Seçim tarihi erkene mi çekilecek? AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'ten çok önemli açıklamalar

AK Parti Merkez Karar Yürütme Kurulu (MKYK) toplantısı partinin genel merkezinde Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapıldı. Toplantısı sonrası kameraların karşısına geçen Ömer Çelik gündeme ilişkin konularda açıklamalarda bulundu.

Çelik, seçim tarihine ilişkin şunları söyledi : "Seçim takvimi ile gündem 18 Haziran'da yapılması yönünde. 18 Haziran'da çıkabilecek sorunlar, vatandaşlarımızın seyahatte olabilmesi nedeniyle bir değerlendirme yapılıyor. Bu tabii erken seçim anlamına gelecek bir değerlendirme değil. Tarihin az geriye çekilmesi için değerlendirme yapılıyor. Kesin bir karar olduğu zaman sizinle paylaşacağım."

Ömer Çelik'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"İlk devlet başkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten itibaren bugüne kadar bu devlete hizmet edenleri saygıyla anıyoruz. O zor şartlarda Atatürk ve arkadaşları hiç umutsuzluğa kapılmadan büyük devrimler gerçekleştirdiler.

Zorlukların bir kısmı içeriden bir kısmı dışarıdan kaynaklandı. En son bizim neslimizin gördüğü 15 Temmuz FETÖ darbe girişimi en kirlilerinden biri olarak tarihe geçti. TBMM tüm dünyadaki meclislerden bir farkı vardır. İki kere gazi olmuş bir Meclis'tir. Cumhurbaşkanımızın, başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığı döneminde pek çok sessiz devrimler gerçekleştirildi. Bu yüzüncü yıl önümüzdeki on yıllara, geleceğe bakabileceğimiz bir dönem oluşturuyor.

"TÜRKİYE'NİN KENDİ REJİMİYLE BİR PROBLEMİ YOKTUR"

Türk siyasetini felç eden, içeriden suikast girişimleri düzenleyen yaklaşım, bunlar siyasi parti görünümünde olabilir. Rejim krizi üretirler. Türkiye'nin kendi rejimiyle bir problemi yoktur. Laiklik adı altında kullanılan vesayet girişimleri geçtiğimiz dönemlerde sona ermiştir.
Erdoğan, yeni yıl mesajında 254 hizmet kalemiyle ilgili açıklama yaptı. TOGG'un yakında yollarda görünecek olmasından, bulunan doğal gaz ve petrol rezervleri, EYT düzenlemesine kadar pek çok konuda güçlü adımlar atıldı. Büyük eserlerle Türkiye Yüzyılı'na damga vurmaya devam ediyoruz.

"TÜRKİYE KÜRESEL DÜZEYDE BİR AKTÖRDÜR"

Karşı karşıya kaldığımız en büyük problemlerinden birisi dünyada Rusya-Ukrayna savaşıyla ortaya çıkan tablo. Türkiye masada müzakere etmek isteyenler için güvenilir bir ortaktır. Türkiye küresel düzeyde bir aktördür. Sorunların diplomasiyle çözülmesi gerektiğini vurguluyoruz. Önümüzde uzun bir soğuk savaşın belirdiğini söyleyebiliriz. Ukrayna'da kalıcı bir ateşkes ufukta görünmüyor. AB diplomasisi bu süreçte çok etkisiz kaldı. Bir performans ortaya koyamadılar. Barışı mümkün kılabilecek yegane performans Türkiye'den geldi. Türkiye'nin masada olmadığı Ukrayna-Rusya savaşı sadece zihin performansı olarak kalır.

Diyarbakır Anneleri, 2022'de en büyük vicdan nöbetine imza atmıştır. 346 ailemizden 39'u çocuklarına kavuştu. Teröre karşı insan hakları temelinde yapılmış dünyadaki en önemli eylemlerden biridir. Onlara destek vermeyenler utansın. Türkiye'nin yürüttüğü mücadele hukuk içindedir. Teröre karşı yürüttüğümüz mücadele, Cumhuriyeti korumak için yürütülen en meşru mücadele.

Bu terörle mücadele verilmeseydi ne olurdu? Bugün Türkiye kendi şehirlerinde terör örgütünün can aldığı, saldırılar düzenlediği bir tabloyla karşı karşıya kalırdı. Sınırımızın hemen dibinde PKK, YPG terör yapıları devlet kurmuş olurdu. Hiç kimse bize siyasi bazı retoriklerle terörü hafifletici sebepler üretmeye kalkmasın. Terörü mağdur göstermeye kalkmasın.

"BALKANLAR'DAKİ GELİŞMELERİ TAKİP EDİYORUZ"

Dış politika açısından Balkanlar'daki gelişmeleri takip ediyoruz. Balkanlarda vekalet çatışmalarına müsaade etmeyecek tek irade Türkiye'dir. Türkiye Balkan haklarından yana barışçıl politikayı sürdürmeye devam edecektir. Ömer Çelik daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.

SURİYE İLE TEMAS KURULMASI

Suriye'de iç savaş başlamadan evvel, dünyanın önemli ülkeleri karşı çıksa da Türkiye, Suriye'nin dünyayla entegre olması için irade ortaya koydu. Dünyanın diğer ülkeleri Suriye'ye haydut devlet muamelesi yapıyordu. Daha sonrasında ortaya çıkan katliamlar bu ilişkinin kopmasına yol açtı. Türkiye her zaman Suriye'nin toprak bütünlüğünden yana olmuştur. Etrafımızdaki coğrafya sorunlu bir coğrafya. Etrafımızdaki ülkeler güven içinde olsun. Bu iç savaşın ardından ilişkiler kesildi. Suriye'deki olaylar bize zarar vermeye başlayınca oralara müdahale ettik. Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı olmasaydım oralarda devletçikler olacaktı. Şimdi gelinen noktada yine çözümün siyasi olduğunu düşünüyoruz. Gelinen bu noktada oturup konuşmamız lazım. Türkiye, diyalog kanallarını yükseltmeye çalışıyor.

Terör örgütlerini, birileri orada kalıcı kılmaya çalışıyor. Biz bunun bir ülkeye nelere mal olduğunu Afganistan meselesinde gördük. Burada Cumhurbaşkanımız iradesini net bir şekilde ortaya koydu.
Bundan sonrasında en üst düzeyde görüşmenin ajandası oluşturulacaktır. Şimdiye kadar gelinen noktadan memnunuz. Burada köprü kurma zamanıdır. Bu köprü kurularak yola devam edilecektir.

İSRAİL İLE YENİDEN BAŞLAYAN İKİLİ İLİŞKİLER

Her şey güllük gülistanlık mı tabii ki değil. Diplomasi ve müzakere anlayışını sürdüreceğiz. Karşılıklı büyükelçilerin atanması da hayırlı olsun diyelim."