İstanbul Bilişim tarafından açılan konkordato davası başladı
İlk duruşması bugün görülen ve alacaklıların, İstanbul Bilişim'in kötü niyetli olduğuu ve konkordatonun arkasına sığınarak vatandaşları beş yıl oyalamak istediğini, bu süreçte de şirketin içini boşaltacağını iddia ettikleri davanın ardından Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu açıklama yaptı.
İstanbul Bilişim'in açtığı konkordato davasının ilk duruşması bugün görüldü. Duruşmaya katılan alacaklılar, İstanbul Bilişim'in kötü niyetli olduğunu belirterek konkordato teklifinin reddini talep etti. Mahkeme, dosyayı komiser heyetine göndererek rapor hazırlaması için üç hafta süre verdi. Alacaklılar adına basın açıklaması yapan Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu, "Kötü niyet vardır. Konkordato zırhının arkasına sığınarak beş yıl vatandaşları oyalayıp şirketin içini boşaltmayı düşünmektedirler" dedi.
DAVAYA 23'Ü ASİL, 39 ALACAKLI KATILDI
İstanbul 1'inci Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen ön inceleme duruşmasına, davacı İstanbul Bilişim avukatı Emine Aydınay katıldı. Aralarında Tüketici Başvuru Merkezi'nin alacaklı bulunduğu 23'ü asil toplam 39 alacaklı ve avukatları da hazır bulundu. Davacı İstanbul Bilişim avukatının dilekçesinde, ürün tedarik sürecinde yaşadığı sorunlar ve ek vergi maliyetleri nedeniyle şirketin dengesinin bozulduğu, kredi alınamaması nedeniyle ekonomik çıkmaza sürüklendiği belirtilerek konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep edildiği tutanağa geçirildi.
İstanbul Bilişimin mahkemeye sunduğu konkordato teklifinde, borçlardan iskonto yapılmadan 19 ay geri ödemesiz sonraki 3 yılda eşit paylı ve eşit taksitler halinde, rehinli borçların ise yapılandırılmak suretiyle ödenecek vade konkoroatosu talebi olduğu ifade edildi.
"TOPLAM MAĞDUR SAYISI 15 BİN 622"
Davacı avukatı Emine Aydınay, "Konkordato başvurusundan sonra yapılan satışlar nedeniyle ürünler teslim edilmiştir. Sermaye artışı sebebiyle 500 bin TL yatırılmak istendi. Ancak bankalar müvekkilimin e-ticaret uygulaması sebebiyle hesap açmak istemedi. Bu konuyla ilgili mahkemenize müracaatta bulunduk. Bu konuda karar verilmesi halinde paranın yatırılması ve akabinde yeniden bir 500 bin TL daha hesaba yatırılacaktır. Projeye uygun çalışmalarımız devam etmektedir. Toplam mağdur sayısı 15 bin 622'dir. Müvekkilimin şahsi olarak bir soruşturması bulunmamaktadır. Müvekkilimin ayrıca Perdekim Yapı Kimyasalları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi isimli geliri yüksek olan bir şirketi daha vardır. 50 bin mağdur, 150 milyon TL gibi bir borç söz konusu değildir. Müvekkilim borçlarını ithalatla ödemek istemektedir" dedi.
"DAVACI İYİ NİYETLİ DEĞİL"
Şirketin bu dosya haricinde sabıkası bulunmadığına dair beyanları kabul etmediklerini söyleyen alacaklı avukatı Aybars Karakırık, "Şirketin sahibi hakkında Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava bulunmaktadır. Konkordato teklifinin reddini talep ediyoruz" dedi. Tüm alacaklılar ve avukatları da İstanbul Bilişim'in konkordato teklifinin reddini talep etti. Müdahillik talebi bulunan Tüketici Başvuru Merkezi Temsilcisi Aydın Ağaoğlu da söz alarak "Davacının iyi niyetli olmadığı kanaatindeyiz. Alacaklı sayısını başka bir davada farklı bildirmiştir. Konkordato talebinin reddine karar verilsin" diye konuştu. Alacaklılar da söz alarak "Davacı kötü niyetlidir. Konkordato teklifinin reddi gerekmektedir. Ürünlerin teslimi için bizzat mağazaya gidildiğinde mühlet öncesi tarihte gitmemize rağmen protokollere mühlet sonrası tarih atılmıştır. Bu da kötü niyet göstergesidir. Ayrıca şirketin sermaye tutarının hayatın olağan akışına aykırı bir şekilde artırıldığını görmekteyiz. Finansal ilkelere aykırıdır" dedi. İstanbul Bilişimin avukatı ise Tüketici Başvuru Merkezi'nin müdahillik talebinin reddini talep etti.
DURUŞMA 15 EKİME ERTELENDİ
Dosyaya müdahillik talebinde bulunan alacaklıların taleplerini kabul eden mahkeme, İstanbul Bilişim hakkında yürütülen soruşturmanın istenilmesine, dosya geldiğinde derhal komiser heyetine gönderilmesine karar verdi. Geçici komiser heyetinden, İstanbul Bilişim'in şüpheli finansal işlemleri olup olmadığı, sipariş avanslarının ne şekilde kullanıldığı, ürün tedariki için sipariş verildiğinden ticari kayıtlarda bu konuda işlem bulunup bulunmadığı, davacının alacaklıları zarara uğratma amacıyla hareket edip etmediği, online satış da yapamadığı dikkate alınarak konkordato kaynağı oluşturmasının ve projesinin uygulanması ihtimalinin bulunup bulunmadığı hususunda 3 hafta içinde rapor hazırlamasının istenilmesine hükmetti. Duruşma 15 Ekim'e ertelendi.
ALACAKLILARDAN BASIN AÇIKLAMASI
Duruşma çıkışında alacaklılar adına basın açıklaması yapan Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu, "Geçtiğimiz yıl Kasım ayında "Efsane cuma" adı verilen indirimde başlayarak internet sitesinden satış yaparak on binlerce kişi firma tarafından mağdur edildi. Ortada kötü bir niyet vardır. Bilerek, isteyerek insanların paralarını almak için insanları havale yapmaya yönlendirdiler. Çünkü kredi kartla ödeme yapsalardı bunların geri alınması mümkün olacaktı. Bankalar bu tür durumlarda olaya müdahil oluyorlar. Şirketi Kasım ayında devralan Nurettin Yavuz bu firmaya 141 milyon 900 bin lira sermaye ekleyeceğini taahhüt etmesine rağmen vatandaşlardan milyonlarca lirayı topladı, bir lira sermaye eklemedi ve vatandaşları dolandırdı. Bu kişi hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, Ankara Ağır Ceza Mahkemesinde dava açılmıştır. Kötü niyet vardır. Konkordato zırhının arkasına sığınarak beş yıl vatandaşları oyalayıp şirketin içini boşaltmayı düşünmektedirler. Ben derneğim adına davaya müdahil olmak adına dilekçe verdim. Karşı tarafın avukatı diğer müdahillik dilekçelerine itiraz etmedi ancak benim dilekçemin reddedilmesini talep etti. Buda bilinçli tüketiciden çekindiklerinin kanıtıdır. Bu insanlar mağdur olmuşlardır. Konkordato talebi mutlaka reddedilmelidir. Tüm Türkiye çapında on binlerce mağdurun başvuruları İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na teslim edilmelidir. Ülkenin çeşitli yerlerinde açılan çeşitli soruşturmalar hukuki ihtilaflar doğurmaktadır. Tek bir savcının bünyesinde toplanırsa iş suratla neticeye gidecektir, vatandaşları mağdur edenler hak ettikleri cezayı alacaktır" ifadelerini kullandı.
"NE ÜRÜN GELDİ NE PARASI İADE OLDU"
Koronavirüs nedeniyle online eğitim için bilgisayar satın aldığını ancak siparişinin teslim edilmediğini belirten Nihat Sinan, "Mayıs ayının sonunda bir bilgisayar almak istedim, pandemi süreci nedeniyle online eğitime dönmüştük. Daha önce de alışveriş yaptığım bir firmaydı ve yine bu firmadan bilgisayarı aldım. Sürekli tedarikte problem yaşandığını söyleyerek siparişi teslim etmeyi ötelediler. Bende hukuki olarak haklarımı arama kararı aldım. Zaten bu süreçte ne ürünüm geldi, ne de para iadesi oldu. Kısacası mağdurum. Türk adaletine güveniyorum, inşallah bu sorun çözülecek" şeklinde konuştu.