Söz de karar da milletin
Türkiye 16 Nisan’da anayasa değişikliğine ilişkin halk oylaması için sandık başına gidiyor.
Önümüzdeki Pazar günü Türk halkı Türkiye’nin tarihini ve kaderini değiştireceği halk oylaması için sandık başına gidiyor, bir başka değişle artık söz de karar da milletin olacak.
Halk oylamasında yurt içinde 55 milyon 319 bin 222 seçmen 167 bin 140 sandıkta oy kullanacak. Bu rakamın 1 milyon 269 bin 282’sini oy verme gününe kadar 18 yaşını dolduran yeni seçmenler oluşturacak. Halk oylaması için cezaevlerine de 461 sandık kurulacak.
Başta da dedik ya Türkiye’nin tarihini ve kaderini değiştirecek bir halk oylaması,önemi gerçekten çok büyük. Türkiye cumhuriyeti yaklaşık 100 yıllık yönetim şeklini değiştirmek için sandık başına gidecek. Halk ya bu değişikliği evet diyerek Türkiye cumhuriyetinin yeni bir sistemle yönetilmesine onay verecek veya hayır diyerek mevcut sistemle yönetilmesini isteyecek.
Ben bu güne kadar yazılarımda başkanlık sisteminin daha iyi olacağını hep savundum. Çünkü günümüz dünyasında olaylar gelişmeler çok hızlı gelişiyor ve değişiyor. Bir ülkenin bu hızlı gelişim ve değişimlere ayak uydura bilmesi, her alanda hızlı büyümesi için hızlı kararlar alıp uygulamak gerekiyor. Bu günkü sistem bize hep ayak bağı oluyor bir sürü siyasi kısır çekişmelerle hem siyasi ve bağlamında ekonomik istikrarı bir türlü yakalamıyoruz, sonucunda ülke olarak hep yerimizde sayıyoruz, hatta geri gidiyoruz. İşte bu yüzden hızlı ve etkin kararlar alan bir Türkiye için, daha güçlü bir Türkiye için, daha çok büyüyen bir Türkiye için, başkanlık sisteminin çok daha iyi olacağını düşünüyorum.
Bu bağlamda bu halk oylamasının önemi çok büyük önümüzdeki Pazar günü sandığa giderek vereceğimiz oylarla Önümüze gelecek. Biz bir partiyi onun yönetim anlayışını, şeklini değil, hükümet sistemini değiştireceğiz. Sandığa gittiğimiz zaman şunu oylayacağız. Artık egemenlik milletindir. Egemen olan millettir, devlet millete hadimdir. Sandığa gittiğimiz zaman biz tek devleti, tek milleti, tek vatanı, tek bayrağı garanti altına alıyoruz. Seçimden sonra herkesin yönetici olamayacağını, hükümet kuramayacağını ve başkanlık sistemiyle birlikte herkesle uzlaşabilen insanların seçeceğiz.
Bu sistem güçlü insanlar çıkartacak, iktidar güçlü olacak ve millete hesap verecek. Bundan sonra seçilecekler milletin yüzde ellisinden bir fazlasının oyunu alarak seçilmeleri mümkün olacak. Öyle bir yerlere yatıp, koalisyonlar beklemek, ‘oradan bir şey çıkar, biz de bir şey oluruz’ devri bitmiş olacak. Güçlü iktidarlar kurulacak ve o iktidarlar beş yıl sonra millete sandıkta hesap verecek. Aynı zamanda da güçlü bir meclis olacağı için yasama organına da hesap vermiş olacak.
Sonuç olarak , daha hızlı daha çok büyüyen bir Türkiye için, sözde kararda milletindir düşüncesiyle sandığa gidelim ve oyumuzu kullanalım.