Kıbrıs'a bir otelde konser vermek amacıyla giden ve PCR testleri sahte çıkan Bülent Ersoy’un 21 kişilik orkestrası tutuklandı. Ersoy, orkestrasının suçsuzluğunun ispatlanması için servetini ortaya dökeceğini söyledi. Bülent Ersoy, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada sitem etti.
"ADALET HERKES İÇİNDİR"
Ekibinin tutuklanmasından büyük üzüntü duyduğunu dile getiren Ersoy, "Adalet herkes içindir. Adalet herkesten üstündür. Adalet karşısında herkes eşittir. Peki o zaman Kıbrıs'a benimle konser vermeye giden 21 müzisyen dostlarımın ellerine tutuşturulan sahte PCR raporu tanzim talebinde bulunup alan adı geçen otelin sayın genel müdürü Süleyman Bey'in ye bu raporları tanzim eden hatır, gönül ve kazanç için sahtekarlık yapan sayın doktor, hemşire ve hastanenin onayladığı resmi belgeleri tanzim ve tevdi eden kişilerin hiç mi suçları yoktu da mı ada içerisinde ellerini kollarını sallayarak ortalarda yüzsüzce dolaşıyorlar ve serbestler. Ama benim ekmek parası için hayat savaşı veren sevgili arkadaşlarım, çocuklarım bugün elleri kelepçeli bir şekilde hapse atıldılar." dedi.
"2 KEZ HAPSE GİRDİM"
Hayatı boyunca adaletsizliğe hiç prim vermediğini söyleyen Ersoy, "Kendimde 2 kez hapse girdim. Kimselerden de yardım dilenmedim, istemedim. Çünkü o suçları işlemiştim cezasını da çekmekle mükelleftim. Bu konu ile ilgili bugün kadar 21 arkadaşım ve dostuma mahkemelerinde ters bir reaksiyon oluşmaması için sustum. Onlara sadece telefon ile müteaddid kereler bağlanarak hepsini bir odaya toplayıp kendilerini ile konuşarak gerek maddi gerek manevi ilgimi, alakamı, sevgimi, bağlılığımı kendilerine hep hissettirmeye çalıştım." şeklinde konuştu.
"ŞOVA DÖNÜŞTÜRMEM"
Sağ elin verdiğini sol elin görmemesi gerektiğini dile getiren Diva, "Bu hayatım boyunca da böyle oldu zira ben yaptıklarımı şova dönüştürmem, dönüştürmedim de. Ben naçizane şovlarımı sadece ve sadece sahnelerimde icra ettim ve ederim. Yani kısacası elimin erdiği gücümün yettiğince arkadaşlarımın hep yanlarında oldum ve olacağım da." dedi.
"HAK ARAMAK NASIL OLUYORMUŞ GÖRÜŞECEĞİZ"
Bugüne kadar ters bir oluşum hasıl olmasın diye bu şekilde sustuğunu belirten Ersoy "Ama artık bugünkü o kelepçeli elleri gördükten sonra hak aramak nasıl oluyormuş görüşeceğiz, görüşeceğiz. Aslında ben de bu konuda maddi ve manevi şahsım olarak son derece zarar ve ziyanı yaşadım ve yaşıyorum da. Ekibimin olmayışı nedeni ile tüm alınmış işlerimi iptal etmek zorunda kaldım. Manevi acı ve ziyana gelince onun zaten karşıtı yok." açıklamasında bulundu.
"HUKUKİ SAVAŞ İÇİN SERVETİMİ VERECEĞİM"
Türkiye'nin en iyi en büyük avukatlarını görevlendirdiğini açıklayan Ersoy, "O adı geçen otelin genel müdürü sayın Süleyman Beyefendi, o hastanenin doktoru ve o koskoca hastanenin yargılanmaları için gereken hukuki savaşı tüm servetim pahasına vereceğim. Ayrıca bu savaşım sadece Türkiye hudutları ve KKTC hudutlar içerisinde kalmayacak. Avrupa insan hakları yüce mahkemelerinde de bu hakkımı ve haklarımızı da son nefesime kadar mücadelesini vereceğim." ifadelerine yer verdi.