Kronik bir rahatsızlık olan siroz, karaciğerde ağır hasara neden olan ölümcül bir hastalık olarak bilinmektedir. Karaciğerin yapısının bozulmasıyla işlevini yerine getirememesi sonucunda meydana gelen Siroz hastalığı nedir? Neden olur? | Siroz belirtileri, tedavisi, evreleri ve siroz hakkında bilinmesi gereken her şey... İşte detaylar!
SİROZ NEDİR?
Kronik karaciğer hastalığı olarak da adlandırılan siroz, karaciğerde ileri derecede hasar oluşumuna verilen isimdir. Çeşitli hastalıklar nedeniyle, bazense bilinmeyen sebeplerden dolayı karaciğerde farklı düzeylerde hasar meydana gelebilir. Bunun sonucunda karaciğerin yapısal fonksiyonlarında çeşitli bozulmalar oluşur ve normal işlevlerini yerine getirememeye başlar. Bu durum, siroz sürecinin başlangıcıdır. Süreç ilerledikçe işlevine devam eden karaciğer hücrelerinin azalması sonucunda karaciğer giderek sertleşmeye ve küçülmeye başlar. Sertleşen dokulara kanın akışı zorlaşır ve kanın dokuya ulaşamaması sebebiyle yeni damar yolları oluşur. Tüm bu olaylar karaciğeri daha da olumsuz etkileyerek siroz tablosunu ağırlaştırır. Sonuç olarak karaciğer fonksiyonunu yerine getirememeye başlar ve karaciğer yetmezliği ortaya çıkar.
Karaciğer sirozu, farklı hastalıklara bağlı olarak oluşan, karaciğerde büyük hasar oluşumuna sebep olan bir rahatsızlıktır. Karaciğerde geriye dönüşümsüz yapısal değişiklikler olmaktadır. Karaciğer normal işlevlerini yerine getirememeye başlar ve siroz süreci başlar. Bu hastalık sık görülen rahatsızlıklardan biridir.
SİROZ NEDEN OLUR? NEDENLERİ NEDİR?
Sirozun bilinen en yaygın sebebi kronik alkol kullanımıdır. Aşırı alkol kullanımının haricinde en önemli siroz nedenlerinden bir tanesi de Hepatit B ve Hepatit C gibi kronik viral hepatitlerdir. Siroz hastalarının yaklaşık %10-15'lik bir kısmında ise yapılan tüm araştırmalara rağmen herhangi bir nedene rastlanılamamakta ve bu duruma nedeni belli olmayan siroz hastalığı (kriptojenik siroz) denmektedir. Bunların haricinde aşağıdaki nedenlerden dolayı da kişilerde nadir de olsa siroz hastalığı gelişebilir:
- Alkol kaynaklı olmayan karaciğer yağlanmaları
- Safra yollarının tıkanması ve iltihaplanması
- Vücudun kendi dokularına karşı antikor üretmesi sonucunda oluşan otoimmün hepatitler
- Ağır ilaçların uzun süreli kullanımı
- Demir ve bakır minerallerinin aşırı alımı
- Kronik kalp yetmezliği
SİROZ BELİRTİLERİ NEDİR?
Siroz hastalığı, erken dönemde genellikle belirti vermez. Fakat hastalığın derecesi ilerledikçe ve karaciğerde oluşan harabiyet düzeyi arttıkça görülen belirtilerde ve bu belirtilerin şiddetinde artış gözlenir. En sık görülen siroz belirtileri aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- İştah ve kilo kaybı
- Bulantı ve kusma
- Sürekli halsizlik hissi
- Bacaklarda şişme - ödem oluşumu
- Karında asit birikimi nedeniyle şişme
- Kas kaybı
- Kansızlık
- Kaşıntı
- Sarılık
- Kanın pıhtılaşmaması
- Kadınlarda adet düzensizliği
- Ciltte morarma ve kanamalar
- Sinirlilik hali
- Kabızlık ve gaz sorunu
- Midede ağırlık hissi
SİROZ EVRELERİ VE ÇEŞİTLERİ
Vücut ciddi sonuçları olmadan kısmen hasarlı bir karaciğeri tolere edebilir ve bu döneme ‘Kompanse siroz’ denir. Sonunda, karaciğer hasarı şiddetlenerek, karaciğer hücreleri normal işlevlerini yerine getiremediğinde Dekompanse Siroz’a ilerler ve karın boşluğunda sıvı toplanması, bacaklarda ödem, yemek borusunda ya da midede varis oluşması, varislerin kanaması, vücuttan atılamayan toksinlerin beyin hücrelerini etkileyerek bilinç kaybı ve koma gibi ciddi klinik tablolara yol açabilir.
MİKRONODÜLER SİROZ
Alkolik siroz bu grupta yer alır. Çapı 3mm’den küçük nodüllerin bulunduğu siroz tipi.
MAKRONODÜLER SİROZ
Kronik viral hepatite bağlı siroz bu gruba girer. Nodüllerin çapı 3 – 5 mm arasında değişir.
KARIŞIK TİP
Çoğu sirotik hastalıkta karaciğer bu görünümdedir. Her iki tip siroza ait özellikleri taşır.
SİROZ TEDAVİSİ
Karaciğer sirozu; hastalığın ilerleme seviyesine göre A, B ve C olarak 3 seviyeye ayrılır.
Karaciğerin daha az hasar almış olduğu A ve B seviyesindeki hastalarda düzenli hekim kontrolü ve tedavi sonucunda hastalığın ilerleyişi minimuma indirilerek uzun yıllar boyunca kaliteli bir yaşam sağlamak mümkün olabilmektedir. Uzman hekimler tarafından uygulanan tedavilerde öncelikle amaç karaciğerdeki sertleşmiş skar dokusunun ilerleyişinin önüne geçmek ve hastalığın yol açmış olduğu komlikasyonları önlemektir. Karaciğere yük oluşturabilecek her türlü besinden, gereksiz ilaç kullanımından ve alkol tüketiminden kaçınmak siroz hastalarında en önemli tedavi ilkesini oluşturur. Siroz otoimmün kaynaklı ise bağışıkık sistemini baskılayan ilaçlar ile tedavi, viral hepatitlerden kaynaklanıyorsa antiviral ilaç tedavisi uygulanır.
İleri düzey karaciğer harabiyeti olan C seviyesindeki siroz hastalarında ise hekim önerisi ile karaciğer nakli gerekebilmektedir. Eğer siz de siroz hastalığına sahip iseniz düzenli olarak kontrollerinizi yaptırarak ve hekim tarafından önerilen tedavi ilkelerini uygulayarak hastalığın ilerleyişini önleyebilir, yaşam kalitenizi artırabilirsiniz.