Selahattin Demirtaş, hapisten muhalefeti resmen silkti! Ne söylemedi ki? Millet İttifakı'nı perişan etti! "Hiç utanmıyor musunuz?"

Selahattin Demirtaş, hapisten kaleme aldığı yazıda Millet İttifakı'nın dağınık tavrına sert eleştiride bulunarak, muhalefeti silkip kendine getirmek istedi.

HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Edirne F Tipi Cezaevi'nden kaleme aldığı yazısında Millet İttifakı'na veryansın etti. İttifak üyelerinin kararsız ve "Ben" odaklı yapısının, kararsız seçmenden çok daha kararsız durduğunu belirten Demirtaş, "Peki muhalefet bu yüzde 70’lik kitleye ne diyor? İşte sorun da burada. Henüz derli toplu şekilde bir arada duracak ve ortak bir söylem üretip ortak bir sloganda "Voltran"ı* oluşturamadıkları için aslında hiçbir şey söylemiyorlar. O kadar çok ve gereksiz şeyi tam bir kakafoni şeklinde söylüyorlar ki, sonuçta hiçbir şey söyleyememiş oluyorlar." ifadelerine yer verdi.

"BEN BİR KARARSIZ SEÇMENİM"

Demirtaş kaleme aldığı yazısında, kendini kararsız bir seçmen yerine koyarak Millet İttifakı'nın gidişatını ve vaatlerini eleştirdi. Demirtaş, "Kendimi bazen kararsız bir seçmenin yerine koyarak liderleri veya parti sözcülerini izliyorum. Acaba hangisi beni ikna edecek diye objektif bir şekilde düşünmeye çalışıyorum. Mesela aylık gelirim ortalama bir memur maaşı, kira ödüyorum, kredi kartı borçlarım birikiyor, sürekli gıda ve giyim harcamalarımızdan kısarak hayatta kalmaya çalışıyoruz. Çocuklarım var, onların geleceklerini düşünmek zorundayım. Bu reel durum ve çaresiz ruh halimle, kurtuluş nerede diye partilere bakıyorum. Öyle ya, birinden birine oy vereyim ki ülkeyi, toplumu düze çıkarsınlar. Ben de barış, huzur ve güven içinde çocuklarımı yarınlara hazırlayabileyim." ifadelerine yer verdi.

"NE YAPIYORLAR?"

Selahattin Demirtaş, "Acaba kime oy versem" başlığında, muhalefetin tüm yanlışlarını bir bir ele aldı. İşte, Millet İttifakı'nı küplere bindirecek o ifadeler;

"Çok umutsuz, karamsar ama arayış içinde bir seçmenim. Acaba kime oy versem? (Merak etmeyin, HDP propagandası yapmayacağım, okumaya devam edin lütfen.) Dikkat edin, öyle büyük beklentileri olan bir seçmen değilim. Ama hayati derecede önemli bir sorunla karşı karşıyayım çünkü adeta hayatta kalmaya çalışan bir ailem var ve ertesi günü düşünecek takatim bile yok. Yani Türkiye’deki seçmen çoğunluğundan biriyim. Sade bir çözüm yolu duymak ve ikna olmak istiyorum. Bu durumda muhalefeti izliyorum. Ne diyorlar biliyor musunuz, elbette biliyorsunuz, ben yine de hatırlatayım. Hangisi hangisini söylüyor, siz zaten tahmin edersiniz. Derdim isimler üzerinden eleştiri yapmak değil. Bir anlayışı eleştirmeye çalışıyorum.

Haydi, şimdi o kararsız seçmen olarak muhalefete kulak verelim:

  • “Biz bu seçimde hakkıyla birinci parti olacağız ve ben başbakan olacağım.”

Nasıl yani? Birlikte masaya oturduğunuz liderleri seçimde eze eze yenip tek başına 360 milletvekili çıkararak Anayasa’yı değiştirecek ve sonra da başbakan mı olacaksınız? Diğer partileri yenmek için mi altılı masada oturuyorsunuz? İlginç.

  • “Kendi logomuzla, kendi şanımızla seçime parti olarak tek başımıza gireceğiz.”
  • O halde siz de 360 milletvekili çıkarıp Anayasa’yı değiştirecek ve bizi kurtaracaksınız. Çok güzel, masadaki diğer beş lideri seçimde alt etmek gerekecek ama sanırım problem değil. Yalnız, kadın lider de tek başına başbakan olacak. 360 onların, 360 da sizin, demek ki 720 vekili siz iki parti çıkarabiliyorsunuz. İnsan ister istemez heyecan duyuyor.

  • “İttifak içinde ittifak olabilir.”
  • Tamam, güzel. Ana muhalefet seçime tek başına girecek, diğer ikisi ayrı girecek, kaldınız üç parti. İttifak yapıp yüzde yediyi aşarak Meclis’e girseniz en az 50 vekil de siz çıkarsanız, oldu 770 vekil. Düşüncesi bile güzel.

  • “Altılı masa beni ortak aday gösterirse onur duyarım.”
  • Bence de güzel olur. Farz edelim yüzde 51’le seçildiniz ve partiniz de yüzde 28 oyla 230 vekil çıkardı. Oldu mu size bin vekil. Tüylerim diken diken oldu yeminle. Bir değil, iki anayasa yaparsınız.

  • “Demokrasi ittifakıyla bu seçimde halkın iktidarını kuracağız.”
  • Demek ki siz de en az yüzde 50+1 oyla cumhurbaşkanlığını kazanıp en az 301 vekil çıkaracak ve Meclis’te de iktidar olacaksınız. Toplamaya bile korkuyorum ama sanırım bin 301 vekil oldu. Bayılmasam iyi.

    İktidara da bakalım.

  • “Cumhur olarak bu seçimde en az yüzde 75 oy alacağız.”
  • Bakın yüreğime su serpildi işte. Bir cumhurbaşkanı da siz çıkarıyorsunuz, en az 500 vekilliği de alıyorsunuz, etti mi bin 801 vekil. Allah’ım, sen aklıma mukayyet ol."

LÜTFEN ARTIK KENDİNİZE GELİN

Demirtaş, muhalefetin silkenip kendine gelmesi gerektiğini söyledi. Bunun yanı sıra, kararsız seçmenin vebalini alacaklarının da altını çizdi. Demirtaş, "Şimdi bir özet çıkaralım. Muhalefet bu seçimde iki cumhurbaşkanı, bir başbakan ve bin 301 vekil çıkarabilecekken iktidar ise bir cumhurbaşkanı ve 500 vekil çıkaracak. Demokrasimiz açısından kıvanç duyulacak bir tablo. Böylece tek adam sistemi de çökmüş oluyor tabii. Çünkü ülkeyi üç cumhurbaşkanı, bir başbakan ve bin 801 vekil birlikte yönetecek.

Fakat benim için neden rahat değil ve ben ne diye halen kararsızım acaba? Çocuklarım için halen korkuyorum ve ne yapacağımı bilemiyorum. Yukarıda sözünü ettiğim ortalama bir seçmen olarak sabah CHP’li oluyorum, öğlene doğru İYİ Partiliyim, öğleden sonra DEVA’ya geçiyorum, sonra HDP’de karar kılıp akşam Gelecek Partisine meylediyor, gece Saadet Partisi diyorum ve uyumadan önce yine kararsız kalıyorum. Ertesi sabah Türkiye İşçi Partisi tamamdır diyorum ama EMEP aklımı çeliyor, SOL Parti en iyisidir, özellikle öğlen sonrası ama akşamları mutlaka Yeşil ve Sol Gelecek diyorum. Bugün soldan kalktım çünkü. Akşam kararsız uyuyorum. Yarın ola hayrola.

Tek bir soruyla bitireyim. Şu perişan haldeki on milyonlara bakıp da hiç mi utanmıyorsunuz? Ben siyasetçi olarak çok mahcubum, hapiste bile utanıyorum.

Meğer siz kararsız seçmenden daha kararsızmışsınız. Lütfen artık kendinize gelin. Durumun vahametine ve ciddiyetine uygun bir duruşla ortak ve somut bir mesajda buluşup memleketi uçurumun dibinden çıkarın. Sorumluluk da vebal de hepinizdedir." ifadelerine yer vererek, muhalefeti eleştiri yağmuruna tuttu.

İlk yorum yazan siz olun

Gündem Haberleri