Vekili Kurtulmuş: "İktidarımızın kulu kölesi olan besleme bir gençlik istemiyoruz"
AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş, AK Parti'nin gençleri fabrikasyon bir üretim olarak görmediğini belirterek, "İktidarımızın kulu kölesi olan besleme bir gençlik yetişsin istemiyoruz. Bizim istediğimiz fikri hür, vicdanı hür, geleceğe gayretle
AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş, AK Parti'nin gençleri fabrikasyon bir üretim olarak görmediğini belirterek, "İktidarımızın kulu kölesi olan besleme bir gençlik yetişsin istemiyoruz. Bizim istediğimiz fikri hür, vicdanı hür, geleceğe gayretle kanatlanan, değerlerine bağlı, kendi kökleri üzerinde yükselen ve dünyanın bütün meydan okumalarına karşı göğsünü siper ederek dünyadaki bütün haksızlıklara karşı meydan okuyan bir gençlik yetiştirmektir" dedi.
Akademi Beyoğlu'nda düzenlenen "Yerel Yönetimler ve Gençlik Politikaları Forumu"nda gençlerin siyasal katılımdaki rolü ve etkisi tartışıldı. Forum açılışına AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş'un yanı sıra Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen ve STK temsilcileri katıldı.
"Bir ülkenin en büyük gücü geleceğe inanmış olan değerli gençliğidir"
Akademi Beyoğlu'nda konuşan Kurtulmuş, "20'nci yüzyılın ikinci yarısından itibaren yakılmış olan gençlik ateşinin siyasetteki göstergesi AK Parti siyasi hareketidir. Türkiye'de AK Parti'nin yapmış olduğu çalışmalar, gençliğin siyasal katılımının önünü açan kuvvetlendiren katılımlardır. 18 yaşında seçme ve seçilme hakkını veren AK Parti olmuştur. Türkiye'deki bu siyasal gelişmenin gençlik alanındaki şahikası ise hiç şüphesiz 15 Temmuz gençliğidir. Milletine, değerlerine, inançlarına, bayrağına ve vatanına sahip çıkan, çok büyük bir gençlik kitlesinin var olduğunu ortaya koymuştur. Türkiye'de 15 Temmuz gençliği, 68 kuşağı denilen kuşaktan çok daha sağlam, çok daha güçlü, çok daha milletine bağlı, çok daha gelecek içim ümit vaat eden bir gençliktir. Böyle bir gençliğe sahip olmaktan dolayı da Allah'a şükür ediyoruz. Bir ülkenin en büyük serveti ne yer altı yer üstü kaynakları ne de herhangi bir başka özelliğidir. Bir ülkenin en büyük gücü geleceğe inanmış milletine inanmış ve gerçekten güçlü olan değerli gençliğidir. Bu anlamda en büyük servetimiz bizim gençliğimizdir" ifadelerini kullandı.
"Gençleri fabrikasyon bir üretim olarak asla göremeyiz"
İktidarın kulu kölesi olan bir gençlik istemediklerini vurgulayan Kurtulmuş, "Gençleri sadece ideolojik bir mekanizmanın parçası olarak göremeyiz. Bir zamanlar tek parti ideolojisinin ifade ettiği gibi "10 yılda 15 milyon genç yarattık her yaştan diyerek" gençleri fabrikasyon bir üretim olarak asla göremeyiz. Bizim amacımız resmi ideolojinin gölgesinde yetişen gençleri ortaya çıkarmak değil. İktidarımızın kulu kölesi olan besleme bir gençlik yetişsin istemiyoruz. Bizim istediğimiz fikri hür, vicdanı hür, geleceğe gayretle kanatlanan, değerlerine bağlı, kendi kökleri üzerinde yükselen ve dünyanın bütün meydan okumalarına karşı göğsünü siper ederek dünyadaki bütün haksızlıklara karşı meydan okuyan bir gençlik yetiştirmektir. Yerel yönetimlerin gençlik aşısını topluma yapacak ana merkezler haline getirilmesi gerekiyor. 31 Mart'ta milletimizin oylarıyla ortaya çıkacak yeni dönemde, büyük bir başarıyla büyük bir zaferle sonuçlarını alacağını ümit ettiğimiz 31 Mart seçimlerinden sonra bu gençlik aşısını sivil toplum kuruluşlarımız ile beraber topluma daha güçlü bir şekilde yapacağız" ifadelerini kullandı.
"Siyasal katılım yoksunluğu Orta Doğu'daki birçok çatışma, iç çekişme ve maalesef iç savaşların da kaynağıdır"
Gençlerin siyasal katılımda olmamasının kötü sonuçlar doğuracağını vurgulayan Kurtulmuş, "İslam coğrafyasında, içinde bulunduğumuz Orta Doğu coğrafyasında bugün yaşadığımız temel sorunların altındaki ana nedenlerden birisi özellikle gençlerin siyasal katılım süreçlerinin maalesef çok kısıtlı olmasıdır. Siyasal katılım yoksunluğu Orta Doğu'daki birçok çatışma, iç çekişme ve maalesef iç savaşların da kaynağıdır. Örnek olarak Arap Baharı başladığında Tunus'taki gençlik hareketleri üzerinden başlayan bir hareketliliğin ve nihayetinde 24 yaşındaki bir çocuğun gencin kendisini yakmasıyla başlayan sürecin Arap Baharı'nın fitilini ateşlediğini unutmayınız. Aynı şekilde Suriye'deki gelinen vekalet savaşları ve uluslararası güçlerin Suriye'yi bir şekilde müdahale ettiği satranç tahtası haline çevirmesinin temelinde yatan siyasal katılım eksikliğidir. Özellikle ülkenin geleceği olan genç kitlelerin siyasal katılım ile ilgili en ufak bir söz hakkının olmadığı en ufak bir şekilde işin içerisinde olmadığı Suriye bugün maalesef parçalanmış bir Suriye haline gelmiştir" şeklinde konuştu.
"İlim yeterli değil irfan lazım. Bilgi yeterli değil tecrübe lazım"
Yerel Yönetimler ve Gençlik Politikaları Forumu açılışında konuşan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ise "1994'te başlayan yerel yönetim hareketinden geçen 25 yıl içerisinde çok şeylerin değiştiğini görüyoruz. Türkiye'yi değiştiren de Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği oldu. Gençler ben neye yararım, ne iş yaparsam başarılı olurum ve mutlu olurum sorusunu soruyor. Teknoloji gelişti, inovasyona ve girişimciliğe ihtiyaç var ve insanlar öylesine bir okul okumakla yeterli olmayacağını görüyor. Eğitim tek boyutlu bir iş olmaktan çıktı. İlim yeterli değil, irfan lazım. Bilgi yeterli değil tecrübe lazım" şeklinde konuştu.