Atalarımızın bir sözü vardır; "Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır" Bu sözün anlamı da şudur; Mart ayının sonu, Nisan ayının başı baharın başlangıcıdır. Bu aylarda baharla birlikte havalar ısınır.

Anadoludaki çiftçiler tarlalarını, bahçelerini sürmek için kış öncesi sakladıkları  kazma, küreklerini çıkarır, tarla ve bahçelerini kazmak için hazırlıklar yaparlar.  Genelde bu hazırlıklar yapılırken, kış geri dönercesine soğuklar hatta kar gelir.

Köylüler de tarla kazmak için çıkardıkları kazma ve küreklerini ısınmak için yakarlar. Bu genelde hep böyle olduğu için atalarımız bu sözü söylemiş ve taaa bu günlere kadar gelmiştir.  Günümüzde bile bu atasözünü doğrulanırcasına Mart aylarının sonlarına doğru genelde yalancı bahar gelir, bir kaç gün havalar ısınır, hemen arkasından soğuklar yeniden kendini hissettirir. Şimdi bunu neden anlattım?

Malum, önümüzde yerel seçimlere kısa bir zaman kalmış, bu seçimlerde Millet İttifakı partilerinden CHP “Mart'ın sonu bahar, Mart'ın sonunda çiçekler açacak”  sözünü seçim sloganı olarak kullanıyor.

Bu sloganı duyunca benim de aklıma atalarımızın o güzel sözü geldi "Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır" yani Mart'ın sonunda bahar bekleyen, çiçeklerin açmasını bekleyen CHP, sakın yine yaz ortasında ısınmak için kazma küreklerin saplarını yakmasınlar..!  Veya bu yanan ateşe birbirlerini atmaya kalkmasınlar?

Bunun en son örneğini 24 Haziran seçimlerinde görmüştük.

O seçimlerde Cumhuriyet Halk Partisi yine bahar gelecek, kirazlar çiçek açacak demiş ancak CHP için yine bahar gelmemiş çiçekleri değil kirazların kendisi bile kurumuştu.

Seçim sonucunda partililer birbirine girmiş, hedefteki Kemal Kılıçdaroğlu koltuğu kurtarmak için Ankara'dan İstanbul'a kadar yürümek zorunda kalmıştı. Şimdi en çok  merak ettiğim şey şu; büyük olasılıkla 31 Mart yerel seçimlerinde mağlubiyetle çıkacak olan CHP'de, 1 Nisan'daki kazma küreklerin yakılacağı o bahar ateşine  kimler atılacak? Veya partisinin başına geçtiği günden beri bütün seçimleri kaybeden Kılıçdaroğlu, yine koltuğunu korumak için nereden nereye yürüyecek?

Hepimiz bekleyelim görelim.