YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, yüz yüze eğitime ilişkin merak edilen konu başlıklarını açığa kavuşturdu. Yeni akademik yılın tüm öğrenciler, veliler ve öğretim üyeleri için hayırlı olmasını temenni eden Özvar, bu yıl Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçlarına göre üniversiteye yeni başlayacak öğrencileri de tebrik etti.
"ÖĞRENCİLERİMİZİ HEYECANLA ÜNİVERSİTELERİMİZE BEKLİYORUZ"
Bu yıl üniversitelerde yüz yüze eğitim olacak mı sorularına son noktayı koyan Özvar, 1,5 yıl öncesine kadar nasıl yüz yüze eğitim yapılıyorsa, bu sene de eğitim öğretim şeklinin aynı şekilde devam edeceğini belirterek "1,5 yıl öncesinde üniversitelerimizde nasıl yüz yüze eğitim yapıyorsak bu sene de eğitim öğretim bu şekilde başlatılacak. Öğrencilerimizi heyecanla üniversitelerimize bekliyoruz" ifadelerine yer verdi.
Özvar'ın konuşmasındaki satır başlıkları şu şekilde;
Özvar konuşmasının devamında üniversite kayıtlarının tamamlanmasının ardından boş kontenjanlar için iki kez daha ek yerleştirme yapılacağını hatırlattı. Öğrenciler için ek yerleştirme sonucu şans yakalayabileceklerini aktaran Özvar, "İlk yerleştirme işlemleri neticesinde herhangi bir programa yerleşemeyen gençlerimizin de asla morallerini bozmamalarını, ek yerleştirmeler konusunda dikkatlice çalışmalarını, aileleriyle, yakınlarıyla istişareler yapmak suretiyle tercihlerini yapmalarını vurgulamak isterim. Merkezi yerleştirmede kendisine bir yer bulamayan öğrencilerimiz de inşallah bu ek yerleştirmelerde başvurularını tamamlayacak ve böylelikle yükseköğretim hayatında gelecekleri için program tercih etme şansı yakalayacaklar. İkinci ek yerleştirme, öğrencilerimize bir fırsat doğurdu. Umarım gönüllerine göre, hayallerine göre uygun bir programa yerleşmiş olurlar." dedi.
"YENİ EĞİTİM ÖĞRETİM YÜZ YÜZE YAPILACAK"
Yaşanan sürecin zor olduğunu söyleyen ve bu süreci en iyi şekilde yönettiklerini söyleyen Özvar, uzaktan eğitimin yüksek öğretimin bir parçası olduğunu, kendisi olmadığını, bu sebeple üniversitelerin artık yüz yüze eğitime geçmesi gerektiğini belirterek "Bu süreç gerçekten kolay olmayan bir süreçti. Ancak bu süreci üniversitelerimizin başarılı yönettiği kanaatini taşıyorum. Öğrencilerimiz de sabırla derslerine devam etti. Uzaktan eğitim, yükseköğretimin bir parçasıdır, kendisi değil. Uzaktan eğitimin, yükseköğretimde yüz yüze eğitimin yerini alması veya onu ikame etmesi beklenemez."
"Örgün eğitimde asıl olan yüz yüze eğitimdir. YÖK olarak bütün üniversitelerimizde yüz yüze eğitimin esas olduğunu, kural olduğunu düşünüyoruz. Ama tabii şartlar bazen örgün eğitimde olduğu gibi yüz yüze eğitimin yapılmasına imkan vermeyebilir. Nitekim geçtiğimiz 1,5 yıl boyunca Covid-19 salgını nedeniyle eğitimi bütünüyle uzaktan öğretim usulüyle yapmaya çalıştık ve başardık. Şimdi 2021-2022 akademik yılında bütün üniversitelerimizde aldığımız karara göre eğitim ve öğretim yüz yüze yapılacak."
"Artık eğitim ve öğretimin üniversitelerde yüz yüze, yani öğrencilerimizin arkadaşlarıyla beraber, öğretim üyeleriyle beraber, kampüsün içerisinde, fakültelerde, bütün sosyal alanlarda yapılmasını arzu ediyoruz. 1,5 yıl öncesinde üniversitelerimizde nasıl yüz yüze eğitim yapıyorsak bu sene de eğitim öğretim bu şekilde başlatılacak. Öğrencilerimizi heyecanla üniversitelerimize bekliyoruz."
"Salgın sürecinin devam ettiği bir gerçek, ancak bu gerçekle yükseköğretimde eğitim ve öğretimin devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz." ifadelerine yer verdi.
HİBRİT EĞİTİM USULLERİ NASIL OLACAK?
Prof. Dr. Özvar, üniversitelerde salgın sürecinde tedbirlerin alımı için YÖK, TSE ve Sağlık Bakanlığı ile hazırlanan rehberin güncellendiğini ve duruma en uygun biçime getirildiğini de belirtti.
Hibrit eğitime ilişkin alınacak tedbirler kapsamında bilgi veren Özvar, "Üniversitelerimizin kampüs ve derslik binalarında maske ve mesafe kurallarına uyulması, tıbbi danışmanlık verilebilmesi, dersliklerin mümkün mertebe havalandırılması, ders saatlerinin sınırlı tutulması, blok derslerin yapılmaması, mutlaka ara vererek dersliklerin havalandırılmasının sağlanması, basit gibi görünen ancak salgının yayılmasını azaltmada büyük önem taşıyan önlemlerdir. Havalandırma koşulları iyi olmayan amfi ve dersliklerle laboratuvarlarda maksimum kişi sayısı ve kapasitenin aşılmaması, öğrencilerin gruplara bölünmesi de yine önemli uygulamalardır." değerlendirmesini yaptı.
ÖĞRENCİLERDE COVİD-19 TESTİNİN POZİTİF ÇIKMASI DURUMUNDA NE YAPILACAK?
Prof. Dr. Özvar, kampüslerde pozitif vaka halinde yapılması gerekenlerin ne olacağına ilişkin soru üzerine ise "Sağlık Bakanlığı, sosyal alanlarda, kapalı alanlarda bir vaka ortaya çıktığında hangi tedbirlerin alınacağını bizlerle paylaşmaktadır. Bu durumda Sağlık Bakanlığının yayımladığı rehbere göre hareket edilecek. Bunun somut adımlarını üniversitelerimiz eğitim öğretim dönemi başlamadan hemen önce bütün öğrencileriyle paylaşacak. Bütün pozitif vaka durumları karşısında nelerin yapılacağı masada şu anda bulunmaktadır." dedi.