Uçak neden pistten çıktı? Üç konu üzerinde duruluyor

Sabiha Gökçen Havalimanında Pegasus Hava Yollarına ait yolcu uçağının nasıl pistten çıktığı büyük merak konusu oldu. Kazayla ilgili çeşitli iddialar ortaya atılsa da 3 konu üzerinde duruluyor.

İzmir- İstanbul seferini yapan Pegasus Hava yollarına  ait yolcu uçağı 5 Şubat Çarşamba günü Sabiha Gökçen Havalimanında iniş yaptıktan sonra pistten çıkmıştı.Kazada 180 kişi yaralanırken 3 kişi de hayatını kaybetmişti.

Olay Türkiye'nin gündemine otururken, kazanın nasıl meydana geldiği de merak ediliyor. Uzmanlar uçağın düşmesiyle ilgili olarak 3 konu üzerinde duruyor.

Hürriyet Gazetesinin haberine göre kazanın nedeni olarak yakıt tasarrufu, yorgun pist ve rüzgar makası konuları öne çıkıyor.

1- YAKIT TASARRUFU

Kazanın ardından birçok kişi, pilotların pisti pas geçmeyerek risk aldıklarını söyledi. Uzmanlar, bir kere pas geçmenin 30 dakikaya kadar sürebildiğini ve fazladan harcanacak yakıt masrafının pilotlar üzerinde baskı oluşturduğunu belirtti. Havacılık sektöründeki bir uzmanın, pilotların ‘pas geçme’ inisiyatifine dair yorumu şöyle: “Her hava yolu şirketinin pilotlarına yönelik bir performans değerlendirme sistemi vardır. ‘Pas geçme’ kriteri de bazı şirketlerin değerlendirme sistemi içerisinde. Çünkü pas geçme fazladan yakıt kullanımı demek. Bu 500 litreye kadar çıkabiliyor. Pas geçmek pilotun inisiyatifinde. Hava şartlarına ve diğer verilere göre risk değerlendirmesini yapar ve kararını verir. Bu karardan dolayı pilota doğrudan yaptırım uygulanamaz. Ancak üzerinde bir baskı vardır. Bu baskı da yıl sonu performans değerlendirmesi üzerinden kuruluyor.”
Bir hava kontrolorü ise, “Hava aşırı yağmurlu, muhtemel frenleme ile ilgili bir sıkıntı var gibi gözüküyor. Ayrıca pilot havada değişik yönden rüzgâr olmasından ötürü teker koyma noktasının çok gerisine teker koymuş ve hızla pist sonundan çıkmış gibi gözüküyor” dedi.

2-RÜZGAR MAKASI

Pİstten çıkma olayının ‘wind shear’ (rüzgâr makası) nedeniyle yaşanmış olabileceği de değerlendiriliyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, kazayı araştırmak üzere komisyon kurdu. Olay yerinde çalışmalarına devam eden komisyonun yaptığı ilk değerlendirmede, kazanın hem yatay hem de düşey düzlemlerde görülebilen rüzgâr makası nedeniyle yaşanmış olabileceği belirtildi. Özellikle alçak seviyelerde meydana gelen rüzgâr makasının, yan ve arka rüzgârda ani değişimlere sebep olabildiği biliniyor.
Kazayla ilgili emekli hava trafik kontrolörü Zafer Yeşilgül ise şunları söyledi: “Yolcu uçaklarında iniş için verilen arka rüzgâr hız limiti 10 knottur. Ancak, pist ıslaksa bu limit 5 knot düşer. Uçağın inişi sırasında arka rüzgâr hızının 22 knot olduğunu görüyoruz ve 34 knota (61 kilometre) kadar çıkıyor. Bu durumda kulenin kesinlikle iniş izni vermemesi gerekiyordu. Ayrıca pilot da kendi ekranlarından bu rüzgâr hızını görebiliyor. Pilot da iniş izni verilmiş olmasına rağmen pisti pas geçmeliydi.” 

3-YORGUN PİST

Birçok kaza kırım heyetinde uzman olarak yer alan eski Sivil Havacılık Genel Müdür Yardımcısı Oktay Erdağı ise Sabiha Gökçen Havalimanı’nda tek bir pist olduğunu, yedeği olmadığını hatırlattı. Erdağı, “Buradaki pist, ‘yorgun pist’. Uzun zamandır tam bakımı yapılmayan bir pist. Sürekli kullanılıyor. Yedek olmadığı için kapatılamıyor. Geçenlerde Sabiha Gökçen’den uçtum. Uçak kalkarken her yerden ses geliyordu. Pistin kaplama sorunu olduğunu anladım. Bu pistin kaplaması yapılmadığı için çukurlar vardır. Buralarda yağmur birikintileri oluşur. Su yatağı oluşursa frenlemesi zayıflar. Uçak duramaz. Kazada pistin de etkisi vardır” dedi. Pistlerin sonunda 300 metrelik bir güvenli alanın bulunması gerektiğini hatırlatan Erdağı, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda güvenli alanın standartlara uygun olduğunu da söyledi. 

Gündem Haberleri