Ok yaydan, ana muhalefet zıvanadan çıktı bir kere. Ya düşecek yere, yada girecek birinin gözüne… Olmamıştır ki bir ok havada kalsın ve olmamıştır ki hiçbir ihanet karşılıksız kalsın.

Çok acılar çektik Cumhuriyeti kurmak için. Evet, gerçekten dişimiz ve tırnağımızla bugüne geldik. Milletin İstiklal aşkına, İmanı eklenince tarihte az görülür bir kahramanlık destanı ile bin yıllık yurdumuzda Cumhuriyetimizin ışığı ile aydınlandı arşı ala.

Kurulunca yeni devlet, parlayınca batmayacak bir yıldız misali milli iradenin sembolü Cumhuriyet, istiklal savaşının mührünü Anadolu topraklarına vurmuş oldu Millet.

Zorluklar, zulümler ve savaşlardan sonra yedi düvele boyun eğmeyen milletin kendi devletinde sırtından vurulacağı kimin aklına gelirdi ki; aklına gelmeyen milletimizin başına gelmişti ve yaşayışından inanışına kadar her değeriyle yargılanmış, sürülmüş ve hatta asılmıştı. 

Düşmana karşı eğilmeyen başı darağacında celladın katline uğramıştı. 

Yaşanan onca acıdan sonra şimdi, milletimizin canını acıtan bir ihanet kavmi idi ve o kavim devletimizin içine sızmıştı…

Adına ana muhalefet denilen ve o sızıntı kavimden bugüne ulaşan derin yapı bugün artık sadece siyaset teşkilatlanması içinde sinsi yapılar ve gizli hücrelere dönüşen bir yapı değil, aynı zamanda temelleri üzerine Cumhuriyet kurulan milletimizin değerlerine de savaş açan kindar bir güruh haline dönüştü.

Tüm oklarını millete çeviren ve değerlerimize savaş açan bu yapı, öyle bir hale geldi ki, devlet düşmanları, vatan hainleri ve sistematik ahlaksızlık savunucularının bir sığınağı haline geldi.
Terör temsilcileri, terörü besleyen ve terörden beslenenlerin kalesi haline dönüşen Ana Muhalefet, savunucusu olduğu sistematik ahlaksızlık ve azgınlığın kurbanı olarak her gün yeni bir taciz vakası ile çalkalanırken, tüm oklarını millete çeviren örgütün savunucuları mağdurları savunacağına ahlaksızlığı saklama kaygısında yeni bir ayıba imza attılar.

Devletin ana dinamiklerine, milletin örf adet ve değerlerine, demokrasinin merkezine saldıran ihanet kavminin sızıntıları, Ana Muhalefet çatısı altında sinsi yapılanmalarında aklı durduran, kanımızı donduran ve pes dedirten yolsuzluk, ihanet ve taciz görüntüleri ile kokuşmuş ve omurgasını kaybetmiş bir zillet ittifakı haline dönüşmüştür.

Sembolündeki oklar ve Roma kalıntısı rüyalar ile, siyasi şövalyelerini millet ve devlet üzerine saldırtan ana muhalefet örgütü, olduğu her alanda ihanet halkasını genişletmekten korkmamaktadır.

Büyükşehir belediyelerinin içini boşaltan, terör suçlularına methiyeler düzen, terör leşlerinin cenazelerinde gözyaşı döken, milletin değerleriyle dalga geçen, ülkesini batıya şikayet eden, batıl ayinlerde günah çıkartan bu zihniyet şu pandemi sürecinde dahi özellikle İstanbul’da otobüsleri garaja çekip milleti hastalık kucağına iterken camiler kapatılsın diye algı operasyonu yapacak kadar kin ve nefretle devletimize ve değerlerine saldıran bir şer cephesi haline dönmüştür.

İlkelerini terk edip ülkesini satan, uluslararası alandan yerel siyasete kadar her alanda sistem karşıtlığını aşılayan, ötekileştirme ile insanları ve grupları ayrıştıran ve toplum içinde çatışmalar çıkarmak için algı operasyonları yapan ana muhalefet her geçen Türkiye düşmanlarının çatısı haline dönmektedir.
Teşkilatlarının taciz gibi insanlık onuruna sığmayan bir saldırganlıkla çalkalandığı örgütün yöneticileri prenslerine sahte suikast partileri ile gündem değiştirmeye çalışırken yalandan uzamış dilleri ağızlarına sığmaz hale gelmiş ve milletimize artık yeter dedirtmiştir.

Artık yeter!

CHP’nin oku çıktı, 
kendinize gelin efendiler…