Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, "Atatürk ve yol arkadaşlarının 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkarak, Türk milletini esaretten kurtaran süreci başlattığı gibi, Türkiye Kamu-Sen de 1 Mayıs'ta Samsun'a ayak basacak ve kamu çalışanlarını içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtaracak yeni bir süreci başlatacak" dedi.
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 1 Mayıs'ı Samsun'da kutlayacaklarını beyan ettiği konuşmada yaklaşan toplu sözleşme süreci ile ilgili önemli açıklamalar yaptı.
Türkiye Kamu-Sen olarak 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü Samsun'da kutlayacaklarını belirten Geylan, Samsun'da hem başta Mustafa Kemal Atatürk ve mücadele arkadaşları olmak üzere kahraman ecdadımızı minnetle anacağız hem de kamu çalışanlarının hak ve taleplerini gür bir sesle dile getireceğiz. Atatürk ve yol arkadaşlarının 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkarak, Türk milletini esaretten kurtaran süreci başlattığı gibi, Türkiye Kamu-Sen de 1 Mayıs'ta Samsun'a ayak basacak ve kamu çalışanlarını içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtaracak yeni bir süreci başlatacak" ifadelerini kullandı.
Büyümeden kamu çalışanları da hak ettiği payı almalıdır.
Türkiye Kamu-Sen'in taleplerini sıralayan Geylan şunları söyledi:
"Kamudaki sözleşmeli istihdamın kaldırılmasını istiyoruz. Aynı işi yapan insanların farklı statülerde çalışması doğru değildir. Kamu çalışanları sadece 657 Sayılı DMK'nın 4/A maddesine göre kadrolu olarak istidam edilmelidir.
Öte yandan kamudaki ayrımcılığın sonlandırılmasını istiyoruz. Ne yazık ki atamalarda, terfilerde, görevde yükselmelerde mülakat marifetiyle insanlar ayrıştırılıyor. Bu noktada mülakat ucubesinin kamudan çıkarılmasını ve sendikasına, siyasi görüşüne, mensubiyetine bakılmaksızın sadece liyakatin esas alınmasını talep ediyoruz. Ayrıca kamu çalışanlarının insanca yaşayabileceği ücreti alması en öncelikli taleplerimizdendir. Bakınız; Türkiye Kamu-Sen'in araştırmasına göre, Mart ayında dört kişilik bir ailenin asgari geçim haddi 6 bin 472,23 Lira olarak belirlenmiştir. Ülkemizi yönetenler Türk ekonomisinin ne kadar güçlendiğinden dem vuruyorlar, dünyanın 17. büyük ekonomisi olduğunu söylüyorlar. O halde bu büyümeden kamu çalışanları da hak ettiği payı almalıdır."
"Merkez Bankası ve hükümet enflasyon beklentisini güncelliyorsa, maaş zammı da güncellenmelidir"
Kamu çalışanlarının enflasyon karşısında ezilmesini istemediklerini söyleyen Geylan, 2019 yılı maaş zamlarının enflasyon beklentisi doğrultusunda güncellenmesini de istedi. Geylan, "Mart ayı yıllık enflasyon oranı yüzde 19.31'dir. Kamu çalışanlarının alacağı zam ise 2019 yılı için yüzde 9'dur. Yani kamu çalışanlarının gelirleri enflasyon karşısında erimektedir. Bu durumu 2018 yılında da yaşadık. 2018 yılında aldığımız maaş zammının neredeyse iki katı enflasyon farkı aldık. Merkez Bankası'nın yaptığı beklenti anketine göre 2019 yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 16.23'tür. Gelin yıl sonunu beklemeyelim. Nasıl ki Merkez Bankası ve Hükümet enflasyon beklentisini güncelliyorsa, maaş zammı da güncellenmelidir. Enflasyon farkını ödemek için neden Ocak ayını bekliyoruz? Neden aylarca kamu çalışanını enflasyon altında ezdiriyoruz? Toplu pazarlık masasına oturmadan gelin, enflasyonu güncellediğimiz gibi kamu çalışanlarının maaşlarını da güncelleyelim" diye konuştu.
"Samsun'daki ve yakın illerdeki bütün kamu çalışanlarını 1 Mayıs Çarşamba günü bu etkinliğimize davet ediyoruz"
Kamu çalışanlarının içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik sorunları 1 Mayıs Çarşamba günü Samsun'dan, Atatürk'ün ilk ayak bastığı noktadan Türkiye'ye haykıracaklarını bildiren Geylan, "Samsun'daki ve yakın illerdeki bütün kamu çalışanlarını 1 Mayıs Çarşamba günü bu etkinliğimize davet ediyoruz" dedi.
Kamu çalışanlarının 1-31 Ağustos tarihleri arasında toplu sözleşme masasına oturacaklarını söyleyen Geylan, hükümetin her toplu sözleşme döneminde kamu çalışanlarının fazla talepte bulunmaması için "Ülkemiz zor bir dönemi yaşıyor" şeklinde sözler sarf ettiğini söyledi. Geylan, "Elbette ekonomide zorluklar vardır. Ama biz şunu söylüyoruz, toplum ne kadar fedakarlıkta bulunuyorsa, biz de o kadar fedakarlıkta bulunalım. Toplumun tüm kesimlerine ne imkanlar sunuluyor ise, bize de o imkanlar sunulsun" dedi.
Ekonomik daralmışlık söz konusu olduğu zaman hükümetin bazı sektörlere teşvik getirdiğini hatırlatan Geylan, bu teşvikin memur ve emeklilere de getirilmesini istedi. Geylan, "Bazı sektörlere piyasanın canlanması için teşvik getiriliyor ise, memurlarımıza ve emeklilerimize de teşvik getirilmelidir. Bakınız; 2018 yılında kamu çalışanlarının alım gücü yüzde 9.5 oranında azaldı. Dolayısıyla enflasyon karşısında ezilen kamu çalışanlarına ek zam verilmesini istedik. Ek zammın piyasaya canlılık getireceğini vurguladık. Ancak bu önerimiz kabul görmedi" dedi.
"Temel ölçütümüz, kamu çalışanlarının insanca yaşayabileceği bir ücrete kavuşturulması olacaktır"
Toplu sözleşme masasına 2018-2019 yılındaki kayıplarının telafisi ile masaya oturacaklarını bildiren Geylan, "Önümüzdeki iki yıla dair ekonomik ve sosyal haklarımızı da talep edeceğiz. Bu noktada hummalı bir çalışma yapıyoruz. Bütün veriler toplanacak ve toplu sözleşme öncesinde açıklanacaktır. Temel ölçütümüz, kamu çalışanlarının insanca yaşayabileceği bir ücrete kavuşturulması olacaktır" ifadesini kullandı.