Mondros Mütarekesi ve İşgal Dönemi
Birinci Dünya Savaşı'nın sonunda Osmanlı Devleti, Mondros Mütarekesi'ni imzalayarak İttifak Devletleri ile birlikte yenik düştü. 30 Ekim 1918'de imzalanan mütareke, Osmanlı ordusunun terhis edilmesine, Anadolu'nun işgal edilmesine ve milletin geleceğinin tehlikeye girmesine neden oldu. Türk milleti, karanlık bir döneme adım atmıştı.
Milli Mücadele'nin İlk Ateşi: Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a Çıkışı
Ancak bu zorlu dönemde Türk milletine umut ışığı olan bir lider ortaya çıktı. 19 Mayıs 1919'da Mustafa Kemal Paşa, Samsun'a ayak basarak Milli Mücadele'nin ilk ateşini yaktı. Milletin istiklali için bir umut doğmuştu.
Erzurum: Bağımsızlık Mücadelesinin İlham Veren İlk Durağı
Mustafa Kemal Paşa, Milli Mücadele'nin ateşini yakmış ve Türk milletinin azmini ateşleyerek yol haritasını belirlemişti. Bu süreçte önemli bir durağa, Erzurum'a gelindi. Bölgenin en önemli vilayetlerinden biri olan Erzurum, Kafkasya cephesinin karargah merkezi olması ve işgal altında olmaması sebebiyle kongrenin toplanma noktası olarak seçildi.
Kazım Karabekir'in Destek Verdiği Erzurum Kongresi
Erzurum Kongresi'nin toplanmasında Kazım Karabekir'in Mustafa Kemal Paşa'ya olan desteği de etkili oldu. 3 Temmuz 1919'da 3'üncü Ordu Müfettişi olarak Erzurum'a giden Mustafa Kemal Paşa, bölgede toplanacak olan kongre İstanbul Hükümeti ve işgalciler tarafından rahatsızlıkla karşılandı. Bu nedenle sevdiği askerlik görevinden ayrılarak çalışmalarını sivil olarak yürüttü.
Kararlılık ve Azim: Kongrenin Başkanı Mustafa Kemal Paşa
23 Temmuz 1919'da toplanan kongrede Mustafa Kemal Paşa, başkan seçildi. Kongrenin bölgesel mahiyette toplanmış olmasına rağmen ulusal kararlar almasında Mustafa Kemal Paşa'nın başkan seçilmesi önemli bir dönüm noktasıydı. Türk milletinin iradesi ve azmi, bu tarihi kongrede daha da güçlü bir şekilde ortaya konulmuştu.
Tarihi Kararlar: Milli Sınırlarla Milli İrade
Erzurum Kongresi'nde alınan kararlar arasında "Manda ve himaye kabul edilemez", "Milli sınırlarla milli irade" gibi tarihi vurgular yer alıyordu. Türk milleti, bağımsızlık ve egemenlik taleplerini bu kararlarla net bir şekilde ifade etmişti. Milli Mücadele'nin yolu bu kararlarla belirlenmiş ve bağımsızlık aşkının temelleri atılmıştı.
Erzurum Kongresi'nin Etkisi: Milli Mücadele Ve Cumhuriyetin Temelleri
Kongre sonrasında Türk milleti, Milli Mücadele'nin meşalesini daha da yükselterek Anadolu'nun dört bir yanında bağımsızlık mücadelesini sürdürdü. Karadeniz'den Ege'ye, Doğu'dan Batı'ya uzanan bu mücadele, milletin birlik ve beraberlik içinde bağımsızlık aşkının destansı bir öyküsü oldu. Erzurum Kongresi'nin alınan kararları, 10 Ağustos 1919'da tüm yurda duyuruldu ve bu duyuru, Türk milletinin tarih sahnesinde yazdığı ve yazmaya devam edeceği kahramanlık destanının ilk cümleleriydi. Kongre kararları, Türk milletinin Milli Mücadele ve Cumhuriyet yolunda attığı adımların temellerini oluşturuyordu.
Erzurum Kongresi, Türk Milletinin Bağımsızlık Ateşinin Yakıldığı Tarihi Bir Olay
Bugün, Türk milleti olarak tarihimize bakarak büyük bir gurur ve şükranla Erzurum Kongresi'nin önemini anıyoruz. Milletimizin irade ve azmi, o gün olduğu gibi bugün de bize yol göstermeye, birlik ve beraberlik içinde geleceğe umutla bakmamıza vesile oluyor. Erzurum Kongresi, Türk milletinin bağımsızlık meşalesinin ilk kıvılcımıydı ve bu meşale, sonsuza kadar yüreklerimizde yanmaya devam edecektir. Erzurum Kongresi, Türk milletinin kaderini tayin eden önemli bir olaydır ve milli iradenin gücünü gösteren unutulmaz bir destandır.