Milli Görüş’ten gelen istişare ruhu, lobiciliğe evrilince, Ömer olmak da Ömer bulmak da zor
AK Parti tabanından, Reis’e olan muhabbetimi iyi bilen, ismi bende gizli bir vatan evladı, “Böyle olmaz abi!” dedi, “Yine Reise, davamıza yanlış yapıyorlar!” “Hayırdır, canını sıkan nedir?” diye sordum, bir ilçede yapılan AK Parti kongresinden söz ederek, “İlçe başkanlığı görevi istişareyle değil, lobicilik faaliyetiyle gerçekleşti. Bunu gören samimi partililer isyan ediyor. Partimiz kan kaybediyor” dedi.
“Bunları yazmalısınız, birileri bu işin böyle gitmeyeceğini bilmeli, partimiz bu durumdan zarar görüyor abi” diyerek sözü bana bıraktı. Söz ettiği mücadelenin gazeteci Süleyman Özışık tarafından verildiğini söyledim. “Doğrudur ama yetersiz abi. Onlar da birkaç kişiyi dile getirdiler ama hepsinde de isabet ettikleri söylenemez. Burada asıl önemli olan lobicilik meselesinin davanın önüne geçmiş olması, bunu vurgulamak lazım. Kimse kendi adamını bir yere getirmek için uğraşmamalı. Dava adamları bulunup görevlendirilmeli. Reis, Ömer’leri bulun! dediğinde gerçekten ümitlendik ama görünen o ki, bir şey değişmemiş.”
Siyasetin doğası böyle, kim ne derse desin değişmeyecek. Bunu biliyorum. Fakat arayan kardeşimden de şunu gördüm ki, o hala ümidini yitirmemiş. Hala bir şeylerin iyiye güzele doğru değişeceği umudunda. O umudu gördüğüm için yazıyorum bu satırları. Yoksa bu konuda yazmaktan da okumaktan da bıktım, vesselam!!!