Bin bir aydan daha hayırlı olan Ramazan ayı için araştırmalar başladı. Ramazan ayında bir gün oruç tutmazsak ne olur? Ramazan ayında oruç tutmak farz mıdır sünnet midir? soruları arama motorlarında araştırılıyor. Peki, özellikle öğrencilerin en çok merak ettiği soru başlıklarının net bir yanıtı var mı? İşte, Ramazan ayında tutulan oruca dair merak edilenler...
RAMAZAN AYINDA BİR GÜN ORUÇ TUTMAZSAK NE OLUR?
Ramazan ayında dini vazifelerini yerine getirmek isteyenler, oruçlarını diğer ibadetleriyle desteklerken, yeni konu başlıkları da merak konusu oluyor. Ramazan ayında en çok merak edilen soru başlıkları arasında ise bir günlüğüne oruca ara vermenin günah olup olmadığı araştırılıyor.
Bilindiği üzere Ramazan ayında tutulan oruçlar farz yerine geçer. Birey, Kur'an-ı Kerim ve fıkıhta yer alan koşullara uygunsa oruç o kişiye farz sayılır. Müslümanların bu ayda oruç tutması gerekir. Mazeret var ise o orucun kazası ilerleyen günlerde tutulabilir.
Mazeret yokken keyfi oruç tutmayanlar günah işlemiş olurlar. Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: “Bir kimse, Allah'ın tanıdığı bir ruhsat olmadan, Ramazan'da bir gün orucunu tutmazsa, bütün yılın orucu bile o günün yerini tutmaz.”
Eğer mazeret var ise, o orucun kefareti tutulur.
RAMAZAN AYINDA ORUÇ TUTMAK FARZ MIDIR SÜNNET MİDİR?
Ramazan ayında tutulan oruç farzdır. Bu sebeple mazeretsiz oruç tutmayanlar büyük günah işlemiş sayılır. Sünnet olan oruçlar arasında Ramazan ayı orucu yoktur. Kandiller, pazartesi ve perşembe günü tutulan oruçlar sünnet orucudur. Fazlasıyla sevap elde etmek isteyenler bu günlerde oruç tuttuklarında sevap işlerler, tutmayanlar ise ne sevap ne de günah işlemiş olurlar.
ORUÇ BOZMANIN GÜNAHI
Farklı Ramazan aylarında da olsa bir kimsenin meşru mazereti olmaksızın kasten bozduğu bütün oruçlar için bir keffâret ödemesi (peş peşe iki kameri ay veya altmış gün oruç tutması) yeterlidir. Ayrıca bozduğu her orucu kaza etmesi gerekir. Ancak keffâretin ödenmesinden sonra başlanıp kasten bozulan Ramazan orucu için yeni bir keffâret gerekir (İbnü’l- Hümâm, Feth, II, 261).
Ramazan’da sefer mesafesi (en az 90 km.) bir yere gitmek için yola çıkacak olan kimse, geceden oruca niyet etmeyebilir. Fakat niyet ettikten sonra gündüzün yolculuğa çıksa bu yolculuk esnasında meşru başka bir mazereti bulunmazsa orucunu bozmamalıdır. Başlanan bir ibadetin mazeret yoksa tamamlanması gerekir. Sefer bir mazeret olduğu için, eğer orucunu seferîliği başladıktan sonra bozarsa kendisine keffâret gerekmez, sadece kaza gerekir. (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, III, 402-405). Hz. Peygamberin (s.a.s.) Mekke’nin fethi için sefere çıktığında oruçlu iken, Kadîd denilen yere varınca orucunu bozması (Buhârî, Savm, 34; Müslim, Sıyâm, 88) savaş şartlarının gereği olarak değerlendirilebilir.