Zelenskiy ilk kez Türk basınına konuştu! "Türk liderliğine güveniyoruz"
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ilk kez Türk basınına konuştu. Rusya'nın Kiev'den temizlediğini söyleyen Zelenskiy, Ukrayna'da Rusça konuşan nüfusun Rusya ile ilgili her şeyden nefret ettiğini ifade ederken, "Biz Türkiye'nin tam desteğine güveniyoruz. Türk liderliğine güveniyoruz." ifadelerini kullanıdı.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ilk kez Türk basınına açıklamalarda bulundu. Habertürk ekranlarında canlı yayında kendisine yöneltilen soruları yanıtsız bırakmayan Zelenskiy, "Ukrayna savaşı kazandı mı?" sorusuna, "Bizim ordumuz gerçek kapasitesini ve önemli yetkinliklerini ortaya koydu. Rus güçlerini bu bölgede püskürttük." ifadelerini kullandı.
"KİEV'E GİRMELERİNE İZİN VERMEDİK"
Habertürk Diplomasi Editörü Sena Alkan, kameramanlar Hakan Öztürk ve Ercan Öztürk eşliğinde bu röportajda "Rusya savaşı kazandı mı?" sorusunu Zelenskiy'e yöneltti. Zelenskiy, "Bizim ordumuz gerçek kapasitesini ve önemli yetkinliklerini ortaya koydu. Rus güçlerini bu bölgede püskürttük. Ruslar Ukrayna'yı işgal etmeye çalışmıştı. Kiev'e girmede başarılı olamadılar. Pek çok kez denediler. Bomba altındaydı kent. Ancak biz onların başarılı olmasına izin vermedik. Kiev'e girmelerine izin vermedik.
Kiev topraklarının çoğu artık Rus güçlerinden arındırılmış durumda. Ukrayna güvenlik güçleri ve ordu çalışmalarını sürdürüyor. Burada amacımız 'Rus grupları kaldı mı' bunu anlayabilmek. Tamamen arındırılmasını istiyoruz.
Bizim ordumuz son derece güçlü ve yetkindi. Onların geri çekilmesine ve yeniden konuşlanmasına etkimiz oldu. Donbass bölgesi için mücadele etmeyi sürdürecek Ruslar." ifadelerine yer verdi.
"İTİBAR DÜŞÜRMEYE ÇALIŞIYORLAR"
Rusya'nın en büyük politikalarından birinin de Ukrayna'nın itibarını düşürmeye çalıştıklarını söyleyen Zelenskiy, "Ne yazık ki durum şu; biz giderek daha fazla benzer katliamlar görüyoruz. Aynı zamanda Ukrayna halkını itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Gelen bilgilerin itibarını düşürmeye çalışıyorlar. Pek çok katliam yaşandı ve bu katliamlar haberlere yansımadı. Buça'da toplu mezar ortaya çıktı. Pek çok sivil katledildi. Yetişkin, çocuklar katledildi. Çocukların askeri hedef olarak herhangi nedenle görülmesi söz konusu olmamalı." ifadelerini kullandı.
"SÖZ KONUSU DEĞİL"
Rusya ve Ukrayna arasında ortak tarih olduğunu söyleyen Zelenskiy, bunun eskide kaldığını, artık böyle bir durumun söz konusu olmadığını söyleyerek, "Biz pek çok ceset gördük, elleri bağlı, organları eksik, gözleri bağlanmış cesetler vardı. Pek çok kurban söz konusu. Bu saklayamayacağınız bir şey. Bilgileri saklayamazsınız. Bir fikirle ortaya çıktılar; "Neonaziler yaptı" dediler. Ne derlerse desinler hiçbir şekilde yaptıklarını haklı ve mantıklı gösteremezler. Yaptıklarını haklı çıkartamazlar. Böyle bir söylemle ortaya çıktılar, "Neonaziler var" dediler. "Burada Ruslarla ilgili sorunlar da var" dediler."
Gerçeklere bakalım, Ukrayna topraklarında savaş devam ediyor, toplu mezarlar ortaya çıkıyor. İkinci söylemleri "Rusça konuşan halkı savunuyoruz" diyorlar. Peki ne oluyor bu bölgede? Lütfen bunlara bakın. Burada mevcut duruma bakın lütfen. Burada çok fazla Rusça konuşan halk var. Sivil ölümleri söz konusu. "Biz sizi korumak için Ukrayna'ya giriyoruz" dedikleri kişileri öldürdüler. Şimdi Rusça konuşan nüfus Rusya ile ilgili her şeyden nefret ediyor.
Birkaç yıl önce ortak tarihleri vardı. Arada sınır söz konusuydu. Pek çok kişiye göre bu dostane, kardeşçe ilişkiydi. Ancak şimdi söz konusu değil. Yüzlerce kişi öldürüldü, çocuklar öldürdü, füzelerle saldırdılar. Çocukların ölümüyle ilgili bir şey söyleyemez. Ben Ukrayna'nın doğusunda dünyaya geldim. Benim ebeveynlerim Sovyet dönemindeydi. Şimdi Ukrayna'ya saldıranlara yanıt vermek için soracak olsaydınız, onları bu ölümlerden sorumlu tutardım, onları öldürürdüm derlerdi. Başka opsiyon söz konusu değil.
Lütfen Rus ordusu mensuplarının tavırlarına bakın. Öldürülenlere neler yapıldı? Muhaberede hayatlarını kaybedenlere nasıl davrandılar? Onları gömmediler bile, cesetlerini taşımadılar. Yalnızca geri çekilirken kaçtılar, askerlerinin cesetlerini arkada bıraktılar. Mallarını ele geçirip kaçtılar. Yol kenarlarında askerlerini ölmeye bıraktılar." ifadelerine yer verdi.
"UKRAYNA'NIN İŞGAL PLANI İÇİNDE OLAN HERKES SAVAŞ SUÇLUSU"
"Bizim ordumuz ne yaptı? Bu kişileri hastanelere taşıdık, tıbbi yardım temin ettik. Acilde üç savaş kahramanı vardı. Bir Rus vardı. Ordu mensubu. Ona da tıbbi yardım temin edildi. İnsanlara bu şekilde davranıldı. Aynı zamanda kendi yoldaşlarını arkada, sokaklarda bırakarak geri çekildiler.
Bence Rus ordusu siyasi liderliği ve bu savaşı planlamaya katılan herkes bu emri veren herkes savaş suçu işledi bana göre. Yalnızca tek kişinin suçlu gösterileceği yargılanabileceği durumda karşı karşıya değiliz. Bu işin içinde yer alan herkesin şunu anlaması gerekiyor. Onların kararı, emri pek çok yapının, kuruluşun emriydi. Tek kişinin değil. Şimdi Buça'da vahşet resimlerini gördük."
"HER ŞEYİ ÖRTBAS EDEMEYECEKLER"
"Bence bizim başarılı biçimde insani yardımı Mariupol'e göndermemizden, tüm dünyanın burada yaşananı görmesinden korkuyor Rusya. Her şeyi temizleyene kadar kentte kontrolü ele geçirene kadar hiçbir şeyin görülmesini istemiyor. Mariupol şu anda cehennem gibi. Binlerce kişi ya öldürüldü ya da yaralandı. Ne yazık ki bu ölen ve yaralananların sayısı her gün artıyor. Bizim elimizde askeri personelimize ilişkin bilgiler var, muharebede öldürülen kişilere ilişkin. Sivillere ilişkin bilgiler yok elimizde ne yazık ki."
"Hayatını kaybedenlerin sayısına ilişkin net bilgimiz yok ne yazık ki. Durumu örtbas etmeye çalışıyorlar. Bu durumda insani tedariğini engellemeye çalışıyorlar. Her şeyi örtbas edemeyecekler. Binlerce kişiyi gömemeyecekler, saklayamayacaklar. Dünya gerçek durumu gördü. Bir Ukrayna kentine neler yapıldığını gördü."
"TÜRKİYE ÖNEMLİ ROL OYNUYOR"
"Bizim tüm fırsatları değerlendirmemiz gerekiyor. Amacımız diyalog oluşturabilmek. Diyalog olmadan durum zor. Savaşı durdurmak mümkün olmayacak diyalog olmadan. Yine de pekçok lider var dünyada aracılık yapmaya çalışan. Arabuluculuk yapmaya çalışan. Türkiye ve Türkiye'nin lideri de bu kişilerden biri. Bu aracılık rolünü pekçok açıdan üstleniyor. Türkiye'nin bize yardım ettiğini görüyoruz. Şu an yaralıların Marupol kentindeki yaralıların tahliye için çalışıyoruz. Türkiye önemli rol üstleniyor. Türk gemileri tahliye için kullanılıyor. Şu an canlı operasyonlar devam ettiği için daha fazla d etay veremeyeceğim. Bizim müzakereleri sürdürmemiz gerekli. Amacımızın vatandaşlarımızın hayatlarını korumak olması lazım."
"TÜRK LİDERLİĞİNE GÜVENİYORUZ"
"Bu toplantıdan bahsetmişken, Ukrayna ile bu ülkeler arasındaki görüşmelerden bahsederken güvenlik garantörü olarak yer almak istedi. Ortak toplantılar henüz gerçekleşmedi.Biz bazı devletlerin temsilcilerinden garantiler aldık. Biz bu toplantılara ev sahipliği yapmaya hazırız dediler. Bazı ülkeler garantör olmak için gönüllü olduklarını söyledi. ABD, İngiltere, Türkiye, Polonya, Almanya, Fransa, İsrail bu ülkelerden bazıları. Bunun için hazır olduklarını söylediler. Toplantılar sırasında güvenlik garantilerinin neler olduğunu konuşacağız. Garantiler netleşecek. Ardından Rusya ile görüşmeler gelecek. Biz Türkiye'nin tam desteğine güveniyüoruz. Türk liderliğine güveniyoruz."
"RUSYA İLE TOPLANTIYA OTURACAĞIZ"
"Eğer Türkiye Ukrayna'nın yerine olsaydık onları desteklerdik. Biraz zaman alabilir ama çok uzun süre bekleyemeyiz. Şu an savaş içindeyiz ve bizim halkımız ölüyor. Kesinlikle bu toplantıyı en kısa sürede yapmamız gerekiyor. Ardından Rusya ile toplantıya oturacağız. Biz tam desteğine güveniyoruz Türkiye'nin. Aynı zamanda Türk liderliğinin desteğine de güveniyoruz. Biz zaten Türkiye de bu durumda olsa yardım ederdik."
"Çözüm net aslında. Bükreş referandumu yasal belgeydi. Eğer güvenlik ihlali olursa ne yaşanacak bunun belgelerde yazması gerekiyordu. Aynı zamanda güvenliği ihlal edenin nasıl yalnız kalacağının da belgelerde yazılması lazım. Ukrayna'ya ne tür yardımlar yapılacak ve ihlal eden ülkeye ne tür yaptırımlar uygulanacak? Bu ülkenin şirketleri nelere maruz kalacak. Bu yasal belgelerde yer almalı."
"RUSYA KATLİAM İÇİN GEREKÇE BULMAYA ÇALIŞTI"
"İlgili ülkelerin parlamentolarında oylanması gerekiyor. Kabul edilmesi gerekiyor. Muhtemelen bir başka ülkenin güvenliğini ihlal etmeyi düşünmezdi ruhsat böyle bir durum olsaydı. Hatta belki böyle bir eyleme geçmeyi planlamazdı bile. Bu ülkenin nüfusu da bir başka ülkeye saldırırsak başına ne geleceğini anlardı. Bugün bizim bu trajik örneği, ülkemizde yaşanan örneği göz önünde bulundurmamız lazım. Ancak böylece diğer ülkeler bundan ders alabilirler. Bir başka ülkenin toprak bütünlüğünü ihlal etmeyi planlayan ülkeler geri adım atabilirler, yalnız kalacaklarını bilmeliler."
"Rusya bir gerekçe bulmaya çalıştı. Bu toplu katliam için. Sivilleri öldürdü. Dolayısıyla böylebir söylem geliştirdiler. Aynı zamanda 20 binden fazla kişinin Rus askerinin zaten öldüğüne bakacak olursak; durum farklı gelişti. Putin'in beklediğinin aksine gelişti."
"KIRIM TOPRAĞINI VERMEK İSTEMİYORUZ"
"Bizim diyaloğa ihtiyacımız olduğunu söyleyelim. Kırım konusunda diyaloğa ihtiyacımız var. Rus güçleri Kırım'ı ilhak ettiğinde, 2014'de bu konuyu müzakere etmeyeceğiz, uluslararası platformlara taşımayacağız dediler. Biz diyalogla bu sorunu çözmek istiyoruz. Kırım Ukrayna toprağıdır. Uluslarararası hukukta bu şekilde yer alıyor.
"Tüm dünya liderleri Kırım'ın Ukrayna'nın olduğunu düşünüyor. Hiçbir şekilde geri adım atmayı düşünmüyoruz, onlara Kırım toprağını vermek istemiyoruz. Biz Kırım'daki durumu diplomatik yollarla çözmenin önemli olduğunun altını çizdik. Hala Ukrayna'nın konumu bu şekilde."
"TÜRKİYE'YE İHA'LAR İÇİN TEŞEKKÜR EDİYORUZ"
"Bu dronlar için öncelikle teşekkür etmek istiyorum Türkiye'ye. SİHA'lar önemli rol üstlendi. Tam kapsamlı işgalin, saldırının başlangıcında. Şu anda bence istatistiklerden bahsetmenin zamanı değil, taktiklerden bahsetmenin doğru zamanı değil bence."
"Ailemle ilişkim devam ediyor, daha fazla detay vermek istemiyorum. Uyku konusunda uyumak için zaman bulmaya çalışıyorum. Kendimi korumaya çalışıyorum doğru kararları alabilmek için. Sanırım 5 saatt uyuyorum. Gün içinde farklı kişilerle biraraya geliyorum. Kararlar almamız gerekiyor. Farklı görüşmeler yapıyorum. Diyaloglar farklı gelişiyor. Gözlerimi açarak onları dinliyorum, bazen de dinlenmeyi tercih ediyorum tabii ki..."