Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Zeytin Dalı Hârekatı'nı protesto bahanesiyle halkı sokağa dökmeye ve çatışma çıkartmaya çalıştıkları iddia edilen kişiler hakkında yürütülen soruşturma kapsamında İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerince gözaltına alınan 7 zanlı, emniyetteki işlemlerinin ardından Ankara Adliyesine getirildi. Bu bağlamda Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu da tutuklandı.
SYKPLİLER DE GÖZALTINDA
Şüpheliler Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi Eş Genel Başkanı Ahmet Kaya, Demokratik Bölgeler Partisi Eş Genel Başkan Yardımcısı Hacer Özdemir, Ezilenlerin Sosyalist Partisi Genel Başkanvekili Fadime Çelebi, Halkların Demokratik Kongresi Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi Eş Sözcüleri Özlem Eylem Tuncaelli ve Naci Sönmez ile Sosyalist Dayanışma Platformu Eş Sözcüsü Keziban Konukcu Kok, soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısına ifade verdi.
Soruşturma savcısı, şüphelilerden Kaya, Özdemir, Çelebi ve Hamzaoğlu'nu tutuklanmaları, Tuncaelli, Sönmez ve Kok'u da adli kontrol şartıyla serbest bırakılmaları talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk etti.
Nöbetçi sulh ceza hakimliğince sorgulanan bu kişilerden Fadime Çelebi ve Onur Hamzaoğlu tutuklandı. Diğer şüpheliler ise adli kontrol şartıyla salıverildi.
“ONUR HAMZAOĞLU OLAYI” NEYDİ?
Kocaeli Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu, bir sanayi bölgesi olan Kocaeli-Dilovası'nda bilimsel bir araştırma yapmış ve sonuçlarını kamuoyuyla paylaşmıştı: Annelerin ilk sütünde ve bebeklerin ilk kakalarında bazı ağır metallere ve eser elementlere rastlanıyordu!
Bu ürkütücü bulgular karşısında hızla önlem alması beklenen yerel ve merkezî yöneticiler, tam tersi bir tutumla, "araştırma sonuçlarını halk arasında panik yaratmak amacıyla kullandığı" iddiasıyla Onur Hamzaoğlu'na karşı çok yönlü bir saldırı başlattı.
Hamzaoğlu'nun bu kadar hedef haline gelmesi boşuna değildi.
Basında çıkan haberlere göre, Güney Koreli bir şirkete Kocaeli’nde yeni bir demir çelik fabrikası kurma izni verilmişti. Kocaeli havzası ve özellikle Dilovası bu ölçüde tehlikeli bir kirliliğin içinde iken yeni bir fabrika, bir çevre felaketi olacaktı. Yerel yöneticiler, merkezî iktidar ve üniversite yönetimi, bu nedenle araştırmanın sonuçlarını yalanlamak için karşı kampanya başlattı.
Böylece, bir bilim insanı, Galileo'dan 400 yıl sonra ama tıpkı onun gibi, vardığı bilimsel sonuçlardan vazgeçmeye zorlanıyor, vazgeçmediği için de cezalandırılmaya çalışılıyordu.
Karalama kampanyası sonrası Hamzaoğlu, akademik özgürlük mücadelesinin simgesi haline geldi.