşınca on defa, akşam ulaşınca on defa bana salavat-ı şerife okursa kıyamet gününde benim şefaatim ona ulaşır."

El-Heysemi, Mecmeu'z-Zevâid, c.10. s.120.

17.) HADİS-İ ŞERİF;

Enes b. Malik Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Kim bana on defa salâvat okursa Allah Teala'da ona yüz salât eder."

el-Heysemi, Mecmeu'z-Zevâid, c.10. s.163.

18.) HADİS-İ ŞERİF;

Enes B. Malik Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Kim bana yüz salâvat okursa Allah Teala onun iki gözünün arasına nifaktan ve ateşten berat yazar ve onu kıyamet gününde şehitler ile beraber bulundurur."

el-Heysemi, Mecmeu'z-Zevâid, c.10. s.163.

19.) HADİS-İ ŞERİF;

Enes b. Malik Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Ben, insanlar diriltildiğinde onların ilk çıkanıyım, onlar huzura varınca onların hatibiyim ve onlar ümitsizleşince onların müjdecisiyim. Livaü'l-Hamd o gün benim elimdedir. Ben Rabbime karşı âdemoğlunun en üstünüyüm, bunda övünç yok."

Tirmizi, Sünen, Menakib, 1. H.No; 3610.

20.) HADİS-İ ŞERİF;

Cabir b. Abdullah Radıyallahu anh'dan rivayetle Nebi Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Ben peygamberlerin önderiyim, övünç yok. Ben, peygamberlerin sonuncusuyum, övünç yok. Ben şefaat edeceklerin ilkiyim, şefaat verilenenlerin de ilkiyim, övünç yok."

Ed-Dârimi, Sünen, Mukaddime,50; el-Heysemi, Mecmeu'z-Zevaid, c.8. s.254.

21.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu Hureyre Radıyallahu anh anlatıyor; Sahabe-i Kiram; " Ya Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem, Peygamberlik sana ne zaman vacip oldu /verildi ?" diye sordular. Buyurdu ki;

"Âdem Aleyhisselam ruh ile ceset arasındayken"

Tirmizi, Sünen, Menakıb, 1. H.No; 3609.

22.) HADİS-İ ŞERİF;

Cabir b. Semüre Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Muhakkak ki ben, peygamberliğimden evvel Mekke'de bana selam veren taşları biliyorum. Ve onları şimdi de tanıyorum."

Müslim, Sahih, Fedail, 1. H.No; 2277.

23.) HADİS-İ ŞERİF;

İbn Abbas Radıyallahu anhuma'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

" Allah Teala İsa Aleyhisselam'a ; "Ey İsa! (Aleyhisselam) Muhammed (Sallallahu aleyhi ve sellem)'e iman et ve ümmetinden ona yetişecek olanlara da emret ona iman etsinler. " diye vahyetmiştir."

El-Hâkim, el-Müstedrek ale's-sahiheyn, c.2. s.671. H.No; 4227.

24.) HADİS-İ ŞERİF;

İbn Abbas Radıyallahu anhuma'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Allah Teala İsa Aleyhisselam'a ;…"Muhammed olmasaydı Adem'i yaratmazdım, Muhammed olmasaydı cenneti ve cehennemi de yaratmazdım" diye vahyetmiştir.

El-Hâkim, el-Müstedrek ale's-sahiheyn, c.2. s.671. H.No;4227.

25.) HADİS-İ ŞERİF;

Ömer b. El-Hattab Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Cennet, ben oraya girene kadar tüm peygamberlere, benim ümmetim oraya girene kadar da tüm ümmetlere haram kılınmıştır."

El-Heysemi, Mecmeu'z-Zevâid, c.10. s.69.

26.) HADİS-İ ŞERİF;

Aişe Radıyallahu anha'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Ben, sizlerin mahiyeti gibi değilim, muhakkak ki Rabbim beni yediriyor ve içiriyor."

Müslim, Sahih, Sıyam, 12. H.No; 1105.

27.) HADİS-İ ŞERİF;

Cabir Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Muhakkak ki Musa Aleyhisselam hayatta sizlerin arasında olsaydı bana tabi olmaktan başka hiç bir şey ona helal olmazdı."

Ahmed b. Hanbel, Müsned, c.3. s.338,387.

28.) HADİS-İ ŞERİF;

İbn Abbas Radıyallahu anhuma'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

" Topluluklara ne oluyor da benim akrabalığımın fayda vermeyeceğini iddia ediyorlar. Her sebep ve nesep kıyamet gününde bitecektir. Ancak benim sebebim ve benim nesebim müstesna çünkü o dünya ve ahirette (fayda olarak) ulaşıcıdır."

El-Heysemi, Mecmeu'z-Zevâid, c.8. s.216.

29.) HADİS-İ ŞERİF;

İbn Abbas Radıyallahu anhuma'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

" Allah Teala'yı nimetleri ile sizleri rızıklandırdığı için sevin, beni Allah Teala'nın sevgisinden dolayı sevin ve benim ehli beytimi de benim sevgim için sevin."

Tirmizi, Sünen, Menakıb, 31. H.No;3789.

30.) HADİS-İ ŞERİF;

Hz. Aişe Radıyallahu anha'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Kim şu din işimizde olmayanı sonradan uydurursa o ret olunmuştur."

Müslim, Sahih, Ekdıye, 8. H.No;1718; Buhârî, Sahih, İ'tisam,20;

31.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu Said el-Hudri Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur; "Allah Azze ve Celle için üç hürmet vardır. Kim onları muhafaza ederse Allah Teala'da onu din ve dünya işinde muhafaza eder. Kim de onları muhafaza etmez ise Allah Teala'da onun için hiçbir şeyi muhafaza etmez; İslam'a hürmet, bana hürmet ve akrabalık bağım olanlara hürmet."

Et-Taberani, el-Mu'cemu'l-Kebir, c.3.s.126. H.No;2881. el-Heysemi, Mecmeu'z-Zevâid, c.9 S.168.

32.) HADİS-İ ŞERİF;

Osman b. Hanif Radıyallahu anh anlatıyor; Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem gözünde rahatsızlığı olan bir kişiye şöyle dua etmesini emretmişti;

"Allahım, ben rahmet peygamberi, peygamberin Muhammed vesilesi ile sana yöneldim ve senden istiyorum. (Ya Rasulullah ) ben senin vesilenle benim bu ihtiyacımın görülmesi hakkında rabbime yöneldim. Allahım onu bana şefaatçi kıl."

Tirmizi, Sünen, Daavât,118. H.No;3578; Ahmed b. Hanbel, Müsned, c.4. s.138.

33.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu Hureyre Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

" Ben sizin aranızda iki şey geride bıraktım; onlara yapıştığınız müddetçe asla sapıtmazsınız; Allah Teala'nın kitabı ve peygamberinin sünneti"

Malik, Muvatta, Kader, 1. H.No; 3.

34.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu Hureyre Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;  "Ümmetimin tamamı cennete girecekler ancak, diretenler hariç. "Ya Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem direten kimdir?" dediler. "Bana itaat eden cennete girecek, bana isyan eden de muhakkak diretmiştir."buyurdu.

Buhari, Sahih, İ'tisam, 2.

35.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu Hureyre Radıyallahu anh'dan rivayetle

Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur; "Sizi neyi yasakladıysam onu terk edin. Size neyi emrettiysem onu da gücünüz yettikçe yapın. Çünkü sizden öncekileri (gereksiz) çok soru sormaları ve peygamberlerine muhalefet etmeleri helak etti."

Müslim, Sahih, Fedail, 37. H.No; 2337.

36.) HADİS-İ ŞERİF;

İbn Mes'ud Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur; "Kıyamet gününde insanların bana en yakın olanı onların bana en çok salâvat-ı şerife okuyanıdır."

İbn Hibban, Sahih, c.3. s.192. H.No;911.

37.) HADİS-İ ŞERİF;

Ali Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur; " Rabbim bana; " Ey Muhammed (Sallallahu aleyhi ve sellem) razı oldun mu" diye nida edep bende; "Razı oldum ya rabbi" diyene kadar ben ümmetime şefaat edeceğim."

Ebu Nua'ym, Hilyetü'l-Evliya, c.3. s.179.

38.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu Hureyre Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur; "Makam-ı Mahmud; şefaat etmektir."

Ahmed b. Hanbel, Müsned, c.2. s.478.

39.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu Hureyre Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Benim şu kıblemi görüyor musunuz? Allah Teala'ya yemin ederim ki sizin rükûlarınızdan ve huşularınızdan hiç biri bana gizli değildir. Muhakkak ki ben sırtımın gerisinden sizleri görüyorum."

Buhârî, Sahih, Ezan, 88.

40.) HADİS-İ ŞERİF;

Ebu Hureyre Radıyallahu anh'dan rivayetle Rasulullah Sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur;

"Kim beni rüyasında görürse yakza-uyanık halinde de görecektir. Çünkü şeytan benim suretime giremez.

Buhârî, Sahih, İlim 38; Ta'bir, 10; Müslim, Sahih, Rüya, 11.

Gündem Haberleri