Mezhebin kendisine nispet edildiği İmam Matürîdî, 852 yılında Semerkant’ın Matürid kasabasında dünyaya gelmiştir. Eserlerinde Ehl-i Sünnetin görüşlerini ayet ve hadislerin yanında akli delillerle de savunan Matüridî, Mutezile ve Şia’nın görüşlerini eleştirmiştir. 944 yılında doğduğu yer olan Semerkant’ta vefat etmiştir.
İmam Matürîdî’nin fıkıhta Hanefî olmasından hareketle Matürîdîliğin, Hanefîliğin devamı olduğunu söyleyenler olmuştur. Bu görüşü savunanlar, İmam Matürîdî’nin Ebû Hanife’ye ait kelam konusundaki görüşleri açıklayıp geliştirmesinden yola çıkarlar. Bu konuda Hanefîliğin Matürîdîliğe etkisi olmuşsa da, İmam Matürîdî ve öğrencilerinin kelami meseleleri eserlerinde sistemli ve özgün bir biçimde ele almaları, Matürîdîliğe müstakil bir mezhep hüviyeti kazandırmıştır.
Matürîdîlik inanç konularını ele alırken ayet ve hadislerin yanında aklı da kullanması bakımından Seleften ayrılmaktadır. Ehl-i Sünnetin temel meselelerinde Eş’arîlik ile aynı görüşte olan Matürîdîlik, kulda başlı başına cüz’i bir iradenin varlığını kabul etmesi, Allah’ın kuldan gücünün yetmeyeceği şeyleri istemeyeceği, Allah’ın fiillerinin mutlaka bir hikmetinin bulunduğunun kabul edilmesi gibi meselelerde kendine has sonuçlara ulaşmıştır.
Günümüzde fıkıhta Hanefî mezhebine bağlı olanlar ve genelde Türkler inanç konularında Matüridîdirler. Matürîdîlik, Türkiye, Balkanlar, Orta Asya, Çin, Hindistan, Pakistan ve Eritre’de yayılmıştır.
Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı