Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığındaki Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı 4 saat 10 dakika sürdü. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirilen MGK Toplantısı sonrası bildiri yayımlandı.
Milli Güvenlik Kurulu bildirisinde, PKK/KCK-PYD/YPG, FETÖ ve DEAŞ başta olmak üzere, milli birliği, beraberliği ile Türkiye'nin bekasını tehdit eden tüm terör örgütlerine karşı yurt içinde ve yurt dışında başarıyla yürütülen operasyonlar hakkında Kurul'a bilgi sunulduğu belirtildi.
Milli Güvenlik Kurulu bildirisinde; Doğu Akdeniz'deki deniz yetki alanları ile ilgili görüş farklılıkları üzerinden gerginliği artırmaya tevessül eden aktörlerin faaliyetlerinin de ele alındığı ifade edildi. Bildiride, "Türk milletinin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kara, deniz ve havadaki hak, alaka ve menfaatlerinin korunması hususunda taviz vermeyeceği bir kez daha dile getirilmiştir. Gayrı askeri statüdeki adaların silahlandırılması başta olmak üzere uluslararası hukuka ve antlaşmalara aykırı hareket eden ülkeler aklıselime davet edilmiş, bölgedeki doğal kaynakların adilane bir şekilde paylaşımı konusunda Türkiye'nin her platformda ve öncelikle diyalogdan yana olduğu ifade edilmiştir." değerlendirmesinde bulunuldu.
MGK bildirisinde, şunlar kaydedildi:
"Bölgesel ve küresel her ihtilafta, daima hakkın, hakkaniyetin, adaletin yanında yer alan Türkiye’nin, doğu Akdeniz'deki tutum ve eylemlerinin de aynı çerçevede gerçekleştiği belirtilmiş, Avrupa Birliği başta olmak üzere tüm kurumlara ve ihtilaflara müdahil devletlere, ülkemizin bu ilkeli duruşuna ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin hak ve menfaatlerine saygılı olma çağrısında bulunulmuştur.
Suriye ve Libya'da meşruiyet çerçevesinde terörle mücadeleye ve istikrarın tesisine destek veren Türkiye'nin, bu ülkelerin barışa ve refaha kavuşması yönündeki tutumunu sürdüreceği belirtilmiştir. Uluslararası toplum da mazlum milletlerin hürriyetlerini ve kaynaklarını gasbeden gayrimeşru oluşumlar ve terör örgütleri ile bunları destekleyen aktörlere karşı somut adım atmaya davet edilmiştir."