Uzak Şehrin Masalı konusu nedir? Uzak Şehrin Masalı oyuncu kadrosunda kimler var?

Yapımcılığını 25 Filmin üstlendiği FOX TV ekranlarında yayınlanacak olan Uzak Şehrin Masalı dizisinin konusu ve oyuncuları büyük bir merakla araştırılıyor. Biz de bunun üzerine Uzak Şehrin Masalı konusu nedir? Uzak Şehrin Masalı oyuncu kadrosunda kimler var? sorularının yanıtına haberimizde yer verdik.

UZAK ŞEHRİN MASALI KONUSU NEDİR?

O gece Demirkan Konağı’nda yaşanan deprem, Umay’ın hayatındaki bütün taşları yerinden oynattı. Yıllardır kocası Affan’ın zulmüne evlatları için katlanan Umay için bu olay, bardağı taşıran son damla olmuştu. Çocuklarını alıp evi terk etti. Doğup büyüdüğü köye, Eskitepe’ye, uzun süredir kırgın olduğu ablası Sonay’a sığındı. El ele verip tüm küskünlükleri geride bıraktı iki kardeş. Hayatlarına bir çekidüzen vereceklerdi. Aile yadigarı mandırayı yeniden çalıştırmaya başlayacak, kimseye müdana etmeden yaşayacaklardı. Ama kul kurarken kader gülerdi. Karşılarına mazisi karanlık, gizem dolu bir adam çıktı… Kürşat Eroğlu… Yaralıydı. Kaçaktı. Çok korktular önce ondan. Ama Kürşat, Umay’ı ve çocukları, Affan’ın zulmüne karşı cansiperane korudu. Mandırayı ayağa kaldırmalarına yardım etti… Ve iki kız kardeş bir kez daha büyük bir yol ayrımına geldi. Çünkü herkesin geçmişinde büyük sırlar vardı. Ve zamanın açığa vurmadığı hiçbir sır yoktu…

UZAK ŞEHRİN MASALI OYUNCU KADROSU

ASLIHAN GÜNER (Umay Demirkan)

Adını bir Anadolu Efsanesi olan Umay Ana’dan almıştı… Onun kadar anaçtı. Onun kadar bereketliydi eli. İki çocuk annesiydi Umay. Ve çocukları için yaşar, onlar için nefes alırdı. Oğlu Melik, Williams sendromuna sahipti. Altı yaşındaki bu dünyalar güzeli çocuk hastalığından dolayı hep gülümserdi. Ve kocası Affan’ın zulmünden artık illallah demişti. Ve bir gece evlatlarını kucaklayıp kaçtı Demirkan Konağı’ndan. Doğup büyüdüğü sınır köyüne, bir masaldan çıkmış gibi büyüleyici olan Eskitepe’ye geri döndü. Canını dişine takıp ailesinden kalan mandırayı adam edecek ve çocuklarını pamukların içinde büyütecekti. Eskitepe’de Kürşat’la kesişti yolları. Ve hayatı baştan aşağı değişti…

BARIŞ KILIÇ (Kürşat Eroğlu)

Sanki saklanıyordu hayattan. İçinde biz duymasak da hep Müslüm Baba’dan ağır bir şarkı çalıyordu sanki… Hayat dalaşmıştı onunla, o da hayatla dalaşmıştı. Yıllar önce ağabeyi Tuncel’le birlikte Adana, Ceyhan’dan İstanbul’a göç etmişti. Kirli işlere bulaşan iki kardeş kısa sürede yeraltı dünyasının en korkulan simaları haline gelmişti. Ama her yükselişin bir düşüşü vardı. Karısı ve oğlunun ölümüyle suçlandı Kürşat. Her şeyi geride bırakıp kayıplara karıştı. Yıllarca yurtdışında yaşadı. Ama geçmişi bir karabasan gibi peşini bırakmıyordu. Görülecek bir hesabı vardı. Bir gece Ermenistan sınırından Kars’a yaralı bir halde kaçtı. Kader Umay’ı ve bir meleğe benzeyen Melik’i çıkarttı karşısına. Onlarla yeniden doğdu bu mazisi yaralarla dolu adam.

TİMUR ACAR (Affan Demirkan)

Affan, Kars’ın en zengin ailelerinden Demirkanların tek oğluydu. Yüreği babasının açtığı yaralarla doluydu. Sevgisiz, boyunduruk altında, ezilerek geçirmişti bütün çocukluğunu. Kumar ve kadınlarda aradı ruhunun kurtuluşunu. Hayatı bitme noktasına gelmişken Umay’a âşık oldu. Melik doğana kadar her şey yolundaydı. Ama özbeöz oğlunun Williams sendromlu olması Affan için onulmaz bir utanç kaynağıydı. Affan da yeniden alkole ve kadınlara düştü. Karısına zulmetmeye başladı. Ta ki Umay konağı terk edip gidene kadar. Onsuz yaşayamayacağını hemen anladı Affan. Karısını geri döndürmek için her yola başvuracaktı. Ama karşısında Kürşat vardı artık.

BEGÜM BİRGÖREN (Sonay Karaarslan)

Umay’ın ablası Sonay’ın genç kızlığı, dizilerle, aşk romanlarıyla geçti. Hayal dünyasında yaşardı hep. Anasıyla babasını kaybettikten sonra Umay’ı bırakıp, kamyon şoförü Serhat ile Urfa’da evlendi. Ama Serhat bir nakliye işi için Suriye’ye gidip geri dönmeyince kucağındaki oğlu Murat’la Kars’a dönmek zorunda kaldı. Obsesif bir hâlde kocasının ölmediğini, bir gün geri döneceğini söyledi herkese. Umay, Affan’ı terk edip ona sığınınca kardeşine sımsıkı sarıldı. Yıllarca birikmiş olan küskünlük o eşiğin önünde siliniverdi. Ama Kürşat her şeyi değiştirecekti. O da âşık oldu bu tekinsiz adama.