Giresun’un Eynesil ilçesinde 2018 yılında şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Rabia Naz Vatan’ın ölümü ile ilgili soruşturmada takipsizlik kararı verildi.
Baba Şaban Vatan, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Bu nasıl bir vicdansızlık” diye tepki göstererek, Adalet Bakanı Gül’e çağrıda bulundu.
TAKİPSİZLİK KARARI VERİLDİ
Giresun Cumhuriyet Başsavcılığı, Rabia Naz Vatan'ın düşmesine herhangi bir kişinin kasten ya da taksirle sebep olduğuna dair bir bulguya rastlanmadığını belirterek, "Tüm dosya kapsamından, Rabia Naz Vatan'ın evinin çatısından düşerek vefat ettiği kanaatine varılmış, başka birinin kusuru tespit edilemeyen olay hakkında 16 Temmuz 2020 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir." ifadesini kullandı.
Başsavcılıktan yapılan yazılı açıklamada, Rabia Naz Vatan'ın ölümü hakkındaki soruşturmanın tamamlandığı ifade edildi.
Kamuoyunu doğru bilgilendirmek amacıyla Cumhuriyet Başsavcılığınca basın açıklaması yapılmasına karar verildiği bildirilen açıklamaya, şöyle devam edildi:
"12 Nisan 2018 tarihinde Giresun ili Eynesil ilçesi Gümüşçay Mahallesi Dedeli sokakta ikamet ettiği evin önünde sırt üstü yatar vaziyette yaralı olarak bulunan Rabia Naz Vatan, ambulans ile götürüldüğü Görele Devlet Hastanesinde tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetmiştir. Kamu adına soruşturma yapma yetkisini haiz cumhuriyet savcıları, her olayda olduğu gibi Rabia Naz'ın ölüm olayında da hakikate ulaşabilmek amacıyla bütün şüphe, iddia ve isnatları detaylı bir şekilde araştırmıştır. Somut gerçeğe ulaşabilmek için tüm bilgiler toplanmış, deliller araştırılmış, ifade ve iddialar doğrultusunda telefon kayıtları, güvenlik kamerası görüntüleri incelenmiş, dört ayrı Adli Tıp Kurumunun görüşü alınmıştır."
Açıklamada, olayın trafik kazası şeklinde vuku bulduğu yönünde kolluk kuvvetlerine ihbarda bulunulması üzerine bu konuda da geniş çaplı araştırma yapıldığına işaret edilerek, şunlar kaydedildi:
"Soruşturma devam ettiği sırada baba Şaban Vatan'ın Rabia Naz Vatan'a minivan türü bir araçla çarpıldığı, sonra kızının yaralı bir şekilde evlerinin aşağısında bulunan metruk bir binaya götürülerek kanlarının temizlendiği ve daha sonra evin önüne tekrar bırakıldığını iddia etmesi üzerine bu husus etraflıca araştırılmıştır. Bahsi geçen metruk binada kapsamlı bir araştırma yapılmış, bulunan kumaş parçaları ve eşyalar Adli Tıp Kurumu tarafından incelenmiş, Rabia Naz Vatan'a ait herhangi bir DNA'ya rastlanmamıştır. Yine ailenin iddiasında geçen minivan türü araç plakası, ilçe ve çevresindeki plaka tanıma sistemi (PTS) ile de araştırılmış olup aracın olay gününde Giresun'da değil, Trabzon'da bulunduğu tespit edilmiştir."
Soruşturma sürecinde Rabia'ya ait okul çantasının ikamet ettikleri apartmanın teras kısmında aile yakınları tarafından bulunduğu belirtilen açıklamada, "Çantayı bulan tanıkların ifadeleri doğrultusunda Rabia Naz'ın çatıdan düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulmuştur. Giresun Adli Tıp Kurumunun bilgisine başvurulmuş, kurumun raporunda 'Rabia Naz Vatan'ın ölümünün yüksekten düşmeye bağlı genel beden travması neticesinde meydana gelmiş olabileceği' mütalaası dile getirilmiştir." ifadesine yer verildi.
Açıklamada, Giresun Adli Tıp Kurumunun söz konusu raporu üzerine konunun bir kez de İstanbul Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunun görüşüne sunulduğu bildirildi.
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"İhtisas Kurulu raporunda da 'Ölümün genel beden travmasına bağlı omur, pelvis ve ekstremite kemik kırıkları ve gelişen komplikasyonlar sonucu meydana gelmiş olduğu, her iki ayakta yumuşak dokularda yırtıklar olması, ayak topuk kemik kırıkları bulunması, vücudun diğer bölgelerinde tespit edilen kırıkların özellikleri itibarıyla ayaklar üzerine yüksekten düşmeye bağlı spesifik bulgular olması dikkate alındığında, ölümün trafik kazasına bağlı olmadığının' oy birliği ile mütalaa edildiği bildirilmiştir. İstanbul Adli Tıp Kurumu Üçüncü Üst Kurulunca yapılan inceleme sonunda verilen raporda da 'Otopside tespit edilen travmatik değişimler (bel omurlarında kompresyon kırığı, talus ve kalkaneus kırıkları, femur-tibia kırıkları, sakroiliak alanda ileumda kırıklar gibi) ayaklar üstüne yüksekten düşme durumunda oluşan tipik bulgular olup çocuğun ölümünün yüksekten düşme kaynaklı genel beden travmasına bağlı, omur, pelvis ve ekstiremite kemik kırıkları ile birlikte gelişen komplikasyonlar ve pnömotoraks sonucu meydana gelmiş olduğu' … oy birliği ile mütalaa olunur.' ifadeleri yer almıştır."
130 TANIK DİNLENDİ
Bu deliller ışığında Rabia Naz Vatan'ın çatıdan düşmüş olduğunun anlaşıldığı ancak bir başkası tarafından düşürülmüş olma ihtimalinin göz ardı edilmediğine dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Bu kapsamda ailenin bildirdiği veya Başsavcılığımızın tespit ettiği ya da ifadelerde geçen toplam 130 kişi tanık sıfatıyla dinlenmiştir. 33 şahsın HTS kayıtları incelenmiştir. 3 şahıs hakkında iletişimin tespiti, dinlenmesi ve değerlendirilmesi tedbiri uygulanmıştır. Olay günü Rabia'nın geçtiği tespit edilen güzergahtaki 8 iş yerinin güvenlik kamera kayıtları incelenmiştir. Aralarında İstanbul Adli Tıp 3. Üst Kurulu ile 1. Adli Tıp İhtisas Kurulunun da bulunduğu çeşitli kurumlardan olay yeri incelemesi, DNA ve diğer örneklerin karşılaştırılması, otopsi raporu gibi konularda 29 ayrı görüş ve inceleme raporu alınmıştır. Sonuç itibarıyla Rabia Naz'ın düşmesine herhangi bir kişinin kasten ya da taksirle sebep olduğuna dair bir bulguya rastlanmamıştır. Tüm dosya kapsamından, Rabia Naz Vatan'ın evinin çatısından düşerek vefat ettiği kanaatine varılmış, başka birinin kusuru tespit edilemeyen olay hakkında 16 Temmuz 2020 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir."
RABİA NAZ OLAYI NEDİR?
Rabia Naz Vatan, 12 Nisan 2018'de Giresun'un Eynesil ilçesindeki evlerinin önünde yaralı halde bulundu. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekiplerince kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Rabia Naz'ın ölüm nedeni, Adli Tıp Kurumu raporunda "genel beden travmasına bağlı omur, pelvis ve ekstremite kemik kırıkları ve gelişen komplikasyonlar" olarak yer aldı ve vücudundaki yaralanmaların "çatıdan düşmeyle mümkün olduğu" ifade edildi.
AİLE ''ARABAYLA ÇARPIP ATTILAR'' DİYOR
Aile, kızlarına otomobil çarptığını, yaralı halde evin önüne bırakıldığını öne sürdü. Baba Şaban Vatan, kızının vefatının şaibeli olduğunu dile getirerek, şu iddiaları dile getirdi:
“Kızımı evinin önünde ağır yaralı olarak bulduk ve akabinde kaybettik. Olayın şoku ve üzüntüsü sebebiyle intihar olarak düşündük ancak zamanla ortaya çıkan tutarsızlıklar kızımızın vefatının şaibeli olduğunu gösteriyor. Örneğin, çocuğumun sol ayağı kopar derecesine gelmiş. Atar damar kesilmiş. Konuyla ilgili tüm uzmanlar kan boşalması gereken bir durum olduğunu söylüyor ancak çocuğum boylu boyunca uzanıyor bir damla kan yok, ayak temizlenmiş pantolonunda kan var, ayakkabısında kan var ama yanında kan-man hiçbir şey yok. Ayrıca kızımızın okul çantası ilk etapta olay yerinde değildi sonrasında bir el çantayı getirip koydu.
Otopsi raporuna göre de yüksekten engelsiz düşmeyi reddeden bulgular sunuyor, ellerinde sıyrıklar var ve sadece sol arka tarafında hasarlar mevcut. Kızım trafik kazası geçirmiş. Ama geçirdiği trafik kazası ölümü ile sonuçlanacak kaza değil. Çarpanlar evimin yanına bırakarak teras kattan atlayıp intihar etmiş gibi bir hava vermeye çalıştılar. Kızım evimin yanında kan kaybından öldü.”