RUSYA- UKRAYNA SAVAŞI NASIL BAŞLADI?
24 Şubat 2022 yılında tüm dünya uzun zaman sonra büyük bir savaşa tanıklık etmiş ve Rusya Ukrayna'ya karşı savaş ilan etmiştir. 2014 yılında Ukrayna da yaşanan otoriter boşluğunu fırsat bilen Rusya Kırım'ı ilhak etti. 2014 yılından beri meydana gelen gerginlikler nedeniyle 2022 yılına kadar bir dizi sorunlar yaşanmış ve 24 Şubat'ta Rusya Ukrayna'nın Donbas Bölgesini ihlak etmişti. Putin, Ukrayna askerlerine uyarıda bulunarak. "Derhal silahlarınızı bırakıp evinize dönün" çağrısında bulundu. Hemen sonrasında ise Ukrayna'nın başkenti Kiev'de patlama ve siren sesleri duyuldu. Yaşanan askeri hareketlilik sonrası halk Kiev'i terk etmeye başladı ve Rusya tarafından bombalanmaya başladı.
TAHIL KORİDORU NEDEN İMZALANDI?
Yaşanan savaşlar sonrası halk komşu ülkelere göç etmiş ve Türkiye'ye de birçok Ukraynalı göçmen gelmişti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise iki ülke arasında arabuluculuk görevini üstlenmiş ve bölgedeki gerilimi düşürmek için çaba sarf etmişti. Ukrayna'nın ise Karadeniz limanlarında bulunan yük gemileri savaş sebebiyle çıkış yapamamıştı. Gemilerin çıkış yapamaması küresel gıda krizine sebep olabileceği gerekçesiyle gündeme getirilmişti. Gemilerde bekleyen tonlarca tahılın çıkarılmasına yönelik Tahıl ve Yiyecek Maddelerinin Ukrayna Limanlarından Emniyetli Sevki Girişimi Belgesi'nde imzaları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Birlemiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres’in katılımındaki törenle atıldı. Tahıl koridorunun anlaşması bu sayede İstanbul'da çözülmüş oldu.
TAHIL KORİDORUNDA SÜREÇ NASIL İŞLİYOR?
Türkiye'de imzalanan anlaşma kapsamında İstanbul'da bir koordinasyon merkezi kurulacağı, Ukrayna ve Rus temsilcilerin yanı sıra ev sahibi Türkiye'nin de temsilcilerinin bulunacağı belirtildi.
Ortak Koordinasyon Merkezi tarafından gemilerin kontrol edileceği bildirdi. Tahılların gemilere yüklenmesi işlemi ise BM ile birlikte Türkiye ve Ukrayna'nın denetleyeceği bildirildi. Asıl amacın limanlardaki gemilerde bekleyen tahılların tüm dünya ülkelerine sevk edileceği ve küresel çapta bir kriz yaşanmaması için gerçekleştirileceği belirtildi.
Bu kapsamda en önemli önceliklerden birinin ise tahılların gemi ile diğer ülkelere götürülürken herhangi bir saldırıya uğramaması için geniş güvenlik önlemlerinin alınması ve anlaşmaya uyulması gerektiğinin önemi de belirtilmiştir. Görüşmelerde Ukrayna sularına yerleştirilen mayınların temizlenemeyeceği ve zaman kaybına yol açılabileceği belirtilmiştir.
TAHIL KORİDORUNDA TÜRKİYE'NİN ÖNEMİ
İhraç edilecek tahıl ve benzeri gıda ürünlerinin Ukrayna’ya ait 3 liman üzerinden emniyetli bir şekilde denizden nakliyatının yapılması amaçlanıyor. Odesa, Çernomorsk ve Yuzni limanlarından yapılacak sevkiyatı ilk olarak BM ve tarafların belirlediği sayıda temsilci ile İstanbul’da Müşterek Koordinasyon Merkezi tesis edilmesi planlandı.. Dünyada herhangi bir gıda krizinin önlenmesi amacıyla yapılan anlaşmada Türkiye, Türk boğazlarına giriş-çıkış öncesi tüm ticari gemilerin kontrolünü yapacağı belirtildi.
Hulusi Akar tahıl koridoruna ilişkin önemli açıklamalarda bulunarak, "Bir an önce ateşkesin sağlanması ve insani yardımların ulaştırılmasını bekliyoruz. Türkiye olarak her iki ülke ile diyalog halinde olmamızın önemi bir kez daha ortaya çıkmıştır. Merkez’de görev alan personelin sorumlulukları büyüktür. Rusya Federasyonu, Ukrayna, Türkiye ve BM’nin değerli temsilcileri, tarihi, insani ve önemli bir misyon üstlenmiş durumdadır.'' ifade etti.
TAHIL KORİDORU SÜRECİ YENİDEN UZATILDI
Cumhurbaşkanı Erdoğan 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 108. Yıldönümünde konuşma yapmış ve 19 Mart'ta bitecek olan anlaşmanın süresini uzatmasına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Açıklamasında ise şunları söyledi: "Birleşmiş Milletler ile birlikte Temmuz ayında imzalanmasını sağladığımız Karadeniz tahıl koridoru ile ilgili bir gelişmeyi dünya kamuoyu ile paylaşmak istiyorum. Rusya ve Ukrayna’nın esir takaslarıyla birlikte savaştan sonra en önemli uzlaşma konusu olan anlaşmanın süresi bugün itibariyle bitiyor. Her iki tarafla da yaptığımız görüşmeler sonunda 19 Mart‘ta bitecek anlaşma süresinin uzatılmasını sağladık.
Bugüne kadar 800 gemi, 25 milyon ton tahılın dünya piyasalarını sağlayan bu anlaşma küresel gıda tedarikinin istikrarı bakımından hayati öneme sahiptir. Anlaşmanın bir kez daha uzatılması konusunda gayretlerini esirgemeyen Rusya ve Ukrayna tarafları ile BM Genel Sekreteri’ne teşekkür ediyorum" dedi.
Süreç ise şu aşamada devam ederken Türkiye dünyada meydana gelecek olası bir gıda sorununun yaşanmaması için önemli bir konuma sahip olduğu ve sürecin temelinde bulunduğunu ve küresel çapta bir kriz yaşanmaması için önemli çabalar sarf ettiği gözler önüne serilmekte.