SON DAKİKA! Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan önemli Kıbrıs mesajı: Artık Güney - Kuzey diye bir şey kalmamıştır!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti'deki bayramlaşma töreninde "Vesayeti diriltme hayalleri de demokraside ve ekonomide elde ettiğimiz kazanımları geri götürme çabaları da beyhudedir" dedi. Kıbrıs ziyaretine değinen Erdoğan, "Artık bizim için Kuzey Kıbrıs- Güney Kıbrıs diye bir olay kalmamıştır." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, video konferans aracılığıyla düzenlenen, 81 ilin AK Parti teşkilatıyla bayramlaşma programında, her ne kadar Kovid-19 salgını çeşitli ülkelerde yeni varyantlarla yükselişe geçse de Türkiye'nin henüz bu tehdidin pençesine düşmediğini bildirdi.
"İLAVE KISITLAMA KALMAKSIZIN GERİDE BIRAKACAĞIMIZA İNANIYORUM"
Konuşmasına partililerin bayramını kutlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu mübarek bayram günlerinde kestiğimiz kurbanların, eda ettiğimiz ibadetlerin, yaptığımız hayır ve hasenatın Allah katında kabul olmasını diliyorum. Mevla'dan tüm Müslümanlar ve insanlıkla birlikte burada bir araya gelen bizleri daha nice mübarek günlere sağlıkla, huzurla, esenlikle ulaştırmasını temenni ediyorum." ifadelerini kullandı.
Geçen yılki bayramlar ile bu yılki Ramazan Bayramı'nı salgın tedbirleri sebebiyle buruk yaşadıklarını kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
"Kurban Bayramı'nıza salgınla mücadelemizde önemli bir mesafe katetmiş, vaka, hasta ve vefat sayılarını önemli ölçüde düşürmüş, aşılamada ciddi mesafe katetmiş bir ülke olarak girdik. Yaklaşık 1,5 yıllık aradan sonra bu bayramı temizlik, maske ve mesafe kurallarına riayet ederek sevinçle idrak ediyoruz. Her ne kadar salgın çeşitli ülkelerde yeni varyantlarla yükselişe geçse de Türkiye henüz bu tehdidin pençesine düşmüş değildir.
İnşallah hep birlikte aşılamayı yaygınlaştırarak temizlik, maske ve mesafe kurallarına uyarak bu dalgayı ilave kısıtlamalara gerek kalmaksızın geride bırakacağımıza inanıyorum. Siz teşkilat mensuplarımızdan bu konuda milletimize öncü ve örnek olmanızı, insanları teşvik etmenizi bekliyorum. Hep söylediğim gibi salgın süreci, yol açtığı sıkıntılar ve maliyetler yanında ülkemizin önünde pek çok fırsat penceresi de açmıştır. Şimdi bu fırsatları kuvveden fiile geçirmenin aşamasındayız. Sanayi üretimi gayet iyi gidiyor, ticaretimiz canlanıyor, ihracatımız rekor üstüne rekor kırıyor, turizm sektörü sürekli hedef yükseltiyor."
2023 HEDEFLERİMİZE DOĞRU KARARLILIKLA YÜRÜYORUZ"
Yatırımcıların en önemli şikayetinin kapasite büyütmek için makine, üretmek için hammadde ve nakletmek için konteyner bulamamak olduğunu belirten Erdoğan, "Organize sanayi bölgelerinde yer kalmadığı için sürekli genişletme ve yenilerini açma çalışmaları var." dedi.
Tüm bu gelişmelerin istihdamı da olumlu yönde etkilediğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ifade etti:
"Pek çok sektörde vasıflı-vasıfsız eleman ihtiyacı had safhaya çıktı. Bilhassa belli alanlarda yetişmiş iş gücü adeta karaborsaya düşmüş durumda. Gençlerimiz başta olmak üzere ülkemizin insan kaynağını en verimli şekilde değerlendirmek için tüm kurumlarımızla yoğun gayret içindeyiz. Türkiye'nin potansiyelinden, gücünden, büyüklüğünden habersiz şeamet tellalları sürekli tersini söylüyor. Karanlık bir fotoğraf çizmeye çalışıyor olsa da 2023 hedeflerimize doğru kararlılıkla yürüyoruz.
Bu yolda attığımız her adımda, karşılaştığımız engelleri, önümüze kurulan tuzakları, arkamızdan yazılan kirli senaryoları birer birer boşa çıkartıyoruz. Ülkemizde artık vesayeti diriltme hayalleri de darbe ile milletin arasını ve iradesini gasbetme girişimleri de demokraside ve ekonomide elde ettiğimiz kazanımları geriye götürme çabaları da beyhudedir. Milletimiz en son 15 Temmuz'da bu konudaki kararını ve duruşunu şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya koymuştur. Milletimizle birlikte başardığımız her mücadele gibi önümüzdeki bu süreci de inşallah hep birlikte zafere ulaştıracağız."
"ARTIK KUZEY - GÜNEY KIBRIS DİYE BİR OLAY KALMAMIŞTIR"
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) yaptığı ziyarete değinen Erdoğan, "Dün ve önceki gün arife gününden başlayıp bayram günü akşam saatlerine kadar Kıbrıs'ta icra ettiğimiz program, pek çok bakımdan önemliydi. Biliyorsunuz Kıbrıs Türkü kardeşlerimiz yıllarca kendilerini sahte vaatler, yalanlarla, iki yüzlülükle aldatanlara cevaplarını bir süre önce açıkladıkları yeni bir kararla verdiler. Artık Kıbrıs Türklerinin uluslararası görüşmelerde masadaki tek talebi, egemen devlet statülerinin tanınmasıdır. Bunun dışındaki tüm teklifler geçerliliğini yitirmiştir." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rum kesimini ve Yunanistan'ın verdikleri tüm sözlerden dönmelerine, yapılan anlaşmalara sırt çevirmelerine, Türk toplumunu yok sayan şımarıklıklarına rağmen ısrarla destekleyenlerin artık bu konuda söyleyecek sözünün kalmadığını belirterek, şunları kaydetti:
"Şöyle bir hafıza tazelemesi yapacak olursa 1963'ten itibaren Kıbrıs Türklerine katliam dahil her türlü haksızlığı, hukuksuzluğu, nobranlığı yapan Rumlardı. Ada'da iki tarafın da temsil edildiği bir devlet formülü için Birleşmiş Milletler tarafından başlatılan Annan Planı dahil tüm girişimlere 'hayır' diyen yine Rumlardı. Türkiye'nin gösterdiği iyi niyete rağmen Avrupa Birliği içinde ülkemizde ve Kıbrıs Türkleri ile ilgili her konuda aleyhimizde çalışan Rumlardı.
Yakın zamanda Crans Montana'da masadan kaçan yine de ne yazık ki Rumlardı. Ada'nın zenginliklerini ve tüm imkanları sadece kendilerine isteyen, Kıbrıs Türkü'nü ısrarla azınlık görmeye devam eden yine Rumlardı. Öyleyse artık bizim bu kısır döngüyü sürdürmek için sebebimiz kalmamıştır. Biz Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin egemen devlet üzerine kurulu yeni çözüm teklifini sonuna kadar destekliyoruz.
Artık bizim için Kuzey Kıbrıs, Güney Kıbrıs diye bir olay kalmamıştır. Bizim için sadece Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin mevcut sıkıntıları içindeki bağımsız devletler vardır. Ada'daki 2 günlük temaslarımız sırasında Kıbrıs Türkü kardeşlerimizi, cumhurbaşkanından gençlerine kadar tüm kesimleriyle bu konuda kararlı gördüm. Kıbrıs Türk Devleti'nin en kısa zamanda geniş bir tanınırlığa sahip olması için her türlü gayreti sergileyeceğiz. İnşallah yakında bunun somut neticelerini de görmeye başlayacağız."