İstanbul Avcılar'da sosyal yardım hattını arayarak başvuruda bulunan bir kişinin 8 adet otomobil sahibi olduğu belirlendi.
Dünya genelini etkisi altına alan yeni tip koronavirüse (Covid-19) karşı Türkiye'de bir dizi önlemler alındı. Bu kapsamda salgından etkilenen ihtiyaç sahibi vatandaşlara Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından 'Pandemi Sosyal Destek Programı' adı altında 1000’er TL nakit yardımı yapılacağı ve başvuruların E-devlet üzerinden alınacağı açıklanmıştı. Bu sebeple Avcılar’da ikamet eden M.İ.T. adlı kişi yardımdan faydalanmak amacıyla 4 Mayıs 2020’de E-devlet üzerinden Pandemi Sosyal Destek yardımına başvurdu. Avcılar Kaymakamlığına da yardım için başvuran M.İ.T.’nin yapılan inceleme sonrası 8 adet otomobil sahibi olduğu ortaya çıktı. Kaymakamlığın mercek altına aldığı kayıtlarda başvuru sahibinin aile fertlerine ait farklı tarihlerde yapılmış başvuruların da olduğu belirlendi.
''İHTİYAÇ SAHİBİ GERÇEKTEN MUHTAÇLIK SINIRININ ALTINDA İSE...''
Pandemi Sosyal Yardım Programının bazı vatandaşlar tarafından suistimal edildiğini ifade eden Avcılar Sosyal Yardımlaşma Müdürü Bilal Yıldız, “Biz burada hem Kaymakamlık Sosyal Yardımlaşma Vakıf Hizmetlerini yürütüyoruz aynı zamanda da İlçe Vefa Koordinasyon Merkezimiz burası. Burada vatandaşlarımız arasından öncelikli olan 65 yaş ve üzeri ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızın taleplerini karşılıyoruz. Pandemi üzerinden gelen talepleri bütünleşik sistemimizde inceliyoruz, kişilerin gelir ve gider durumlarına bakılıyor. İhtiyaç sahibi gerçekten muhtaçlık sınırının altında ise biz bu vatandaşlara uygun olan yardım ne ise karşılıyoruz. Maalesef suistimal edenler var. Tüm Türkiye’de olduğu gibi bizde de çıkıyor. Araçları olan, evleri olan, dükkanları olan kalburüstü diyebileceğimiz insanlar maalesef oluyor” diye konuştu.
9-10 TANE ARAÇ SAHİBİ OLAN KİŞİLER DE BAŞVURMUŞ
Yıldız, “Gördüğümüz kadarıyla 9-10 tane aracı olan ve en düşük modeli 2016 olan araç sahiplerinin de başvurularını gördük. Maalesef çok üzülerek söylüyorum. Bunların olması hiç hoş değil. Bunlarla ilgili nasıl bir çalışma yapılır, bu insanlara nasıl bir vicdan eğitimi verilir bunun cevabını vatandaşlarımızın vicdanına bırakıyorum. Mazlumların onlara edeceği dua ve beddualara bırakıyoruz. Bu gibi durumların olması bizim için çok büyük bir dezavantaj oluyor. Biz bu başvurulara personel, zaman, bilgisayarlar vesaire gibi devletin imkanlarını ayırıyoruz. Maalesef bu şekilde tüketen insanlar yüzünden biraz daha belki zorlanıyoruz ama elimizden geldiğince 7-24 esasında çalışarak insanlarımızı mağdur etmemeye çalışıyoruz. Bu noktada tabii ki de bu insanların başvuru yapmaması, gerçek ihtiyaç sahiplerinin hakkına girmemesini özellikle istirham ediyoruz” dedi.