Tuzla Belediyesi’nin Tarihten Yansımalar programının nisan ayı söyleşisinde “80 Darbesi” ele alındı. Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, siyasi, ekonomik ve terör olaylarıyla darbeye zemin hazırlandığını belirterek “80 Darbesi Öncesinde “Darbe Olsa da Kurtulsak” noktasına getirildik. Hadiseleri çok iyi okumak, analiz etmek zorundayız” dedi.
Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı’nın tarihi, sosyal ve kültürel gerçeklerin toplumun geniş kesimlerine ulaşması için verdiği destek kapsamında hazırlanan Tarihten Yansımalar programında, 80 Darbesi ele alındı. Pelin Çift’in moderatörlüğünde düzenlenen söyleşiye Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil konuşmacı olarak katıldı. 80 darbesi öncesi iç ve dışta yaşanan olayları yorumlayan Şimşirgil, Türkiye’nin her zaman darbeye açık hale getirilmek istendiğini belirtti.
Siyaset İstikrarsız, Ekonomi Felç, Terör Olayları Zirvede
Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, 80 darbesi öncesi ülkemizin içinde bulunduğu durumu şu şekilde anlattı: “Hükümette istikrar yoktu. Koalisyon dönemleri yaşanıyordu. Koalisyonlar ülkeyi istikrarsız hale getirmiş durumdaydı. Bunun yanında en önemli hadiselerden biri ekonomiyi etkileyen konulardı. Siyaset felç, ekonomi felç. Neden? Türkiye’de ben o yıllarda yolculuk yaparken en fazla gördüğüm şeyler fabrikanın önünde işçilerin ‘Bu işyerinde 100. Gün, 300. Gün, 3 aylık, 6 aylık Grev’ önlükleriydi. Türkiye de üretim yoktu. Üretim olmadığı zaman bir ülkenin yükselmesi, yücelmesi, vergisi mümkün değil. Fabrika açıyorsun ama çalıştıramıyorsun, işçiler oraya hakim. O dönemde böyle bir noktayı yaşayan bir ülke görmekteyiz.
Bazı şeyleri sineye çekebilirsiniz, bazı şeyleri zamana bırakabilirsiniz ama canlar gittiği zaman bunun geri gelişi yok. Her gün onlarca insan öldürülüyor. Gazetelere yansıyanlar var, yansımayanlar var. İnsanlar okuyamıyor, o günlerde bir üniversiteyi kazanmak kolay bir şey değil. Anne ve baba, kızını-oğlunu Ankara’ya gönderdiği zaman solcu olmazsa okuma ihtimali yok. Erzurum’a gönderdiği zaman sağcı olmazsa okuma imkânı yok. İnsanlar bir yerden bir yere giderken otobüsten indiriliyor, öldürülüyor, okulu yarım kalıyor. Nice arkadaşlarımdan son sınıfta dövülerek, son sınıfta öldü diye bırakılarak, okulu biten arkadaşlar, okula gidemeyen insanlar biliyorum. Felaket bir yapı vardı. Talebe olayları öyle bir noktaya gidiyor ki artık Türkiye iç savaşa gidiyordu. O dönemde iç savaşa giden bir ülke görmekteyiz”
Türkiye; Darbeye Açık ve Hazır Bir Hale Her Zaman Getiriliyor
Ülkede yaşanan sorunların toplumda darbe beklentisi oluşturduğunu, bu beklentinin “Darbe olsa da kurtulsak” şeklinde dillendirildiğini belirten Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, “12 Eylül 1980 darbesi, 27 Mayıs darbesi ve 12 Mart muhtırasından sonra tarihimizde silahlı kuvvetlerin yönetime 3. açık müdahalesi oldu. 60 darbesi ve 71 muhtırası ile darbenin ayak izleri Türkiye’yi bir darbeler ülkesi haline getirdi. Türkiye’de 10 yılda bir darbe hazırlığı yapılır. Darbe hazırlıklıları tamamlanır, darbeye yol açılır. Türkiye; darbeye açık ve hazır bir hale her zaman getiriliyor noktasında bir şüphemiz yok. O günlerde benim gördüğüm kadarıyla ‘Hani bir darbe olsa da kurtulsak’ noktasına getirildiğinin en bariz, açık ve net bir darbesini yaşadık.” dedi.
Siyaset Adamı Dik Duracak, Millet de Onun Arkasında Duracak
Şimşirgil, 15 Temmuz darbe girişimine de atıfta bulunarak “Darbeleri önleyecek tek şey vardı; siyaset. Onun için ben bazı noktalarda siyaset adamlarına da kızarım. Siyaset adamı dik duracak, dik duruş gösterecek, millet de onun arkasında duracak. Millet onun arkasında duramazsa o zaman gider. Mesela Menderes dik durdu ama millet durabildi mi? Yok. Burası önemli” şeklinde konuştu.
“Dış güçler” tarafından hazırlanan senaryoların “İçerideki uşaklar” tarafından darbeye dönüştürüldüğünü belirten Şimşirgil, “Birileri çok iyi, güzel hazırlıklar yapıyorlar. Programlar hazırlıyor, yöntemler uyguluyorlar. Darbelerin arkasında hangi eller var? Hangi güçler var? Ne yapıyor? Kime yaptırıyor? Ne yaptırıyor? Çok iyi incelemek, hadiseleri çok iyi okumak, analiz etmek zorundayız” ifadesini kullandı.
Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, söyleşiye katılan vatandaşların sorularını da yanıtladı. Vatandaşlar, toplumsal bilinci arttıran programlar için Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı’ya teşekkür etti.