Bem-Bir-Sen tarafından düzenlenen 9. İbrahim Keresteci Basın Ödülleri töreninde İhlas Grubu 3 ayrı dalda ödüle layık görüldü. TBMM Başkanı Binali Yıldırım, gecede yaptığı konuşmada, "15 Temmuz darbe girişiminin bastırılmasında basının duruşu çok büyük katkı sağlamıştır" dedi.
TBMM Başkanı ve AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayı Binali Yıldırım'ın katılımıyla Bem-Bir-Sen tarafından düzenlenen törende İbrahim Keresteci Basın Ödülleri sahipleri buldu. Törene TBMM Başkanı Yıldırım'ın yanı sıra, gazeteciler, sendika üyeleri ve çok sayıda davetli katıldı.
"15 Temmuz darbe girişiminin bastırılmasında basının duruşu çok büyük katkı sağlamıştır"
Ödül töreninde konuşan TBMM Başkanı ve AK Parti İBB Başkan adayı Binali Yıldırım, "Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü. Bu sabah meclisteki gazetecilerimizle bir araya gelerek sohbet ettik. Çalışan gazeteciler gününü tüm gazetecilerin tebrik ektik. Gazetecilik mesleğine yasal bir zemin kazandıran, onların sosyal haklarını güvence altına alan 212 sayılı kanun 58 yıl önce çıktı ve yürürlüğe girdi. O günden bu yana 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü olarak kutlanıyor. Bu arada mesleklerindeki başarıları sebebiyle ödüle değer görülen basın mensuplarını tebrik ediyorum. Basın deyip geçmeyelim, onlarsız da olmayalım. Basınla çok geçmişte muhabbeti olmuş, tatlı, biraz da buruk hatıraları olan birisi olarak söylüyorum. Meslek hayatları boyunca çok okunan, ya da günümüzün dijital tabiriyle çok tıklanan haber, araştırma, makale, mülakata daha nice yıllar imza atmalarını diliyorum. 15 Temmuz alçak darbe girişiminin def edilmesinde şüphesiz Cumhurbaşkanımızın liderliği o zaman 65. Hükümet, aziz milletimiz, ülkeye bayrağa ezana sahip çıkması, ama onun yanı sıra medyanın basının o gece çok güzel bir duruş sergilemesidir. Durumdan vazife çıkartarak teröristlere alçaklara karşı tek yürek tek yumruk olması bu alçak girişiminin bastırılmasına çok büyük katkı sağlamıştır" dedi.
"Az konuşacağız, daha çok dinleyeceğiz"
31 Mart seçimleriyle ilgili konuşan Yıldırım, "Basın mensuplarıyla adaylığımız resmen Yüksek seçim kurulundan onaylanmasıyla beraber daha çok görüşeceğiz. Çünkü İstanbul'un her tarafına ilçe belediye başkan adaylarımızla beraber, STK, gençler kadınlar, memur, çalışan, esnaf ve bu şehri ayağa kaldıran, bu şehri ileriye taşıyan 15 milyon İstanbulluyla bir araya geleceğiz. Baştan beri söylediğim bir şey var. Az konuşacağız, daha çok dinleyeceğiz. Çünkü Rabbim iki kulak bir ağız vermemiş. İki dinleyin bir konuşun diyor. 3 şey makbuldür. Bizde ona riayet edeceğiz" diye konuştu.
"Yemekti, kreş parası gibi meseleler seçim vaadi değil, en temel ihtiyaçlardır"
Yemek kartları ve kreş paralarıyla ilgili konuşan Yıldırım, "Karşınızda 12 yılda Türkiye alt yapıda 39'uncu sırada dünyada 9'uncu sıraya yükseltmiş birini görüyorsunuz. Hava yollarını halkın yolu yapan birisini görüyorsunuz. Yolları bölen gönülleri birleştiren birini görüyorsunuz, yolları bölen milleti birleştiren birini görüyoruz. Söylediğimiz bir şey var yolları böleriz Türkiye'yi böldürmeyiz. Büyük projelere, köprülere, havalimanlarına hastanelere Türkiye'nin kaderini değiştiren ve milyarlık işlere imza atan geçmişi olan birini, efendime söyleyeyim yemekti, kreş parası gibi meselelerle bir saniye bile vaktini kaybetmez. Size söz veriyorum. Bir pazarlık konusu olamaz. Bunu bugün aldım birkaç gün içerisinde çözmek görevimizdir. Bunlar seçim vaadi değil, bunlar en temel ihtiyaçlardır. Bunları biz biliriz, bize ne ot yoldurduklarını biliriz, biz onlara rağmen, yolları, havayollarını, internet ve akıl yollarını yaptık. Onun için merak etmeyin ben onların anlayacağı dili iyi bilir gereğini de yaparız" şeklinde konuştu.
"Basın özgürlüğü konusunda ülkemize yapılan saldırıları kabul etmek mümkün değil"
Basın özgürlüğüyle ilgili olarak TBMM Başkanı Yıldırım, "Bu adaylık için vatandaşlarımız bir arada olacağız. Haberler çıkacak ve yayınlanacak. Gazeteciler kendi mesleklerinin kurallarına uymasını önemsiyorum. Doğru haber doğru yorum getirin, yanlış haberi düzeltmek zorunda kalmak zordur. Bir yanlışı düzeltmek için 28 tane doğru iş yapmanız lazım. Eleştiri her zaman yapılır, buna saygı duyarız. Basın milletin gözü, kulağıdır. Millet adına ülkeyi yönetenleri denetler. Bütün demokrasilerde olan bir şey bu. Türkiye'de basının son derece dinamik ve özgür olduğunu ben biliyorum. Basın özgürlüğü konusunda ülkemize yapılan saldırıları kabul etmek mümkün değildir. Eleştiri ile hakaret, tehdit ile tenkit, habercilikle iftira arasındaki farkı ayırmanız lazım. Çok kez bu farkı dikkate almayanların hedefi oluyoruz. Bu bizim ülkemize milletimize hizmet etme arzusundan ve azminden geri bırakmaz. Rahmetli Erdal İnönü, içi dışı bir insandı. Onun çok güzel sözü var, bende hep kullanırım, derdi ki, "Gazetelerde başkasıyla ilgili bir haber görünce hemen inanıyorum. Kendimle ilgili bir haber görünce inanmıyorum" doğrudur. Gazetelere bakanlara kendileriyle ilgili olmayan bir haberi görünce hızlı kanaat oluşur geçerim. Ama siz işin öznesisiniz. İşin konususunuz. Dolayısıyla iftira ve hakaretin olup olmadığını en iyi bilenler sizlersiniz" ifadelerini kullandı.
İhlas Grubuna üç ayrı kategoride üç ödül
Konuşmaların ardından farklı kategorilerde gerçekleştirilen 9'uncu İbrahim Keresteci basın ödülleri sahiplerine takdim edildi. Ajans kategorisinde İhlas Haber Ajansı (İHA), gazete dalında Türkiye Gazetesi, televizyon dalında TGRT Haber ödüle layık görüldü. İhlas Haber Ajansı ödülünü İHA İstanbul İstihbarat Şefi Ömer Faruk Aydemir TBMM Başkanı Binali Yıldırım'ın elinden aldı. Türkiye Gazetesi ve TGRT Haber'in ödülünü ise Türkiye Gazetesi Ekonomi Muhabiri Osman Çobanoğlu aldı.