Mehmet Akif Ersoy'un En Güzel Şiirleri ve Sözleri

Cumhuriyet dönemi şairimiz, cumhuriyet ve bağımsızlığımızın en büyük sembollerinden Mehmet Akif Ersoy'un, bugün doğum günü. Mehmet Akif Ersoy'un hayatı ve şiirlerine dair aradıklarınızı sitemizde bulabilirsiniz.

İstiklal şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u saygı, sevgi ve özlemle anıyoruz. İşte sizler için derlediğimiz Mehmet akif'in hayatına dair notlar.

Mehmet Akif Ersoy Türkiye Cumhuriyeti'nin ulusal marşı olan İstiklal Marşı'nın şairidir. 20 Aralık 1873 senesinde dünyaya gelen ve 27 Aralık 1936 senesinde hayatını kaybeden istiklal şairi Mehmet Akif Ersoy 'u, 144. yaş gününde saygıyla anıyoruz. 

Mehmet Akif Ersoy, 20 Aralık 1873'te İstanbul Fatih'te doğdu. Çocukluğu Osmanlı Devleti'nin "hasta adam" olarak nitelendirildiği döneme denk geldi. Babası Fatih Medresesi müderrislerinden Mehmet Tahir Efendi, Osmanlı Devleti'ne bağlı Arnavutluk'un İpek kazasına bağlı Şuşise Köyü'nden İstanbul'a gelmiş, annesi Emine Cemile Hanım ise Buharalı Mehmet Efendi'nin kızı olarak Samsun'da doğmuştu. Mehmet Tahir Efendi, ona ebced hesabıyla doğduğu yıl olan 1290'a karşılık gelen Rağıf ismini vermişse de çevresi tarafından Akif olarak çağırıldı. Akif dışında bir de Nuriye adında bir kızları bulunuyordu.

MEHMET AKİF ERSOY'UN ŞİİRLERİ

BİR GECE

Ondört asır evvel, yine bir böyle geceydi,
Kumdan, ayın ondördü, bir öksüz çıkıverdi!
Lâkin o ne hüsrandı ki: Hissetmedi gözler;
Kaç bin senedir, halbuki, bekleşmedelerdi!
Nerden görecekler? Göremezlerdi tabî'î:
Bir kere, zuhûr ettiği çöl en sapa yerdi;
Bir kere de, ma'mure-i dünyâ, o zamanlar,
Buhranlar içindeydi, bugünden de beterdi.
Sırtlanları geçmişti beşer yırtıcılıkta;
Dişsiz mi bir insan, onu kardeşleri yerdi!
Fevzâ bütün âfâkını sarmıştı zemînin
Salgındı, bugün Şark'ı yıkan, tefrika derdi.

Derken, büyümüş, kırkına gelmişti ki öksüz,
Başlarda gezen kanlı ayaklar suya erdi!
Bir nefhada kurtardı insanlığı o ma'sum,
Bir hamlede kayserleri, kisrâları serdi!
Aczin ki, ezilmekti bütün hakkı, dirildi;
Zulmün ki, zevâl akılına gelmezdi, geberdi!
Âlemlere, rahmetti, evet, Şer'-i mübîni,
Şehbâlini adl isteyenin yurduna gerdi.
Dünya neye sâhipse, onun vergisidir hep;
Medyûn ona cem'iyyeti, medyûn ona ferdi.
Medyûndur o ma'sûma bütün bir beşeriyyet...
Yâ Rab, bizi mahşerde bu ikrâr ile haşret.
(28 Ağustos 1928)

BİRLİK

 Cehennem olsa gelen, göğsümüzde söndürürüz.
Bu yol ki Hak yoludur, dönme bilmeyiz, yürürüz;

Düşer mi tek taşı sandın harim-i namusun,
Meğer ki harbe giden son nefer şehid olsun.

Şu karşımızdaki mahşer kudursa, çıldırsa,
Denizler ordu, bulutlar donanma yağdırsa,

Bu altımızdaki yerden bütün yanardağlar
Taşıp da kaplasa âfakı bir kızıl sarsa,

Değil mi cephemizin sinesinde iman bir;
Sevinme bir, acı bir, gaye aynı, vicdan bir;

Değil mi ortada bir sine çarpıyor, yılmaz,
Cihan yıkılsa emin ol bu cephe sarsılmaz!

SÖZLERİ

-Bir zamanIar biz de miIIet, hem nasıI miIIetmişiz. GeImişiz dünyaya miIIiyet nedir öğretmişiz.

-İz bırakanIarIa senin aranda basit bir fark var sadece . .onIar ömür boyu gayret ediyorIar; sen ömür boyu hayret ediyorsun.

-AğIarım, ağIatamam, hissederim, söyIeyemem. DiIi yok kaIbimin ondan ne kadar bizarım.

-Konuşmak bir mana ise susmak binbir mana. Herkes konuşmasına konuşur Iakin sükut yürekIi oIana.

-HatırIar mısın? Doğduğun zaman, sen ağIardin güIerdi aIem. ÖyIe bir yaşam sür ki, mevtin sana hande oIsun. HaIka matem.

-AIdanma insanIarın samimiyetine, menfaatIeri geIir herşeyden önce. Vaad etmeseydi aIIah cenneti, o’na biIe etmezIerdi secde.

-Eski dünya, yeni dünya, bütün akvam-ı beşer kaynıyor kum gibi, tufan gibi, mahşer mahşer yedi ikIimi cihanın duruyor karşısında, ostraIya iIe beraber bakıyorsun: kanada! ÇehreIer başka, IisanIar, deriIer rengarenk; sade bir hadise var ortada: vahşetIer denk.

Gündem Haberleri