Başta Ege olmak üzere Marmara'yı da etkileyen 6.3'lük Ege Denizi depremi öncesi yılan görülmesi akıllarda soru işareti yarattı. Ege depremi öncesinde görülen ve sosyal medyada paylaşılan deprem olmadan önce yılanların görülmesi olayı hala konuşuluyor. Peki gerçekten yılan deprem habercisi mi? Yılan deprem ilişkisi gerçek mi yoksa bir tesadüften mi ibaret?
Eski CHP İstanbul Milletvekili Melda Onur'un depremden önce attığı deprem uyarısı tweet'i en çok paylaşılan mesajlar arasında yer aldı. Melda Onur yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: "2 gündür şehir merkezlerinde görülen yılan haberleri var. En son 1999 depremi az öncesi olmuştu. Demedi demeyin". Onur'un bu tweeti dakikalar içerisinde 5 binden fazla paylaşım aldı. Onur sonrasında bir tweet daha paylaşarak kendi yorumuna olan şaşkınlığını gizleyemedi.
Melda Onur, şöyle konuştu: "Haberleri çok seyrederim. Erzincan'da bilim sanat okulunun bahçesinde bir yılan bulundu. Bugün de Bartın'da oldu. Arabanın tekerine saklanmış. 1999 depreminin öncesinde bu tür yılanların çıkmasına yönelik çok şey anlatılırdı, ben de görürdüm. Yılanların denize doğru gittiğini gördüm, 'mezarlıklar yılan kaynıyor' denirdi. Bunlar önemlidir. O yüzden biraz da onu hatırlatarak bunu söyleme gereği hissettim."
'KARABURUN BELEDİYESİ 1 AYDIR YILANLARDAN ŞİKAYETÇİYMİŞ'
Onur, şöyle devam etti: "Haklıymışım, Karaburun Belediye Başkanı 1 aydır yılanlardan çok şikayetçilermiş. Doğal da olabilir. Hayvan davranışları, toprağın altında yaşayan dostlarımız bir şeyden rahatsız olabiliyorlar. Ben tweet attıktan sonra bir takım gerçek kişiler de 'son zamanlarda, fare, böcek biz de gördük' dediler. Hayvan davranışları önemlidir, onlara bakmak gerekiyor. Çocukluğumuzda deprem yerlerinde çok bulunduk, bize bunu öğrettiler. Bu bir gözlemdir, Erzincan da deprem bölgesidir zaten. Deprem olmuyor değil, olabilen bir yer."
DENİZLİ'Yİ YILANLAR BASTI
Denizli'de, geçtiğimiz günlerdeki etkili yağmur yağışı ardından oluşan sellerle birlikte çok sayıda yılan, ormanlık ya da dağlık alanda suya kapılarak kent merkezine sürüklendi. Son 20
günde 35 ayrı ihbara giden itfaiye ekipleri evlerde, bahçelerde ve otomobillerin kaputlarının içinde aralarında zehirli engerek olan çok sayıda yılanı yakalayıp, doğal hayata bıraktı. Geçen ay Denizli kent merkezinde bölgesel aşırı yağışlar etkili oldu. Bazı yağışlar nedeniyle dere ve çaylar taştı, sele dönüştü. Bu yağışlar da ormanlık ve dağlık alanlarda sele dönüşen yağışlar nedeniyle daha önceden yuvalarından çıkan yılanlar da suya kapılıp, kent merkezine kadar sürüklendi. Sele kapılıp, sürüklenen yılanlar kent merkezinde evlerde, bahçelerde, otomobillerin kaputlarının içinde, hatta işyerlerinin duvarlarında bile çıkmaya başladı.
Son 20 günde, Denizli Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı'na 35 yılan ihbarı yapıldı. Yılanların bulunduğu olay yerlerine giden itfaiye ekipleri, evlerin içine, otomobillerin kaputlarının altına, hatta işyerlerinin duvarlarına kadar giren yılanları özel aparatlarla alıp, tekrar doğaya bıraktı. Bulunan yılanların içinde 2 metreye kadar ulaştığı, zehirli olanların da bulunduğu, engerek, kaya yılanı, bozyörük gibi türlerinde bulunup doğaya bırakıldığı belirtildi. Yılan gören vatandaşların hemen ihbarda bulunmalarını istenirken, bazı yılanların zehirli olabilecekleri, bunlara dokunulmaması itfaiyeden yardım istenmesi gerektiği ifade edildi.
HAYVANLAR DEPREMİ HİSSEDİYOR MU?
Prof. Dr. Haluk Özener, eski CHP'li Milletvekili Melda Onur'un "şehir merkezinde görülen yılan haberleri" olduğuna ilişkin depremden 2 saat önce Twitter hesabından yaptığı paylaşım üzerine hayvanların depremle ilişkisini de değerlendirdi.
Deprem uzmanı Prof.Dr. Ahmet Ercan uyardı: Yazlıklarınıza gidin
Deprem öncesi hayvanların davranışlarında farklılıklar gösterebildiğini vurgulayan Özener, ancak depremin bir parametreden oluşmadığını, sadece hayvanların davranışlarına göre bir öngörüde bulunulamayacağını belirtti. Özener, depremlerin önceden belirlenmesi çalışmalarının dünya üzerinde uzun zamandan beri yapıldığını, ancak bunların bir sonuca bağlanmadığını dile getirerek, "Denizden çıkan gazları incelemek, elektromanyetik enerjideki değişim, yeraltı su seviyelerinin izlenmesi gibi çok sayıdaki parametrelerin gözlemlenmesi ve hepsinde bir anormali görülürse, bir deprem olma ihtimali yüksek denilebilir. Hayvanların duyu organları insanlardan çok daha fazla gelişmiştir. Köpeklerin havlamaları gibi farklı davranışlar var. Bunların hepsinin izlenmesi gerekir. Deprem sadece bir parametreyle kestirilmiyor, çok fazla bilinmeyen var" değerlendirmesini yaptı.