Yabancı Sınırlaması Kalkıyor mu, Cumhurbaşkanı Açıkladı
TFF Süper Ligde ki yabancı kuralı değişiyor mu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yabancı kuralı için neler söyledi.Yabancı sınırlaması kaça iniyor. Tüm sorularınızın cevabını haberimizde bulabilirsiniz.
Yabancı kuralı değişiyor mu? Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Yabancı sınırı hakkında neler söyledi. Yabancı kuralında ki son gelişmeleri haberimizden öğrenebilirsiniz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ATV ve A Haber kanallarında katıldığı canlı yayın programında futbol gündemine dair açıklamalarda bulundu.
İşte Erdoğan'ın futbolun gündemine dair açıklamaları;
'NEREDEYSE SAHADA YERLİ FUTBOLCU YOK'
Bunu tabii aslında kulüplerimizle konuşarak bir yere vardırmamız lazım. Özellikle futbolda yabancı oyuncu sayısının aşırı oluşu bize bazı dezavantajlar getiriyor. En önemli dezavantajı Milli Takım'a yansıması. Milli Takım'a yansımada oyun noktasındaki performansı az olduğu için yerli futbolcularımızın Milli Takım'a gidişte de bir defa o sayıyı, gücü yakalayamıyoruz. 'Şu anda kulüplerimiz hiç mi yabancı oynatmasın?' Hayır, oynatsın ama bu kadar fazla değil. Sayı 6'ya, 7'ye çıktığı zaman bu durumda hakikaten neredeyse sahada yerli futbolcu yok. Bunu doğru bulmuyorum. Belli bir sayıda tutulabilir, o da hem tribünlere farklı bir heyecan getirebilir hem de yerli futbolcularımız arasında rekabete vesile olabilir ama işi bitmiş futbolcuları almanın da doğru olduğuna inanmıyorum."
'BEŞİKTAŞ BÜYÜK BİR AVANTAJ YAKALADI'
Beşiktaş'ın 3-1 gibi bir galibiyetle Türkiye'ye dönmesi büyük bir avantaj. Ama futbolun neticesi 90+uzatmalardır. Türkiye'de rövanşı kaptırmamak suretiyle burada da puanları en güzel şekilde almalı ve 2'de 2 yaparsa 6 puan yapar ve yola güzel devam eder.
CUMHURBAŞKANI KATILDIĞI PROGRAMDA ŞUNLARI SÖYLEDİ
BARZANİ'NİN AÇIKLAMASI ÇOK YANLIŞ
Barzani bizim ne düşündüğümüzü çok iyi biliyor. Yaptığı açıklama çok çok yanlış açıklama. Bizim Irak'ın toprak bütünlüğü konusundaki hassasiyetimizi biliyor. Bunu bildiği halde Kerkük özellikli bir bölge bunu da bildiği halde kalkıp hala buralarda kendisine göre bazı operasyonlar yapma gayreti içerisine girmesini hiç doğru bulmuyorum. Biz en zor dönemlerinde yanlarında olduk ve hala yanlarındayız. Ancak bu atılan adımlar bizi yeni bir karar sürecine itti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bu büyük bir felaket
KARARIMIZI 22 EYLÜL'DEKİ MGK'DA VERECEĞİZ
Şimdi ABD dönüşü 22'sinde bu referandum olayını da gündeme aldığımız MGK toplantısını öne aldık ve bu toplantıyı ayın 22'sinde saat 15'te yapacağız. Bu konuyla ilgili nihai kararımızı da bizler teklif olarak hükümet de Bakanlar Kurulu olarak ayın 22'sinde verecek. Demek ki bir şeyler anlamamış.
O İŞİN ARKASINDA DA FETÖ VAR
Bunları olay yaşandığı andan itibaren tepkimizi açık net ortaya koyduk. BMGK ABD'nin aslında bir yerde güvenliği altında bir şeydir. Bizi BM Genel Kurul binasında kendi elemanları güvene alır ama dışarıda hep ABD bizim güvencemizi sağlar. Bunun yanında bizim kendi korumalarımız da vardır. Bu olay da 16 Mayıs'taki seyahatimiz sayın Trump'ın üzere yaptığımız üstelik bir resmi ziyaretti. Bu ziyarette maalesef orada PKK terör örgütünün mensupları ile FETÖ'cülerin dayanışması ile bize kısa bir mesafede gösterileri oldu. Buna ABD güvenlik kurumlarının ciddi bir müdahalesi olmadı. Daha sonra biz Büyükelçilik binamıza geleceğimizde de orada meğerse bazı adımlar atıldı yine biz oraya geldik ve baktık ki 100-75 metre mesafede aynı durumdaydılar. Orada da gösteriler vardı. Tüm bu gösteriler karşısında benim oradaki vatandaşlarım da eli bağlı duramazdı. Onlar müdahale yoluna gittiler. Benim korumalarım da eli bağlı duramazdı. ABD polisi en ufak bir müdahale yapmıyor. Baktık ki bizim korumalarımızla ilgili ne yazık ki gözaltı kararları, kendilerine göre mesela eşimin iki hanım koruması olayların olduğu yerde resmi olan ismi olan isimleri arasında hiç olmayan kişiler. Bunlarla ilgili bir gözaltı kararı gibi bir şey çıkartıyorlar. Sonra baktık ki bunun ucu da FETÖ'ye dayanıyor. Ne yazık ki orada bunlarla müşterek çalışıyorlar.
Erdoğan o fotoğrafın hikayesini anlattı
(ZAFER ÇAĞLAYAN'A DAVA) TRUMP "BUNDAN DOLAYI ÇOK ÜZGÜNÜM" DEDİ
Zafer Çağlayan ile ilgili de nasıl bir organizasyonun olduğu ortaya çıkıyor. Bu 17-25 Aralık sürecinde buradaki FETÖ ekibinin o soruşturmalarında geçen ifade ne ise aynı şimdi burada geçiyor. Hiç mi hiç alakası olmayan veya bakanlık sürecinin dışındaki dönemleri kapsayan garip ifadeler var orada. Konuya da hakim değiller. Bu şekilde örneğin Zafer bey ve diğerleri ile ilgili hazırladıkları soruşturma beyanının içerisinde bunlar var. Ben bunları hakikaten yadırgadım. Astana'da iken Sayın Trump beni aradı ve ben tabi başka konular zannettim meğer bu konular ile ilgili imiş. Ben görüşmüştüm ben ilgileneceğim demişti. Bu görüşmemizde üzgünüm dedi. Bu federal değil eyaletin güvenlikçilerinin yaptığı yanlış ama ben bu işi yakın takibe alarak inceleyeceğim dedi, ben de kendisine teşekkür ettim.
Erdoğan'dan flaş TEOG açıklaması
ARAKAN'IN TAVRI BÜYÜK BİR FELAKET
Arakan'daki tablo tabii ki büyük bir felakettir. Çok büyük bir boyutta bir dram. Çok kısa bir süre önce Kazakistan arefesinde eşimi oğlumu Dışişleri Bakanı'mı, eşini, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımızı, Kızılay, AFAD, TİKA böyle bir grubu Bangladeş'e gönderdik. Derdimiz hem oradaki kampları yerinde görmek durum tespiti yapmak bunun ardından da neler yapabiliriz, ne gibi yardımlarımız olabilir. Ben devlet başkanı danışmanı ile kısa süre önce görüşmüştük. Fakat gelişmeler onu ürkütmüş olacak ki Genel Kurul'a gelmiyor diye bugün haberlerini aldık. Gerek eşim gerekse dışişleri Bakanımızdan aldığımız bilgiler hakikaten çok acı.
ARAKAN'DA BİNLERCE İNSAN ÖLDÜ
Binlerce insan ölmüş vaziyette. Günlerce bir şey yemeyen insanlar vardı. Belki de günlerce bunlara ilk yiyecek uzatan bizim TİKA'mız oldu. Biz bu işte çok ciddi deneyimler geçirdik. Özellikle Suriyeli kardeşlerimize kurduğumuz çadırlar her yönüyle yaza kışa dayanıklı. Çamurun üzerinde inşaa etmiyoruz. Ona göre de altyapımız gayet iyi. Burada aynı zamanda hastanemizi kuralım büyük mutfaklar kuralım bu mutfakların yanında fırınlarımızı kuralım. Biz alımların hepsini Bangladeş'ten yapalım giyimlere varıncaya kadar bizim bile bazı kuruluşlarımızın orada üretim merkezleri var. İlaçları vs ne gerekiyorsa oradan alalım dedik. Şimdi biz onlardan cevap bekliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı da dedi görüşüp BM'de görüşmek suretiyle biz orada bir netice alırsak orada da BMGK'da bir gündem oluşturup orada müzakere edeceğiz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Boynumuzun borcudur
KİMİN AVUKATLIĞINA SOYUNUYORSUN EY KILIÇDAROĞLU?
Bu ifadeleri görüyorsunuz. Al birini vur ötekine. Biri d iyor ki senin İHA'ların nerede öbürü diyor orada piknik yapıyorlar diyor biri çıkıyor bunlar terörist de olabilir diyor. Sen burada kimin avukatlığına soyunuyorsun. Benim burada bu kadar Mehmetçik'im şehit ediliyor. Benim vatandaşlarım şehit ediliyor. Veznecilerde şehit edilen benim vatandaşlarım değil miydi sivil değil miydi bunlar onların silahları mı vardı ey Kılıçdaroğlu? Kızılay'daki meşhur bomba olayı neyin nesiydi. Yahu siz ne utanmaz adamsınız. Nasıl bunları konuşuyorsunuz. Bütün bunlar olacak biz hala teröristlerin olduğu yerlerde inlerde mağaralarda bunları izleyeceğiz. Yok öyle şey. İnlerine gireceğiz inlerine.
İHA YAPMAMIZ RAHATSIZ EDİYOR
Attığımız milli İHA adımları bunları rahatsız ediyor. Kılıçdaroğlu istediğin kadar üzül. Yanındakinin ismini zaten vermeyeceğim. Sen de istediğin kadar üzül. Terörün yandaşları istedikleri kadar üzülsünler. Bu mücadeleyi sonuna kadar tek terörist kalmayıncaya kadar devam ettireceğiz. Bu ülkenin huzuru mutluluğu için buna ihtiyacımız var. (Kılıçdaroğlu'nun terörü bitireceğim sözleri üzerine) Bu anlayış bu kafa neyle bitirebilir bu işi?
Artık Türkiye güvenliğinde çok ileri aşamalara gelmesi şart. YPG'ye 3 bin TIR dolusu silah gitti. Bunlar para falan da vermedi. Kuzey Suriye'de PYD/YPG'ye veriyorlar aynı zamanda ABD'nin askerlerine de veriyorlar. Adı ne Rakka operasyonunda DEAŞ'a karşı mücadele.
ARAKAN'IN TAVRI BÜYÜK BİR FELAKET
Arakan'daki tablo tabii ki büyük bir felakettir. Çok büyük bir boyutta bir dram. Çok kısa bir süre önce Kazakistan arefesinde eşimi oğlumu Dışişleri Bakanı'mı, eşini, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımızı, Kızılay, AFAD, TİKA böyle bir grubu Bangladeş'e gönderdik. Derdimiz hem oradaki kampları yerinde görmek durum tespiti yapmak bunun ardından da neler yapabiliriz, ne gibi yardımlarımız olabilir. Ben devlet başkanı danışmanı ile kısa süre önce görüşmüştük. Fakat gelişmeler onu ürkütmüş olacak ki Genel Kurul'a gelmiyor diye bugün haberlerini aldık. Gerek eşim gerekse dışişleri Bakanımızdan aldığımız bilgiler hakikaten çok acı.
ŞİMDİ HEDEFİMİZ İDLİB
Artık Türkiye güvenliğinde çok ileri aşamalara gelmesi şart. YPG'ye 3 bin TIR dolusu silah gitti. Bunlar para falan da vermedi. Kuzey Suriye'de PYD/YPG'ye veriyorlar aynı zamanda ABD'nin askerlerine de veriyorlar. Adı ne Rakka operasyonunda DEAŞ'a karşı mücadele. Şimdi Rusya ile görüşmelerimizi yaptık. İdlib'in huzuruna yönelik şu anda bunu Rusya ile birlikte götürüyoruz. Temenni ederim ki burada da hedeflerimize ulaşırız.
BİZ SEVGİ İÇİN GELDİK
Bu zat nerede kiminle nasıl kavga edilir edilmez bu kavga için adeta yaratıldım havasında. Ama biz sevgi için geldik. 15 Yıldır biz bunun mücadelesini verdik. Birliğin beraberliğin bu ülkede özellikle dayanışmanın barışın egemen olması için bir mücadele veriyoruz. Tabi bütün bunlarımız bu hedeflerimiz sevgi arayanlar içindir barışı arayanlar içindir. Aynen şu anda Gabar'da Cudi'de Bestler Deresi'nde vatandaşıma saldıranlar hangi tuzakları kuruyorsa biz de aynı tuzaklarla onlara gereken cevabı vermeyi biliriz. Sayın Kılıçdaroğlu aynı anlayışı ile yoluna devam etsin. Biz de bu anlayışla yolumuza devam edeceğiz. Benim ülkemin birlik beraberlik anlayışı hamdolsun çok iyi konuma geldi. Eski Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu yok. Biz şimdi yeni bir atmosfer oluşturuyoruz. Orada şimdi geceleri sokağa çıkmama gibi bir durum yok. Artık vatandaşlarımız da geceleri dışarıya çıkabiliyor.
SALDIRAN GRUPTA ALKOLLÜ KİŞİLER DE VAR
Ben süreci yakından takip ettim. Oraya gelenler arasında alkollü olanların olduğu da söylendi bana. Çok yanlış bir yaklaşım tarzı. Bizim dinimizde değerlerimizde siz kalkıp da defendelien bir insanın mezarına yönelik seversin sevmezsin böyle bir müdahale tarzı yoktur. Bu bir annedir ve evladı da cezaevinden yasal olarak iznini almış annesinin defin merasimine gelmiştir. Konuyu İçişleri Bakanım bana ilettiğinde ben de kendisine şunu söyledim Bu zaten bizim değerlerimizde böyle bir şey yok. Böyle bir şeye hakları da yok. Bence siz mevtanın sahiplerine şunu teklif etseniz. Biz kendilerine uçak tahsis edelim memleketlerine gönderelim kendi topraklarında defnetsinler bu arada beni tekrar Süleyman Bey aradı 3 yer düşünüyorlar dedi. Elazığ, Tunceli, Mersin ben de dedim ki memleketi neresi ise onu teklif et dedim. Tunceli olduğunu söyledi. Kendileri de uçakla değil otobüsle gideceklerini söylemişler. Ben de o zaman tüm güvenlik tedbirlerini alın dedim. Konuyla ilgili de Adalet Bakanlığımız gerekli takibi yapıyor.
NATO FÜZE DESTEĞİ VERMEDİ
Şimdi yıllar önce Yunanistan S-300 aldı herhangi bir uygulama yapıldı mı hayır. Şimdi biz S-400 anlaşması yaptık rahatsız oldular. Peki siz verdiniz de biz almadık mı? İstedik vermediler biz de başımızın çaresine bakacağız. İstediğimiz yerle istediğimiz anlaşmayı yapar adımlarımızı atarız. Şimdi Türkiye gibi bir ülkenin elinde bu tür güçlü savunma araçlarının olmaması düşündürücüdür. Atmamız gereken daha çok adımlar var ve bunun için de çalışıyoruz. Büyük oranda dediğiniz süreci aşmış vaziyetteyiz. Bu konuyla ilgili benim Sayın Putin ile yaptığım şey ortak üretimi de başarmak. İleriki safhaları da olacak inşallah.
SAĞLIKTAKİ BÜYÜK DÖNÜŞÜM ORTADADIR
Bu Okmeydanı SSK hastanesi bizim Kasımpaşa'da oturduğumuz yere yakın olan hastane idi. Erkenden gider numara alırdık. Eşim olsun çocuklarım olsun oraya gidebilmesi için. O numarayı alabilmek için erkenden giderdik. Yoksa mümkün değil. Kuyruklar gerçekten çok çok uzun, hijyen diye bir şey yok. Hasta ziyaretine giderdik bir odada 4-5-6 hasta vardı. Tuvaletler serum şişeleri kan falan onlar içerisinde, oraya sağlam girseniz hasta çıkarsınız. Şimdi bizim bu yaptığımız şehir hastaneleri hatta diğer hastanelerimiz bunlara çok dikkat ediyoruz. Biz hastalarımızı taşırken ambulans yoktu, şimdi helikopterle ambulans uçaklarla taşıyoruz. İlaç meselesi, ilaçlarda hastanenin kendi eczanesi vardı o zamanlarda doktor 4-5 ilaç yazardı ikisini bulur üçünü bulamazdınız ne yapacaksın git dışardan al. Şimdi nasıl git istediğin eczaneden al ilacını.
PKK Yüksekova'dan kimseyi göndertmedi oraya. Biz 15-20 kişi ile gidip açılış yaptık. Oranın açılışı ile ilgili de bir hatıram var. Hamile bir hanım yanıma geldi Başkanım dedi. Benim bir gece evimi bastılar teröristler dedi. Ben bir polis eşiyim ve hamileyim dedi. Ne olur bizi korunaklı yerlere al dedi. Ondan sonra biz ayrım yapmadan onları belli yerlere taşıma kararı aldık.
15 SENEDE 70 BİN DERSLİK AÇTIK
Burada kimse kitabını defterini böyle uygun şartlarda alamıyor ikinci el eskiden ve fiyatlara milyonlar. Biz geldik ilk nereden başladık 6 sıfır attık 10 milyon 10 liraya düştü. Bunu da aştık dedik ki ikinci el kitap niye olsun. Onu biz yaşadık, abilerimizden teksir kağıdı ile çekilmiş kitap alıyorduk. Abilerimizden belli bir ücret karşılığı alırdık. Fakat biz dedik ki bu çileyi çektirmeyeceğiz. Onun için okullar başlarken bizler kitapları sıraların üzerine 0 kilometre ve ücretsiz koyduk ve kuşe kağıt, birinci hamur kağıt alabiliyorlar. Acaba şu anda genç nesil bizim yaşadıklarımızı annelerine babalarına sorsalar. Şimdi böyle bir şey yok. Ülke her yönü ile refaha kavuştu. Okullarımızın kalitesi fiziki olarak her şeyi ile biz 70 bin derslik 15 seneye sığdırdık. Şu anda Türkiye'de 20 kişilik sınıflar var. Biz eğitimi birinci sıraya çıkardık. Yatırımlar gerekiyordu ona başladık, en fazla kadroyu eğitime öğretmenlerimize ayırdık ve ciddi anlamda alımlar yaptık. Okullarımızda asla boş ders olmasın. Bunun çalışmalarını da Milli Eğitim Bakanlıklarımız sürekli yapıyor ama az önce yaşadığımız şu ikinci el falan bunları hamdolsun ortadan kaldırdık.
BEN TEOG OLAYINI İSTEMİYORUM
Ben TEOG olayını istemiyorum ve bunun yanlış olduğunu düşünüyorum. Biz TEOG ile mi geldik? Gelirsin puanınla girmen gereken yere girersin. Bindirilmiş kıtalara dönüyoruz olmaz.
Siz TEOG falan gördünüz mü? Hamdolsun buralara gayet iyi geldik. Bundan sonra geçişler aynı şekilde devam edecek. Her okul kendisi kendi imtihanını yapar. Bunlar zor şeyler değil bunların hepsi aşılır.
BOYNUMUZUN BORCUDUR
Fırsatım olsa seve seve ederim de benim zaten evden çıkışım sabah erken eve dönüşüm de gece 24 gibi oluyor. Rize'de zaten birlikteyiz. Siyasetçinin bir yanı da şu eşini de yanına alır ve beraberce faaliyetler neredeyse oraya da beraberce giderler. Seve seve bu tür yardımları yapmak boynumuzun borcudur ondan da sapma yapamayız. Memur gibi çalışan arkadaşlarımız herhalde eşlerini bu noktada yalnız bırakmamalı hele hele bazıları eşi de işe gidiyor kendi de işe gidiyorsa beraberce evde hayatı yaşamaları gerekiyor.
AFRİN BİZİM İÇİN ÖNEMLİ
Afrin bizim için önemli bir yerdir ve tavizimiz yoktur. Türkiye Cumhuriyeti ve silahlı kuvvetlerimiz asla bir terör koridoruna müsaade etmeyecektir.
FETÖ DELİLLERİ ORTADA KİM YUTAR?
FETÖ ile mücadelede çok iyi bir noktadayız ve benim kanaatime göre yıl sonu itibari ile açık ve net sonuçları görmeye başlayacağız. Şu anda gerek avukat ve siyasilerimizin bana getirdiği bilgiler bu istikamette. Burada bizim şehitlerimizin ailelerine gazilerimize biz sahip çıkmazsak bunun hesabını Allah'a veremeyiz. Hukuk çerçevesinde ne gerekiyorsa sonuna kadar takipçisi olacağız. Bunların yalanları şunlar bunlar zaten ne hakimlerimiz ne savcılarımız yutmuyor onlar da gerçekleri görüyorlar. Deliller de belgeler de ortada. Savcılar bir şeyi söylerken öbür tarafta da herhalde mazlum mağdur durumunda olanların avukatları bunlar karşısında gereken tüm belge ve her şeyi ile ispat ediyorlar o zaman da iyice tutuşuyorlar. Artık yavaş yavaş karar safhasına geliyoruz.
MERKEL'DEN BU YÜZDEN ŞİKAYETÇİYİZ
Burada olaya bir kaç cepheden bakmak lazım. Bizim sorunumuz Alman yönetimi ile mi Alman halkı ile mi? Bizim Alman halkı ile değil yönetimi ile. Orada da çelişkiler var. SDU'nun bakışı farklı Sosyal Demokratların bakışı farklı, liberallerin farklı, Yeşiller'in farklı. Bunlar bizim referandum sürecinde edep adap sınırını aştılar. Bunlar bize karşı adeta kampanya yürüttüler. Şahsımla alakalı, partimle, ülkemle alakalı çok çirkin kampanya yürüttüler. Buna seyirci kalması sebebiyle biz Merkel'den şikayetçiyiz. Başbakanlık önünde benim, Putin ve Suudi Arabistan Kralı'nın sahibinin olduğu üçlü, orada bir Mercedes ve yazıyor bunları kim öldürürse arabayı alır. Bir el kumanda ediyor sonra da sağır sultana yatıyor.
ALMANYA'NIN TÜRKİYE'YE İHTİYACI VAR
Almanya 4 bin 500 PKK'lıyı barındırıyor. Türkiye'ye karşı her türlü hakareti yapıyorlar. Şimdi önümüzdeki hafta onların seçimleri var. Seçimden sonra ne olur bilemem ama değişeceğine inanıyorum. Onların Türkiye'ye ihtiyacı var.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN KREDİ BURS RAKAMLARINI AÇIKLADI
Üniversite öğrencilerine bursu biz 425 liraya çıkardık. Fakat bu yıl lisans öğrencilerine kredi burs 470 lira oldu. Böyle ödenecek ayrıca geçen yıl 285 TL olan yurtlarımızda kalan öğrencilerimize beslenme yardımı veriyorduk o da bu yıl 330 liraya çıkartıldı. Yüksek lisans 440 lira, doktora öğrencileri için ise 1410 liradır. Şimdi, Yüksek lisans öğrencileri için 940 lira olan 1410 lira olan bu rakamlar adeta kendini geçindirmek gibi değil aile geçindirir gibi duruma geldi.
BEDELLİ GÜNDEMİMİZDE YOK
Bedelli askerlik gündemimizde yok. Geçmişimizde bu yoktu. Son zamanlarda bu artış kaydediyor. Temenni ederiz ki bunlar gündemden yavaş yavaş düşer ve herkes o şerefli giysiyi giymek suretiyle yola devam eder.
Ukrayna maçında yaşanan keşke olmasaydı. Grup liderini yenmiş olmak hakikaten Eskişehir'de bizim için önemliydi. Bunu başarmak suretiyle şimdi önümüze yeni bir süreç açıldı. İki takım da önemli takımlar.
EN BÜYÜK HAYALİMDİ, 2018'İN SONUNA YETİŞTİRMEYE ÇALIŞIYORUZ
Kültüre bizim ciddi manada yüklenmemiz lazım. Kültürde sanatta bir sıçrama yapmamız gerekiyor. Ne gibi adımlar atmamız gerekiyorsa bunları atalım ve bu açığımızı süratle kapatalım. Herakles Lahdi yerini aldı müzemizde. Şu anda benim belediye başkanlığımdan bu yana hayalimdir AKM olayı, bir diğeri Harbiye'deki kongre merkezi idi. Onu başbakanlığım ilk dönemimde yaptım. Muhsin Ertuğrul gitti falan dediler biz daha büyüğünü ve daha iyisini yaptık şu anda hizmetler orada devam ediyor. Atatürk Kültür Merkezi güzel bir proje ortaya çıktı. Şimdi hakikaten çok çok güzel bir eser ortaya çıkardılar. Kısa zaman içinde de inşallah inşaat başlayacak ve hedefimiz 2018'in sonu gibi AKM'yi bitirmek.
AKM tam opera binası değildi, yarı operaydı. Şimdi biz bu yeni yerimizi tam opera binasına benzer şekilde yaptık ve bunun için de mimarlarımıza gidip dolaşın ona göre yapalım dedik ve o şekilde yapıldı. Burası 3 balkonu olan 2 bin 500 kişiyi aynı anda alabilecek olan bir yer olacak.