Son dakika| Cumhurbaşkanı Erdoğan o ifadelere kayıtsız kalmadı! Özgür Özel'e 250 bin TL'lik dava açtı
Son dakika haberi... Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisine yönelik kullandığı sözler nedeniyle CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'e 250 bin TL'lik manevi tazminat davası açtı
Son dakika haberi... CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, geçtiğimiz günlerde TBMM'de düzenlediği basın toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan ifadeler kullanmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a diktatör diyen Özel'e Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın'ın tarafından 250 bin TL'lik tazminat davası açıldı.
Hüseyin Aydın'ın açtığı davanın dilekçesinde, Özel'in 17 Aralık 2020'de TBMM'de düzenlediği basın toplantısında "Erdoğan'a yönelik, kişilik haklarını ihlal edici mahiyette, şahsiyet haklarına saldırı kastıyla, fevkalade ağır hakaretlerde bulunduğu" kaydedildi.
Özel'in konuşmasından bazı bölümlere yer verilen dilekçede, şöyle denildi:
"Davalının ve mensubu bulunduğu siyasi partinin Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik ısrarlı şekilde ve hakaret kastı ile 'diktatör' yakıştırmasında bulunması uzun süredir yurt içinde ve yurt dışında kabul ettirilmeye çalışılan algı operasyonunun ve otoriterlik propagandasının bir yansımasıdır. Bilindiği gibi 15 Temmuz darbe girişiminden önceki zaman diliminde FETÖ terör örgütü öncülüğünde Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik olarak 'diktatör-tek adam' algısı oluşturmak maksadıyla içerde ve dışarda yaygın bir kampanya başlatılmıştır. Davalı ve mensubu bulunduğu parti tarafından da bu kampanya sahiplenilmiş ve Sayın Cumhurbaşkanımız hakkında 'diktatör-tek adam' algısı oluşturmak için yoğun çaba sarf edilmiştir. 15 Temmuz 2016'da gerçekleşen darbe teşebbüsüyle ilgili ortaya çıkan gerçekler ışığında söz konusu kampanyanın 15 Temmuz darbe girişimine meşruiyet kazandırmak ve darbenin başarılı olması halinde özellikle yurt dışında 'diktatör devrildi' algısı oluşturmak amacıyla planlanıp icra edildiği hususunda tereddüt bulunmamaktadır."
"BU PROPAGANDAYA PKK, FETÖ AKTİF DESTEK SAĞLAMAKTADIR"
Dilekçede, "bu amaç doğrultusunda Özel'in ve mensubu bulunduğu siyasi partinin, hala ortak bir politika çerçevesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında haksız ve mesnetsiz, hakaretamiz isnatlarda bulunduğu, kamuoyunu da bu isnatlara inandırma hususunda yoğun gayret sarf ettiği" kaydedilerek, "Bu propagandaya yurt içinde ve dışında PKK, FETÖ ile müzahir unsurlar da aktif destek sağlamaktadır." ifadesi kullanıldı.
Özel'in sözlerinin eleştiri kapsamında değerlendirilmesi ve hukuken himaye edilmesinin mümkün olmadığı belirtilen dilekçede, şunlar kaydedildi:
"Zira, davalının izafe ettiği sıfatın aksine Sayın Cumhurbaşkanımızın yargı denetiminde gerçekleştirilen, gizli oy-açık tasnif ilkelerinin benimsendiği demokratik bir seçim sonucunda Türkiye Cumhuriyeti'nin halk tarafından yüzde 52 oyla doğrudan seçilen ilk Cumhurbaşkanı sıfatını haiz olmasının yanı sıra, temel hak ve hürriyetler ile demokrasimizin gelişmesi doğrultusunda sayısız reformların mimarı olan ve her fırsatta milletin iradesini referans gösteren bir lider olduğu da izahtan varestedir. Nitekim, Sayın Cumhurbaşkanımız, ülkemizin geleceği için bir mihenk taşı olan 24 Haziran seçimlerinde, milletimizin kendisine duyduğu güven neticesinde göstermiş olduğu milli iradeyle ihtilafa yer bırakmayacak şekilde yeniden Cumhurbaşkanlığı makamına seçilmiş ve böylelikle seçim yeniden cumhurun zaferiyle sonuçlanmıştır."
AK Parti'nin, Erdoğan'ın liderliğinde sadece milletten icazet alarak kurulmuş bir siyasi parti olduğuna yer verilen dilekçede, "Türk siyasetinde yerleşik olan vesayet odaklarının gölgesinde icazetle siyaset yapma alışkanlığını, birçok bedel ödeyerek değiştirmiş ve herkes için özgür siyaset yapma ortamını sağlamış Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik dava konusu iddia ağır bir iftiradır ve hukuken himaye edilmesi mümkün değildir." denildi.
KİŞİLERİN ŞEREF VE İTİBARINA ELEŞTİRİ SINIRINI AŞAN, HAKARET İÇEREN SÖZLER
Özel'in dava konusu edilen açıklamalarının düşünce ve ifade hürriyeti çerçevesinde değerlendirilip, hukuken mazur görülemeyeceği belirtilen dilekçede, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM), ifade özgürlüğünün ihlali nedeniyle yapılan başvurularda, kişilerin şeref ve itibarına eleştiri sınırını aşan ve hakaret içeren sözler dolayısıyla yapılan başvurularda, özel hayat hakkının korunmasını daha değerli gördüğüne dikkat çekildi.
Anayasa Mahkemesinin de kararlarında, AİHM'e benzer şekilde, bireyin manevi varlığının parçası olan kişisel şeref ve itibarına keyfi olarak müdahale etmemek ve üçüncü kişilerin saldırılarını önlemekle devletin yükümlü olduğunu belirttiği aktarılan dilekçede, manevi tazminatın şartlarının oluştuğu ve saldırının tekrarlanmaması için tazminat miktarının caydırıcı olması gerektiği belirtildi.
250 BİN TL TAZMİNAT
Dilekçede, bu sebeplerle Özel'in 250 bin lira manevi tazminat ödemesine karar verilmesi istendi.
Dava, Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülecek.
ÖZGÜR ÖZEL NE DEDİ?
Özgür Özel geçtiğimiz günlerde TBMM'deki basın toplantısında," "Türkiye'yi istedikleri şekilde yönlendiremeyenlerin ülke içindeki muhalefeti ve kurumları maşa olarak kullanma faaliyetlerini yakından takip ediyoruz. Son 7 yıldır uğradığımız her saldırıyı nasıl boşa çıkardıysak bu beşinci kol faaliyetini de aynı şekilde hüsrana uğratacağız" sözüne atıfla, "Nedir beşinci kol faaliyeti? Propaganda, casusluk ve terörle karşı tarafı yenme faaliyeti. Yazıklar olsun! Zaten iki lafın başı siyaseten yenemeyince bizi ötekileştirip şeytanlaştırmaya çalışan anlayış, sırf yerel seçimleri kazanabilmek için bütün terör örgütlerinin önce adını sayıp bize yakıştıran, sonra terörist başından mektup okutan anlayışın söylediği işe bak. Muhalefet partileri için beşinci kol faaliyeti diyor. Kim söylüyor bunu? Recep Tayyip Erdoğan. Beşinci kol faaliyetini ilk kez kim söyledi? İspanyol diktatör Franco. İspanya-Fransa iç savaşında. Franco'nun özelliği, 36 yıl diktatörlük yaptı. Erdoğan 18'inci yılında. Bir 18 yıl daha yapmak için ancak ve ancak Franco denen diktatörün söylemine sığınıyor. Yok öyle şey. Demokrasiyle geleceksin, 18'inci yılında. Franco 36 yıl diktatörlük yapmış, Franco gibi konuşayım, Franco gibi söyleyeyim, Franco'dan öğüt alayım, örnek alayım, iktidarı sürdüreyim. Bu Franco özentisi diktatör bozuntusuna milletimiz ilk sandıkta geldiği sandığı gösterip geldiği gibi gönderecek. Yok öyle birşey. Muhalefete beşinci kol demenin siyasette, demokraside yeri yok" ifadelerine kullandı.