Koalisyon macerasına gerek yok!
7 haziran seçimlerinden önceki ”koalisyon mu,tek başına iktidar mı?” yazımda, istikrarın sürmesi daha hızlı büyüme ve gelişmek için koalisyon hükümeti değil de tek başına bir hükümetin iş başına gelmesini savunmuş, koalisyon hükümetlerinin zorluklarından bahsetmiştim.
Seçimler olalı yaklaşık iki ay oldu. Seçimlerde hiç bir parti tek başına iktidar olamadı. Bir başka değiş ile 550 sandalyeli mecliste hiç bir parti 276 çoğunluğunu yakalayamamış, AK Parti 258 CHP 132 MHP 80 HDP 80 sandalye elde etmişti.
Bu durum hiç bir partiye tek başına iktidar şansı vermemişti. Hal böyle iken ya koalisyon hükümeti kurulacak yada tekrardan erken seçime gidilecekti . Sonuç; süreç işliyor. Cumhurbaşkanı en çok sandalyeye sahip AK Parti Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’na 9 Temmuz’da hükümeti kurmak için görevlendirdi. Davutoğlu hükümeti kurma görevini alalı yaklaşık bir ay oldu. Koalisyon bu zaman zarfında kurmak için somut bir gelişme yok. Bu arada görevi alan Davutoglu’na ilk kapıyı kapatan MHP oldu.
MHP açıklamalarında koalisyon hükümetlerinin hiç birine girmeyeceği , gerekirse en kısa zamanda seçime gidelim açıklaması yaptı. AK Parti de HDP ile koalisyon hükümeti kurmayacağını hatta hiç görüşmeyeceğini belirtti. Geriye sadece AK Parti CHP seçeneği kaldı. Bu seçenek üzerine de yaklaşık bir aydan beri komisyonlar, ön görüşmeler devam ediyor. Anlayacağınız her alanda bir orta yol bulmak için pazarlıklar devam ediyor. Ben seçim öncesi yazımda da , koalisyonların kurulmasının zor olduğunu kurulsa bile kurulan hükümetin çok zor yürüyeceğini söylemiştim. Görüyorsunuz seçim olalı iki ayı geçti daha hükümet kurmakla görevli parti bir partiyle görüşebilmiş oda ön görüşmeler yapılıyor.
Daha detaylara geçilmemiş birde 45 günlük bir süre var oda bitmek üzere o süresi de işliyor o süreye de on günlük bir süre kalmış düşünebiliyor musunuz ? oysa 7 Haziran seçimlerinden bir parti tek başına hükümeti kurmak için milletvekilini kazanmış olsaydı şimdi hükümet çoktan kurulmuş, bakanlar belli olmuş, hükümet programını açıklamış, her şey belirginleşmiş olurdu.
Peki ne oldu?
İki ay oldu seçimler olalı hükümet kurulacak mı kurulamayacak mı?
Kurarsa kim kiminle kuracak, kurulursa ömrü ne kadar olacak hepsi belirsiz karamsar bir tablo var. Bu tabloda direk biz vatandaşa etki yapıyor. Ülkede iki aydır ekonomi adına adeta yaprak sallanmıyor. Piyasalar tedirgin, vatandaş tedirgin, hiç kimse önünü göremiyor büyüğünden küçüğüne kadar bütün yatırımcılar sürecin netleşmesini bekliyor. Olan yine gariban vatandaşa oluyor. Ben daha önceki yazılarımda tek başına iktidarı hatta başkanlık sistemini onun için savunmuştum. Hani derler ya en kötü karar karasızlıktan iyidir. Yani bir an önce iyi veya kötü bir karar alıp yola koyulmak lazım yoksa el oğlu bakmışın senin çok çok ilerinde hani atı alan Üsküdarı geçmiş oluyor. Üstelik ülke olarak çok karmaşık coğrafi bir bölge meşhur Ortadoğu bölgesi, bu bölgede öyle günler aylar sürecek bir karasızlığa tahammül yoktur. Acil olmalısınız yani iki ileri bir geri yaparsanız olayların çok gerisi de kalmış olursunuz. Onun için bizim ülke olarak hem ekonomi acısından hem de coğrafi bölgemizin önemi açısından koalisyon hükümetleriyle geçirecek zamanımız yok, kaybedecek zamanımız da yok bir an önce secime gidip tek başına bir iktidara ihtiyacımız var.