Gıdaların kalorilerine dikkat edilmesini belirten Diyetisyen Gülçin Işık: "Önemli olan yediğimiz gıdalarla harcadığımız enerji birbirine dengeli halde kalmasını sağlamaktır. Bunun için ev içinde egzersizler ve beraberinde yediğimiz gıdaların kalorilerinin çok yüksek olmamasına dikkat etmek özellikle önemlidir.
Pandemi sürecinde selüloz içerikli yiyecekler; hem dışkılama bakımından daha rahat, hem de kalori açısından fakir hem de hazım açısından daha uzun süre tokluk sağlayan ve bağırsak hareketlerini düzenli hale getirebilecek etkiler barındırmaktadır. Havuç, kereviz, pırasa, lahana, karnabahar, ıspanak gibi gıdalar hem kitle oluşturup tokluk sağlayarak hem de düşük kalorili yiyecek sınıfında bulunmaları dolayısıyla yemek tercihlerinde özellikle karantina döneminde tercih edilmelidirler." dedi.
Vitaminlerin önemine dikkat çeken Işık: "Koronavirüs pozitif olup karantinada olan kişiler immun sistemi ve koronavirüs ile ilgili vitamin araştırmaları ışığında D vitamininden zengin, çinko içeriği yüksek, C vitamini içeren, omega-3 ve omega-6 dan zengin gıdalardan oluşmalıdır.
Bu gıdalar daha çok hayvansal kökenli, doğal yağlarla yapılmış, içeriğinde organik besi hayvanlarının kullanıldığı sakatat, balık, kırmızı et, ördek ve hindi eti gibi besin kaynaklarıyla sağlanabilecekler yemekler, yanında taze sıkılmış portakal, mandalina, greyfurt suyu, yeşil sebze, kırmızı biber, bol limon, lime içeren salata farklı sebze alternatifleri, havuç, pancar, turşu dilimleri, turşu suyu içeren salatalar özellikle ön planda tutulmalıdır." diyerek besinlerin önemine dikkat çekti.
Diyetisyen Işık:" Tıpkı karantinada olan, korona pozitif çıkan bireylerin dikkat ettikleri gibi koronavirüsü geçiren hastalar sonrasında da dirençlerini korumak için dengeli beslenmeye devam etmelidirler. Vücudun ihtiyaç duyduğu protein karşılanmalı, vitamin/mineral içeriği yüksek besinlerle beslenilmesi gerekir.
Su içmeyi ihmal etmemek gerekir. Süt ürünlerinde keçi sütü daha organik olması dikkat çekmektedir. Ayrıca organik yumurta, organik tavuk, mevsiminde yer alan sebze meyvelerle bağışıklık daha da güçlendirilmelidir. Mevsimi olmayan yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Bunun yanı sıra alkol ve sigara, kalbi, karaciğer yoracak kızartmalar, insülin direncinde olumsuz etki yaratacak ağır hamur işleri, şerbetli tatlıklardan uzak durulmalıdır." Diyerek koronavirüs geçiren kişileri uyardı.
Kovid-19'un gıda tüketim alışkanlığını değiştirerek ambalajlı ve işlenmiş gıdaların tercih edilmesine neden oldu. Uzun vadede tüketilen bu gıdaların sağlık sorunlarına neden olabileceğini anlatan Diyetisyen Gülçin Işık, sözlerine şöyle devam etti:
Ambalajlı ve işlenmiş gıdalar kalori dengesini bozar. Yüksek miktarda kalori içermeleri dolayısıyla kan şekeri regulasyonunu bozar. Vücut lipit profilini kötü etki eder. Damar yaşlanma hızını artırır. Tansiyon yüksekliği ve iç organ yağlanmasını artırır. Bağışıklık sistemini kötü etkilemesi sebebiyle hastalıklara yakalanmayı sıklaştırabilir.
Buna bağlı oluşan hastalıkların komplikasyonlarını ağırlaştırabilir. Obezite ve uyku sorunlarına yol açabilir. Özellikle bu dönemde çok sık rastladığımız şikayetlerden uyku düzensizlikleri paketli gıdalar tüketmenin yan etkisi olarak göz önünde bulundurulmalıdır. Unutulmamalıdır ki uyku, bağışıklık sisteminde çok önemli bir yer tutar.
Diyetisyen Işık: "Koronavirüs, soğuk algınlığı etkeni olarak bilinen bir virüstür. Bu nedenle kolonize olduğu bölgeler özellikle dışa açılan mukozal yüzeylerdir. Virüsle ilgili öngörülen birçok farklı sendrom ve hastalık bölgesi tanımlanmış olmasına rağmen, bunlar kesin olarak kanıtlanmış değillerdir.
Virüs ve bakteri enfeksiyonlarında ortak mücadele insan vücudunun savunma sistemi hücreleri tarafından ve antikorlar tarafından yapılır. Beslenme hem bu virüslerin kolonize olduğu boğaz ve burun mukozası ve yutak mukozası bölgesinde asit baz dengesini değiştiren, yaşamlarını zorlaştırıcı etkenler barındıran, ve vücudun savunma sistemi hücrelerini destekleyen her besin maddesi virüse karşı savunmayı artırabilir. "