Tahran'da gerçekleştirilen 3'lü zirvede konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Terörle mücadele kesintisiz şekilde sürdürülmelidir"
Tahran'da Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ve İran Cumhurbaşkanı Reisi arasında olacak olan 3'lü zirve gerçekleştirildi.
İki lider arasında gerçekleşen son görüşmenin ardından, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Başkan Recep Tayyip Erdoğan ve İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ile gerçekleştirilecek Astana formatında 7. 3'lü gerçekleştirildi.
3'lü zirvede konuşma gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Astana zirvesi etkin çözümler üretebilen yegane oluşumdur. Terörle mücadele kesintisiz şekilde sürdürülmelidir. PKK, PYD terör eylemlerine devam ediyor. Suriye halkına yapılacak en büyük iyilik terörün bu topralardan tamamen sökülüp atılması olacaktır.
Türkiye güney sınırı boyunca terörden arındırdığı bölgelerde hem sivilleri korumu, hem düzensiz göçü engellemiştir. Tavizsiz mücadelemizi sürdüreceğiz." ifadelerine yer verdi.
"TERÖR ÖRGÜTLERİYLE MÜCADELE KESİNTİSİZ SÜRDÜRÜLMELİDİR"
Konuşmalarına devam eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şunları aktardı;
"Bu formatta en son 2019'da Ankara'da bir araya gelmiştik. Önümüzdeki dönemde İnşallah daha sık görüşme fırsatı bulacağız. Terör örgütleriyle mücadelemiz her daim sürecektir. PKK, YPG, hepimizin ortak meselesidir. Bugüne kadar sergilediğimiz işbirliğini sürdürerek bu hedeflere birlikte ulaşacağımıza inanıyorum. DEAŞ, PKK, YPG ve diğer tüm terör örgütleriyle mücadele kesintisiz sürdürülmelidir. Suriye halkına yapılacak en büyük iyilik, bölücü terör örgütünün işgal ettiği topraklardan sökülüp atılmasıdır. Türkiye güney sınırı boyunca terörden arındırdığı bölgelerle sivil kaybını korumuş, hem de Suriye toprak bütünlüğüne önemli destek vermiştir.
Bu sürecin nasıl hızlandırılabileceğini ve nasıl adımlar atılabileceğini istişare edeceğiz. Suriye halkının ihtiyaçlarının kesintisiz idame ettirilmesi hepimiz için öncelik taşıyor. Ancak sadece sözler yaralara derman olmuyor. Terör örgütlerinin sınırlarımızdan tamamen 30 km öteye çekilmesi zamanında yapılması. Tel Rıfat ve Münbiç terör yatağı haline dönüşmüştür.
"ASTANA SÜRECİ ÖNCÜ ROLÜNÜ KAYBETMEMELİDİR"
Terör konusundaki hassasiyetlerini altını çizerek ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine "Terör yuvalarının temizlenmesi çoktan gelmiştir. Anayasa Komitesi gayretlerimiz sonucu faaliyete geçmiş bugüne kadar 8 defa toplanmıştır. Önümüzdeki hafta yapılması planlanan 9. toplantının ertelenmesi üzücüdür. Unutmayalım ki Anayasa Komitesi'nin başarısızlığı Astana sürecinin başarısızlığı olarak görülmektedir. Toplantı, BM'nin kolaylaştırıcılığıyla BM merkezlerinden birinde görüşülerek sağlanmalıdır. Rejimin tavrı ise birlikte başlattığımız bu süreci baltalamaktadır. Bu tablo karşısında süreci canlandırmamız şarttır. Astana süreci öncü rolünü kaybetmemelidir." şeklinde devam etti.
Ayrıca bu mücadeleye birlik olarak devam edeceklerine inandıklarını ifade eden Erdoğan, "Rejim nezdinde gereken telkinlerde bulunacağınıza inanıyorum. İdlib'de biraz da olsa sükunet varsa bu Astana sürecinin sonucudur. İdlib'deki ateşkesin ihlal edilmemesi bu bakımdan önemlidir. Özellikle sivil yerlerini hedef alan saldırılar süreci baltalıyor. Sizlerin İdlib'deki terör odaklarından kaynaklanan endişelerinizi anlıyoruz. Şehitler verme pahasına kararlılıkla sürdürüyoruz. Türkiye 3.7 milyon Suriyeli kardeşimizi geçici olarak misafir etmektedir." ifadelerine yer verdi.
"BM'NİN YARDIMLARI SURİYE'DEKİ KRİZİ ÖNLEYECEK YEGANE YÖNTEMDİR"
Konuşmalarına devam eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Suriyelilerin topraklarına huzurla, güvenle onurlu dönüşü temin edilmelidir. Terörden temizlediğimiz bölgelere Türkiye'den 500 binden fazla Suriyeli döndü. Siyasi çözümde ilerleme kaydedilmesi dönmek isteyenlerin kötü muameleye maruz kalmayacakları geri dönüşler için önemlidir. Heyetlerimizin bu konuda istişarelerini artırması yönündeyim. Bu krizi biz çıkarmadık, külfetinin de bize yüklenmesi doğru değildir. Suriye'nin kuzey batısındaki durum özellikle dikkat çekiyor. 4 milyon Suriyeli uluslararası yardımlara her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyuyor. Türkiye her türlü desteği vermiştir. Astana ortaklarımızdan da aynı anlayışı bekliyorum. BM'nin yardımların devam etmesi Suriye'deki krizi önleyecek yegane yöntemdir." açıklamalarında bulundu.