Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 1-2 Mart tarihleri arasında Uşak ve Kütahya'da ziyaretlerde bulundu. Geylan, "Eğitim kurumları yandaş işgalinden kurtarılmalıdır" dedi.
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, Uşak Şube Başkanlığının düzenlediği istişare toplantısına katıldı. Toplantıda, Türk Haber-Sen Genel Başkanı Yücel Kazancıoğlu, Türk Yerel Hizmet Sen Genel Başkanı Mustafa Yorulmaz, Türk Eğitim-Sen Genel Başkan Yardımcısı Seyit Ali Kaplan, Uşak İl temsilcisi, şube kadın komisyonu üyeleri, iş yeri ve ilçe temsilcileri ile üyeler de yer aldı.
Toplantının açılış konuşmasını Şube Başkanı Mustafa Yüksel yaptı. Yüksel'in ardından konuşan Genel Başkan Talip Geylan, "Olumsuz konjonktürün başladığı 2002 yılında Türk Eğitim-Sen'in üye sayısı 125 bin 863, Türkiye Kamu-Sen'in üye sayısı 329 bin idi. Bugün Türk Eğitim-Sen'in üye sayısı 208 bine yaklaştı, Türkiye Kamu-Sen'in üye sayısı da 400 bine ulaştı. 125 bin üye sayısından 208 bin üye sayısına ulaşmak, 100 bin net artış sağlamak demektir. Bu da emekli olanları, istifa edenleri, kamudan ayrılanları, vefat edenleri düştüğümüzde Türk Eğitim-Sen'in yaklaşık 300 bini aşkın yeni üyeyi sendikamıza kaydetmiş olması anlamına gelmektedir. Bu muazzam bir başarıdır. Hepinizi kutluyorum. Sizler sahada eğitim çalışanlarını sendikamıza üye olmaya davet ederken makam ya da mevki vaadinde bulunmuyor, kimseyi tehdit etmiyorsunuz. Sadece işinizi adam gibi yapıyorsunuz. Dolayısıyla bu, her babayiğidin elde edeceği bir başarı değildir. Hepinizle gurur duyuyoruz. Birilerinin hormonla şişmesi sizi yanıltmasın. Sizler çok başarılı bir sendikanın emektarlarısınız" dedi.
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen'in, her durum ve koşulda hiçbir denge hesabı gütmeden Türk milletinin yanında saf tutan bir sivil toplum kuruluşu olduğunu kaydeden Geylan, "Bizi diğer STK'lardan ayıran özelliğimiz adımızın önündeki milli sıfatıdır. Türkiye Kamu-Sen olarak ekmek kavgamızın önüne Türkiye sevdamızı koyduk" dedi.
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen'in üyemiz olsun ya da olmasın tüm kamu çalışanlarının ve hatta rakiplerinin bile takdirini kazanan bir sendika olduğunu söyleyen Genel Başkan Geylan, "Her türlü iltifatı hak ediyorsunuz" diye konuştu.
Türkiye Kamu-Sen'in yeniden 11 hizmet kolunda yetkiyi alacağını bildiren Geylan, kamusal alanın sendikal zulüm altında olduğunu, kamu çalışanlarını bu sendikal esaretten kurtaracak olanın da Türkiye Kamu-Sen olduğunu söyledi.
Ek gösterge sözünün ivedilikle yerine getirilmesini isteyen Geylan, "Sayın Cumhurbaşkanı'nın vaadinden sonra birçok meslektaşımız emekliliğini erteledi. Zira 3600 ek gösterge çıktığı zaman emekli maaşlarında ortalama 600 TL, emekli ikramiyesinde de 22 bin TL artış olacaktır. 3600 ek gösterge çalışanları emekliliğe teşvik edecek ve bu şekilde emekli olanlardan açılacak kadrolara yeni atamalar yapılacaktır. Ayrıca bütün kamu çalışanların ek göstergelerinin yükseltilmesi ve ek göstergeden faydalanamayan yardımcı hizmetler sınıfında çalışan arkadaşlarımıza ek gösterge hakkı verilmesini talep ediyoruz" diye konuştu.
Mart ayında yapılacak 20 bin öğretmen atamasının yetersiz olduğuna dikkat çeken Geylan, "Sadece şu an eğitimde 400 bini aşkın eğitim fakültesi genç meslektaşımız atama bekliyor. Ama kontenjan çok sınırlı. Türkiye'de 64 ilde 76 bin 656'dır. Bu 76 bin 656 noktada öğretmen açığımız var ve ilçe milli eğitim müdürlükleri çocuklarımızın dersleri boş geçmesin diye ek ders ücreti karşılığında öğretmen görevlendiriyor demektir. Üstelik ücretli öğretmenlerin 9 bin 653'ü iki yıllık yüksek okul mezunudur. Hal böyle iken, sadece 20 bin öğretmen atamasını asla kabul etmiyoruz. Türk Eğitim Sen 2019 yıl için 100 bin atama talep etmektedir" şeklinde konuştu.
Öğrenci Andı'nın siyasi tartışmaların aracı haline getirildiğini kaydeden Geylan, "Öğrenci Andı davasının tarafı ve sahibi Türk Eğitim-Sen'dir. Hatırlarsanız Milli Eğitim Bakanlığı 8 Ekim 2013 tarihinde ilköğretim yönetmeliğinde yaptığı bir değişiklikle Öğrenci Andı'nı kaldırdı. Konuyu yargıya taşıdık ve 5 yıl sonra Danıştay 8. Dairesi Öğrenci Andı'nın kaldırılmasının doğru bir karar olmadığını ifade etti. Öğrenci Andı ayrıştırıcı olmakla itham ediliyordu. Bakınız; Büyük Atatürk, "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir" demiştir. Anayasamızın 66. Maddesi de "Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür" der. Öğrenci Andı'nda yer alan Türklük kavramı bu topraklarda yaşayan bir etnik kökenin tanımı değildir. Bilakis Öğrenci Andı'nda yerini bulmuş olan Türk kavramı, bu topraklarda birlikte yaşama ülküsüne sahip olan, bu devlete sadakat ile bağlı olan bütün vatandaşlarımızın milli kimlik ifadesidir. Dilerim, İdari Davalar Kurulu, Danıştay 8. Dairesinin kararına sahip çıkar ve bu tartışma bir daha açılmamak üzere kapanır. Velev ki, İDDK, Danıştay 8'inci Dairesi'nin kararını bozdu, o zaman Türk Eğitim-Sen üyesi bütün öğretmenler fiili bir durum ortaya çıkaracak ve çocuklarımıza öğrenci Andı'nı öğretmeye devam edecektir. Bir takım sözde sendikalar Öğrenci Andı üzerinden sendikamıza yönelik bir takım ithamlarda bulunuyor. Bu konuda başınız dik olsun. Türk Eğitim-Sen olarak Öğrenci Andı konusunda dün ne diyorsak, bugün de aynısını söylüyoruz. Kimseye eyvallahımız yok" ifadelerini kullandı.
Milli Eğitim Bakanlığının geçen ay yönetici atama takvimini yayınladığını, üç gün sonra geri çektiğini, buna rağmen takvimin aynı şekliyle tekrar yayınlandığını bildiren Geylan, "Hangi yaptığınıza inanacağız?" diye sordu.
Geylan, şunları söyledi:
"Hatırlanacağı gibi 2014 yılında Teşkilat Kanunu değiştirildi ve illerde değerlendirme komisyonu oluşturuldu. Yazılı sınavı kazanan binlerce okul müdürü bu komisyonların gayri ahlaki değerlendirmeleri ile görevden el çektirildi. Yerlerine ise yine mülakat marifeti ile ehliyetten ve liyakatten yoksun binlerce yandaş getirildi. Bizim inancımızda kul hakkı çok önemlidir. Yüce Rabbim, "Ey kulum, tövbe kapısı açık. Ne günah işlersen işle, tövbe et kabul ederim. Tek bir şey hariç; kul hakkı. Kul hakkı ile karşıma gelmeyin" şeklinde emretmiştir. Yüce Allah, kul hakkını affetme yetkisini kendine dahi görmemişken, bu Müslümanlar nasıl bu kadar rahat kul hakkı yiyebiliyorlar, inanın anlayamıyorum. Allah onları ıslah etsin. Türk Eğitim-Sen olarak gayri ahlaki olan mülakat yöntemi ile mücadele ediyoruz. Yöneticilerin sadece yazılı sınav ile atanmasının sağlanmasını istiyoruz. 2023 Eğitim Vizyonu Belgesi'nde yöneticilerin yazılı sınavla atanması ve diğer nesnel ölçütler kullanılması taahhüt edilmişti. Buna rağmen son yayınlanan takvime göre 2014 yılından sonra mülakat marifeti ile kul hakkı yiyerek iş başına gelen bir takım okul yöneticilerinin sınava girmeden ek bir değerlendirme formu ile bir dört yıl daha görev süresinin uzatılması sağlandı. Bunu kabul etmiyoruz."
21 Nisan tarihinde yönetici atama sınavı yapılacağını, bu sınavın ardından 9 bini okul müdür olmak üzere toplam 20 bin yeni yönetici ataması gerçekleştirileceğini hatırlatan Geylan, sınava üyelerimizin girmesini istedi. Geylan, "Okullarımızın sadece yandaş olma sıfatıyla eğitim kurumlarının yöneticilik pozisyonlarını işgal edenlerden kurtarılmasının tek yolu, liyakat ve ehliyetle iş başına gelenlere emanet edilmesidir" dedi.
Uşak ziyaretinin ardından Genel Başkan Talip Geylan ve Genel Başkan Yardımcısı Seyit Ali Kaplan, Türkiye Kamu Sen İl Temsilciliğinin düzenlediği istişare toplantısına katılmak için Kütahya'ya gitti. Geylan, Kütahya'da, Türk Eğitim Sen İlçe ve merkez iş yeri temsilcileriyle bir araya geldi. Genel Başkan, Türkiye Kamu Sen Kütahya İl Temsilciliğinin düzenlediği istişare toplantısına katıldı. Toplantıda sendikaların şube ve ilçe yönetim kurulu üyeleri ile iş yeri temsilcileri de hazır bulundu.