Merkez Bankası tarafından açıklanan Finansal İstikrar Raporu'nun önsözünde bir yazı kaleme alan Başkan Şahap Kavcıoğlu enflasyon konusunda mesajlar verdi. Kavcıoğlu, enflasyonun düşürülmesi için tüm araçların kararlılıkla kullanmaya devam edeceğini kaydetti.
Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nun açıklamaları şöyle:
"Finansal İstikrar Raporu'nun son sayısından bu yana, iktisadi faaliyetteki güçlü toparlanma eğilimi aşılamanın hızlanması ve dış talebin desteği ile sürmektedir. İhracattaki canlı seyir ve turizm sektöründeki toparlanma cari işlemler dengesindeki iyileşmeyi desteklemektedir. İktisadi faaliyetteki güçlü seyir reel sektör firmalarının ciro, kârlılık ve likidite göstergelerine olumlu yansımaktadır.
TİCARİ KREDİ BÜYÜMESİ TOPARLANMAKTADIR
Reel sektör YP pozisyonundaki iyileşme devam etmektedir. Salgınla birlikte artan reel sektör ve hanehalkı borçluluk oranları salgın öncesi seviyelerine gerilemiştir. Hanehalkı finansal varlıklarının yükümlülüklerine göre daha fazla artması bireylerin borç ödeme kapasitesini desteklemiştir. 2021 yılında kredi büyümesindeki yavaşlama temelde ticari kredilerden kaynaklanırken, para politikasında yakın dönemde yapılan güncellemeler sonrasında ticari kredi büyümesi toparlanmaktadır.
ENFLASYONUN DÜŞÜRÜLMESİ
Cari denge ve enflasyon görünümü için önem arz eden bireysel kredi büyümesine yönelik güçlendirilen makroihtiyati çerçevenin etkileri yakından takip edilmektedir. Bankacılık sektörü aktif kalitesindeki olumlu görünüm korunmakta ve sektörün likidite şoklarına karşı yeterli tamponu bulunmaktadır. Sektörün kârlılık performansındaki iyileşme sermaye yeterliliğini desteklemektedir. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir.
DÖVİZ REZERVLERİNDEKİ ARTIŞ EĞİLİMİNİN SÜRMESİ İSTİKRARI VE FİNANSAL İSTİKRARI OLUMLU ETKİLEYECEKTİR
Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır."