Yeni karar! Çocuğuna travma yaşatan anne evlat hasreti çekecek
Boşanma kararları sonrası mahkeme kararınca velayeti babada olan bir çocuk, annesiyle belirli süreler içerisinde görüşüp tekrar babasının yanına geldiğinde travmalar geçirdiği gözlemlendi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, çocuğunun psikolojisini bozan anne ile evladı arasında kişisel münasebetin kaldırılması gerektiğine hükmetti. Yüksek mahkemenin emsal kararıyla, anne veya babasıyla ziyareti sonrası travma geçiren çocukların ebeveynleriyle görüşmelerine izin verilmeyecek.
Olay, bir süredir geçimsizlik yaşayan çift, Aile Mahkemesi kararıyla boşanma kararı almasıyla başladı. Yollarını ayırmak için mahkemeye müracaat eden ve 8 yaşında çocukları olan çiftin kararı kabul edildi. Mahkeme 8 yaşındaki çocuğun velayetinin babaya verilmesinde karar kıldı. Mahkeme belirli günlerde çocuğun annesiyle yatılı kalabileceğini de hükmetti ancak, çocuğunun annesiyle görüşmesinden sonra travmalar yaşadığını gözlemleyen baba, aile mahkemesine müracaat ederek anneyle çocuğun görüşmesinin kaldırılmasını talep etti.
Davacı baba tarafından açılan kişisel ilişkinin kaldırılması talebi mahkemeye taşında. Mahkeme davanın kısmen kabulü ile çocuğun davalı anne arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddine, sınırlandırılması talebinin ise kabulüne karar verdi. Hükme karşı davacı baba tarafından istinaf kanun yoluna başvuruldu. Bölge Adliye Mahkemesi itirazı reddetti.
KOMŞUNUN EVİNDE GİZLENMİŞ HALDE BULUNDU
Davacı baba kararı talep edince devreye Yargıtay 2. Hukuk Dairesi girdi. Dairenin verdiği emsal karar özetle şöyle:
Davalı annenin mahkeme kararınca çocuğunu 15 Temmuz 2016 tarihinde aldığı ve 31 Temmuz 2016 tarihinde davacı babaya teslim etmesi gerekirken çocuğu sakladığı öğrenilmiştir. Bunun üzerine davacı baba birçok kez çocuklarını teslim almak için icra memurları ile birlikte davalının yaşadığı eve gittiği ancak çocuğu teslim alamadığı, sonrasında idari ve adli makamlara başvurduğu, maddi ve manevi çaba sarf ettiği, son olarak dava devam ederken 01 Ağustos 2017 tarihinde polis ekipleri ve icra memurları ile birlikte davalı kadının yaşadığı mahalleye giren davacı adam, çocuğunu bir komşuda gizlenmiş vaziyette gördü. Annesi ve teyzesi küçük çocuğu mahallelerinde bulunan bir komşunun evine saklamış.
ÇOCUK SÜREKLİ AĞLIYOR, KAPI ARKASINA SAKLANIYOR
Davalı kadının bu eylemleri sebebiyle 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/947 esas – 2017/283 karar sayılı dosyasında çocuğu alıkoyma suçundan cezalandırılmasına karar verildiği, verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve denetimli serbestlik kararı 27/04/2017 tarihinde kesinleşti. Davalı anne yanında alıkonulan ve o dönem daha 5 yaşında olan ortak çocuğun terör örgütü sempatizanlığını çağrıştırır şekildeki fotoğraflarının uygunsuz ifadelerle sosyal medyaya davalı anne ve yakınları tarafından yüklenildiği öğrenildi. Baba olayların ardından mahkemede aldırılan sosyal inceleme raporunda küçük çocuğun korkmuş olduğu, sürekli ağladığı, kapının arkasına saklandığını ifade etti.
BİR DAHA ÇOCUĞUNU GÖREMEYECEK
Yaşanan olaylar sonucu çocuğun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin tehlikeye girmesi sebebiyle Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, çocuğunun psikolojisini bozan anne ile evladı arasında kişisel münasebetin kaldırılması gerektiğine hükmetti. Yüksek mahkemenin emsal kararıyla, anne ile çocuğun görüşmesine izin verilmeyecek.